Yazılar:
  • Revü Gülütü
  • Bilgi ve Düşünce Faaliyeti
  • Sırrı Fâş Eylemek
  • yekinen
  • Tarhana İçen Çocukların Sosyolojisi II
  • Batlamyus ve Bilimsel Gerçekler!
EdebiFikir logo
eylem bir kız ismi değildir!
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050

Çiğdem

Onur Peyk  |  30/10/2012  |  Kategori : Deneme   |  Okunma:2.299

Çiğdem

 

 

Beyaza bürünmüş evlerin arasından geçerken beyazın birçok renge uyum sağlayabildiğini, en önemlisi de bir anlama bürünmeye ihtiyacı olmadığını seziyorum.

Üst üste değil ama iç içe geçmiş evlerin oluşturduğu dar ve kısa sokaklar… ‘Saklanacak bir şeyimiz yok’ der gibi samimi ve yakın duruyorlar. Evler en çok iki katlı ve sarmal yapıya sahip. Aynı bahçeden girilen iki ayrı ev birbirine bakar biçimde tasarlanmış. Bahçe duvarlarından ‘Bodrum Çiçeği’ diye bilinen mor çiçekler salınıyor. Çoğu evin kapısı açık. Kapılarda, sadece mahremi örtecek bir perde bulunuyor, o kadar.

Adres sormak için bakkal dükkânına girdim. Bakkal Amca sakin, fakat hızlı hızlı “Çiğdem dersen çekirdek veririm. Çekirdek dersen de çiğdem veririm. Ama kabak çekirdeği istiyorsan, çekirdeğin önüne kabak kelimesini koymak zorundasın!” diyordu. Bana döndü, ‘seni tanımıyorum’ edasıyla keskin ve kısa bir bakış attı. Raflar izbe, milyoncu gibi ne arasanız var ama Bakkal Amcanın dahi bir şey satma derdi yok. Tek derdi kabak çekirdeği vermediği için suçsuzluğunu anlatmak! Büyük fikirleri, büyük uğraşları ve büyük dertleri olan insanlardan değil, aksine küçük mutlulukları olan insanlardan bahsediyorum.

Sokaklara, çocuklar ve kediler hâkim. Çocuklar eski, hatta ilkel oyuncaklara sahipler ama büyükşehirlerdeki akranlarından mutlu görünüyorlar. Her sokakta birer ikişer kedi bulunuyor. Kimisi bahçe duvarlarını, kimisi de kapı eşiklerini mesken tutmuş. Bir de evlerinin önünde oturan teyzeler var. Beni ilk defa gördükleri için, meraktan olsa gerek, öylece yüzüme bakıyorlar.

Nihayet evimi buluyorum. Küçük, kutu gibi bir ev. Gürültüden uzak, sessiz. Ne kapı çarpmaları, ne de apartmanda gezinen topuklu ayakkabı sesleri… Zihni dağıtacak tek şey ara sıra şiddetini arttıran meltemler ve sokaktan gelen çocuk sesleri.

Evin içinde birçok kapı bulunuyor. Aynı odaya hem mutfaktan hem salondan açılan kapı var. Odaların tavan yüksekliğine bakılırsa kapılar bir hayli kısa kalıyor. Ama geniş olmaları sebebiyle basıklık hissi vermiyor. Ayrıca evin ufak bir bahçesi de var. Sıcağın gevşetmesiyle bahçede saatlerce oturuyorum da sesim çıkmıyor! Hele sabah ve akşamları esen meltemler bir başka diyardan gelir gibi.

İnsanların geneli beyaz tenli. Nebâti gıdanın ve sıcağın etkisiyle olacak yumuşak huylular. Yavaş adımlarla ve başları aşağıda yürümeleri bir şey düşündükleri izlenimi uyandırıyor. Aceleleri, hengâmeleri yok. Konuşmayı çok seviyorlar. Hızlı ve karşısındakinin gözünün içine bakmadan konuşuyorlar. Sokakta karşılaştığınız biriyle sadece ‘merhaba’ demek için bile konuşabilirsiniz. Anlatacak o kadar çok şeyleri var, bir bilseniz.

Her akşam evime varınca, kapımın önünde üzeri peçeteyle örtülmüş bir tabak yemek ve bir iki dilim ekmek buluyorum. Gösterdikleri bu misafirperverlikleriyle kimseyi tanımasam da herkes biraz tanıdık geliyor.

