Yazılar:
  • Kahraman Öldüğünde
  • Zihniyet ve Din
  • Eski Bir Dosttan Gelen Mektup
  • Kısa Bir Anın Fotoğrafı Yahut Modern Babil Efsanesi
  • Mezar Saati
  • Yakaza
EdebiFikir logo
eylem bir kız ismi değildir!
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sokağın Nabzı
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Devrim
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sâdî Şirâzî
    • Sezai Karakoç
    • Sözlük
    • Vasiyetim
    • Yenilgi
    • 2119
    • 2050
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sokağın Nabzı
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Devrim
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sâdî Şirâzî
    • Sezai Karakoç
    • Sözlük
    • Vasiyetim
    • Yenilgi
    • 2119
    • 2050

Markaların Gönüllü Taşıyıcıları

Celal Kuru  |  28/10/2016  |  Kategori : Buz Gibi Ofsayt!   |  Okunma:

7

Her gün, her saat, her dakika, her saniye ve her salise burun buruna geldiğim bazı gerçekler var ve ben bu gerçeklerle göz göze gelmeye korkuyorum. Göz göze gelirsem havsalamı yitirip bütün bildiklerimi unutacağımı düşünüyorum. Sonraysa çıkmaz bir sokağa girecek ve bir daha hiç geriye dönmeyecekmişim hissine kapılıyorum.

Bazen de içime bir felaket tellalı bağdaş kurup oturuyor. Ne kadar susturmaya gayret etsem de, her şeyin daha da kötüye gideceğinin çığırtkanlığını yapıyor.

Sosyal medyadan uzak durmaya çalışıyorum. Haberlerden kaçıyorum. Devlet kuran, vatan kurtaran yürekli esas oğlanlardan, sevgi pıtırcığı kızlardan hazzetmiyorum ve bu yüzden televizyon da seyretmiyorum. Buna rağmen duyduklarım karşısında şaşırıp kalıyor, günden güne taşlaşıyorum.

Bir dostumun tavassutuyla gördüğüm sosyal medyada bir şairenin paylaşımı zihniyetimizin nereye doğru gittiğini gösteriyordu. “Tesettür ‘dikkat çekmemek’ üzere bir yaşam biçimi değildir. Çünkü herkes dikkate değer bir bireydir.” Görünürde ne kadar masumane ve insani değil mi!

İsmet Özel’in aktardığı şu kıssa ise bize farklı şeyler söylüyordu. İsmail Kara hocamız validesi ile muhterem babası Kutuz hocanın yanına gitmektedir. Çarşıya yaklaşınca annemiz, “Oğlum sen önden git. Benim Kutuz hocanın karısı olduğum anlaşılmasın” der ve çocuk yaştaki İsmail hocamızı önden gönderir. Tesettüre dikkat etmesine rağmen tanınmamak için de elinden gelen gayreti gösterir.

Bu hadise bin yıl önce vuku bulmadı. Henüz elli-altmış yıllık bir mazisi var. İçim bu meseleye debelenirken, iki gün önce gördüğüm fotoğraf ise benim için tam bir kırılma noktası oldu.  Bu fotoğraf bir firmanın açılış reklamıydı ve spot olarak “Mü’mine çok yakında açılıyor”  gibi garabet bir cümleyi tercih etmişlerdi. Reklamı tasarlayanlar muhtemelen yaptıkları gafın farkında değillerdi ve bilmeden de olsa müthiş bir ironiye imza atmışlardı.

Rengi, dini, dili, ırkı olmayan kapitalizm bizi her yönden kuşatıyor ve hareket edecek, nefes alabilecek bir saha bırakmıyor. Çağı iyi okuyor, mekânı harikulade değerlendiriyor ve inancı ne olursa olsun bir şekilde tahakkümü altına alıyor.

Günümüzde revaçta olanı ise kapalılık. Bilinçli olarak tesettür kavramını kullanmıyorum. Çünkü kapalılık tesettürün aksine bütün dikkatleri üzerine toplayan bir pazar payı artık. Kapalılık beğenilmenin, dikkat çekmenin mücessem hâli.

Evet, “Mü’mine Açılıyor.” Üstelik kapanarak, markalarla örtündüğünün  zannına kapılarak, örtülü çıplaklar hâline geliyor. Hem de ikna odalarıyla ya da üniversite kapılarında devletin sistematik zulmü ile cebren yapılmıyor. Artık her biri markaların gönüllü taşıyıcısı.

 Celal Kuru

Tweet

7 Yorum

  1. Hendeseci 01.10.2017 10:08:34

    Neye adanmışsak ona harcıyoruz ömrümüzü

    Cevapla
  2. Özbek 17.03.2017 16:20:42

    Ilk okudugumda da güzeldi, simdi de güzel :) (hic) eskimeyecek yazilarin arasina girecek gibi duruyor.

    Cevapla
  3. TacettinCapa 08.11.2016 21:44:24

    harika bir yazı.