Gece, sokak lambasının sarımtırak ışığıyla beraber evlerin üzerinde süzülürken kadifemsi tatlılığa bürünen hava insanın tenini adeta okşuyor. Uyuyasım, geceyi bir başına bırakasım gelmiyor. Bu dinginlik, tefekküre yönlendiren itici bir güce sahip.

Tweet

Bir cevap yazın Cancel reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Yazı

Kütüphane Anıları I

Sonraki Yazı

Into The White

İlgili Yazılar

  • 1

    Tarhana İçen Çocukların Sosyolojisi II

    Bilal Can
    Dünyanın bu yakasındaki çocukların...
  • Sezai Karakoç’un Hatıraları – 1

    Sizden Gelenler
    Cemal Süreya'nın biz yazmayı ondan...
  • Zamana Muhalif Bir Mekân: Irgandı Köprüsü

    Muhammed Furkan Kâhya
    Köprü denilince akla, iki yeri...
  • Postmodern Babil Efsanesi: Dilin Yeniden İnşası

    Mehmet Erikli
    İçinde bulunduğumuz dönem,...
Facebook
Twitter
YouTube
Instagram

Son Yorumlar

  • Sırrı Fâş Eylemek için Meclis-i Mebusan
  • Bir Başka Açıdan “Yedinci Gün” için zeynep
  • yekinen için m. fatih
  • Kütüphanemizde duran ama okumadığımız kitaplar bize ne öğretir? – 5 için kütüphanesinden uzak üniversiteli
  • yekinen için Meclis-i Şuara
  • Birilerinin Suyu ve Ateşi Olmak için Nesnâs
  • Tarhana İçen Çocukların Sosyolojisi II için Halil Kütahyavi
  • Konuşan Tarih 4 için ihsan
  • Gerçek Kesit için google---
  • Birilerinin Suyu ve Ateşi Olmak için Muhtaç

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Türkçe Sözlükleri
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Niçin Sevdiniz?
  • Suyum Unum Buğdayım
  • Ölüm Risalesi
  • “İyi de çocuk pencereden de düşebilir!”
  • Herkese Selam Sana Hasret
  • Genç Werther’in Acıları

Yazarlar

  1. Abdullah Karaca
  2. Adem Suvağcı
  3. Bahadır Dadak
  4. Bilal Can
  5. Celal Kuru
  6. Cüneyt Dal
  7. Davut Bayraklı
  8. Feyyaz Kandemir
  9. İbrahim Halil Aslan
  10. Mehmet Erikli
  11. Mehmet Raşit Küçükkürtül
  12. Mücahit Emin Türk
  13. Muhammed Furkan Kâhya
  14. Muhammet Emin Oyar
  15. Ömer Ertürk
  16. Ömer Can Coşkun
  17. Sizden Gelenler
  18. Süleyman Mete
  19. Sulhi Ceylan

Son Eklenenler

  • Revü Gülütü

    Sizden Gelenler
    16.01.2021

  • Bilgi ve Düşünce Faaliyeti

    Salih Mirzabeyoğlu
    15.01.2021

  • Sırrı Fâş Eylemek

    Sulhi Ceylan
    14.01.2021

  • yekinen

    Feyyaz Kandemir
    13.01.2021

  • Tarhana İçen Çocukların Sosyolojisi II

    Bilal Can
    12.01.2021

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Türkçe Sözlükleri
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Niçin Sevdiniz?
  • İletişim
  • Suyum Unum Buğdayım

Kategoriler

  • 2050
  • 2119
  • Buz Gibi Ofsayt!
  • Cemil Meriç
  • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
  • Deneme
  • Dergi
  • Dosyalar
  • Edebifikir Haber Ajansı
  • Fikir
  • Günlük
  • Haber
  • Hatıra Saklama Ofisi
  • Haykırış
  • Hikâye
  • Hikmet
  • İsmet Özel
  • Karikatür
  • Kitap
  • Kitap Pusulası
  • Mektup
  • Mısra Güzeli
  • Nümayiş
  • Orada Neler Oluyor?
  • Poetika
  • Portre
  • Sezai Karakoç
  • Şiir
  • Sinema
  • Sorgulama
  • Söyleşi
  • Sözlük
  • Vasiyetim
  • Video

Sayfalar

  • Ana Sayfa
  • Derin Yapılanma
  • Dosyalar
  • İletişim
  • Racon
  • Sen de Yaz

Seçmeler

  • 1

    İstek Kavun ve Koltuk

    By Süleyman Mete
    Hayattan öyle çok fazla istediğim şey...
  • Anasayfa
  • İletişim
Copyright 2017 - Tüm hakları Edebifikir.com'a aittir...