    Cevapla
  4. Zeynep 01.11.2016 15:22:41

    Maalesef

    Cevapla
  5. 😊 29.10.2016 14:00:26

    Tamam da niye mü’mine

    Cevapla
  6. Olric 28.10.2016 17:55:00

    +Mumine açılıyormuş duydun mu?
    -Hiii, Yazık ya.. kaybetmiş kendini demek ki.. Allah affetsin… düzelir inşaallah.
    +Amin canım ya, bak bunu geçen yeni açılan bir dükkandan aldım nasıl sence?tesettüre uygun gibi geldi..
    -Bakayım, güzel durdu, uygun bence ya, her yeri kapatmış işte…
    …
    …

    Cevapla
  7. İbrahim H. Aslan 28.10.2016 14:02:04

    İmkanlar el verdiğince aldığım ürünün kaliteli olmasına dikkat ediyorum, markası olmasa bile. Ama çoğunlukla kaliteli ürünlerin cafcaflı etiketleri oluyor. Başlığı görünce (Celal Kuru’dan) beklemesem de) ister istemez ezber bir kapitalizm eleştirisi okuyacağım sandım, açıkçası yazının sonuna kadar da bekledim. Fakat yanildim ve buna sevindim. Yazıdaki konu bütünlüğünü, alışkanlığı ayakta alkışlıyorum. Ellerine sağlık Celal Kuru.

    Cevapla

Bir cevap yazın Cancel reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Yazı

Edebifikir Kitap Pusulası: Felsefe

Sonraki Yazı

Yazmak için Çiğ Balık Yer misin?

İlgili Yazılar

  • 4

    Ernesto Che Guevara Aldatmacası

    Davut Bayraklı
    Tarih, içinde barındırdığı...
  • Kültürün İktidarı Şiirin Piyasası

    Ali Sözer
    Ali Sözer, Alper Görmüş’ün...
  • 1

    Hitler’in Sahte Günlükleri

    Davut Bayraklı
    Tarihte sahte belgeler konusunu her...
  • 4

    Bul İsveç’i Al Nobel’i!

    Adem Suvağcı
    Nobel Edebiyat Ödülleri, 1896...
Facebook
Twitter
YouTube
Instagram

Son Yorumlar

  • Kahraman Öldüğünde için hasna para
  • Kahraman Öldüğünde için H. G.
  • Mezar Saati için A.
  • Örümcek Adamın Bundan Haberi Var mı? için Padavra
  • Kısa Bir Anın Fotoğrafı Yahut Modern Babil Efsanesi için can
  • Eski Bir Dosttan Gelen Mektup için A.b
  • Eski Bir Dosttan Gelen Mektup için #TTB
  • Tarhana İçen Çocukların Sosyolojisi VII için Tahir Tarık
  • Kısa Bir Anın Fotoğrafı Yahut Modern Babil Efsanesi için KöstekliSaatKösteği
  • ben bugün düşüyorum için Derya

Yazarlar

  1. Abdullah Karaca
  2. Adem Suvağcı
  3. Bahadır Dadak
  4. Bilal Can
  5. Celal Kuru
  6. Cüneyt Dal
  7. Davut Bayraklı
  8. Feyyaz Kandemir
  9. İbrahim Halil Aslan
  10. İbrahim Orhun Kaplan
  11. Mehmet Emir
  12. Mehmet Erikli
  13. Mehmet Raşit Küçükkürtül
  14. Mücahit Emin Türk
  15. Muhammed Furkan Kâhya
  16. Muhammet Emin Oyar
  17. Ömer Ertürk
  18. Ömer Can Coşkun
  19. Şadiye Sare Kaplan
  20. Sizden Gelenler
  21. Süleyman Mete
  22. Sulhi Ceylan

Son Eklenenler

  • Kahraman Öldüğünde

    Sizden Gelenler
    30.06.2022

  • Zihniyet ve Din

    EdebiFikir
    29.06.2022

  • Eski Bir Dosttan Gelen Mektup

    Tahir Tarık Balıkçı
    28.06.2022

  • Kısa Bir Anın Fotoğrafı Yahut Modern Babil Efsanesi

    Mehmet Erikli
    27.06.2022

  • Mezar Saati

    Sulhi Ceylan
    26.06.2022

Kategoriler

  • 2050
  • 2119
  • Buz Gibi Ofsayt!
  • Cemil Meriç
  • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
  • Deneme
  • Dergi
  • Devrim
  • Dosyalar
  • Edebifikir Haber Ajansı
  • Fikir
  • Genel
  • Günlük
  • Haber
  • Hatıra Saklama Ofisi
  • Haykırış
  • Hikâye
  • Hikmet
  • İsmet Özel
  • Karikatür
  • Kitap
  • Kitap Pusulası
  • Mektup
  • Mısra Güzeli
  • Nümayiş
  • Orada Neler Oluyor?
  • Poetika
  • Portre
  • Sâdî Şirâzî
  • Sezai Karakoç
  • Şiir
  • Sinema
  • Sokağın Nabzı
  • Sorgulama
  • Söyleşi
  • Sözlük
  • Vasiyetim
  • Video
  • Yenilgi

Sayfalar

  • Ana Sayfa
  • Derin Yapılanma
  • Dosyalar
  • İletişim
  • Racon
  • Sen de Yaz

Seçmeler

  • Yakalanan Zaman

    By Marcel Proust
    (…) Nankörlükle suçlanmamak için,...
  • Anasayfa
  • İletişim
Copyright 2017 - Tüm hakları Edebifikir.com'a aittir...