Yazılar:
  • Radyo Dersleri: Hikem-i Atâiyye Şerhi
  • Aşkar’ın 57. Sayısı Çıktı
  • Edebifikir Radyo
  • Kendini Kandırmak Yahut Bir Şehrin Uyandırdıkları
  • Hitler’in Sahte Günlükleri
  • Tarhana İçen Çocukların Sosyolojisi III
EdebiFikir logo
eylem bir kız ismi değildir!
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050

Gidene Sor, Sadıklar Bilmez Unutmayı

Ömer Ertürk  |  11/10/2012  |  Kategori : Deneme   |  Okunma:2.624

 

Yalnızlığımda çoğalmış yaralarımı öpüp, uyandırdım kendimi yarı uyunmuş bir uykudan. Noktalama işaretlerini attım dilimden. Duraksamadan, soluksuz bir acıyı tatmak için. Kalbime indim sonra. Kalbimde kalbimle söyleşmeye indim. Sustuklarımı bağırdım içime. Sustuklarını, sustuğumu, acılarımı anlattım kalbime. Çoğaldım aynalarda kırılmış yüzüm kadar. Bin parçada bin acıyı tattım.

Saatime baktım sonra. Ölmek için çok erkendi. Sen daha gitmek için gelişlerini tamamlamamıştın yüreğimde. Ölümün resmini çizip koymamıştın tren istasyonlarına. Daha tanımamıştı kimse beni bu şehirde, yüzümdeki gidişinin iziyle. Dilimdeki karanlık tadı tattım. Karanlık bir günahın tadıydı tanıdım. Bana tattıracağın acı günlerin âhıydı. Ama ölmek için çok erkendi inan.

Büyük harflerle yalnızlığımı yazdım bir kenara. Sonra bir annenin çocuğunu öldürüşünü seyrettim yalnız kalmışlığımın ortasında. Her yanımı saran çığlıkların ortasında yapayalnız kalışımı dinledim. Kitaplar dolusu acı biriktirmiştim içimde. Sokaklara vurdum kendimi. Adımlarımı gölgemden gizlerken sana gelmeyecek yolların haritasını çizdim gölgeme. Unutmanın resmini aç köpeklere sorup durdum. “Gidene sor, sadıklar bilmezler unutmayı!” dediler. Sahi unutun mu beni?

Bir sokak lambasının ışığına sığındım. Ellerimi üşüten yalnızlığı ısıttım yokluğunun gölgesinde ama kalbim halâ üşüyordu, bir ok gibi saplanıp durdukça gelmeyişinde saklı olan gidişin sırrı beynime. Gözlerimi kapatıp gelişini hayal ettim sonra. Sokak başlarını tutmuş yokluğuna inat yürüyüşünü. Bir ezan sesini gecenin son deminden arındırıp gelişini hayal ettim. Sonra öpüp hayalinin son demini, içimdeki sırra gelmeyişini müjdeleyip derinlerime sığındım.

Bir yağmur yağdı sonra gözlerimden dökülmüşe eşlik eder gibi. Bir şarkıya eşlik eder gibi yağdım yalnızlığımla şehrin sokaklarına. Sonra alıp gözlerimi bir hiçliğin ortasına bıraktım. Gözlerimin olmadığı yerden baktım sana. Sen olduğum yerden baktım. Bütün İstanbul’u taşıdım bakışlarımda. Getirip koydum gözlerinin bitip yokluğunun başladığı yere İstanbul’u. Sonra yağmur dindi. Ne sen kaldın, ne İstanbul yokluğunda bir daha.

Islak yanlarımı sürükleyip ardımdan, hayatı bir merdiven gibi tırmanıp çıktım yokluğun odasına. Kalbim hâlâ bıraktığın yerdeydi. Hâlâ dağınık bir masaya özeniyordu atışları. Bir kalemin ucuyla dokunmak istedim o an yokluğuna. Seni dalmış olduğun rüyalardan uyandırıp, yokluğun avuçlarında seyretmeyi istedim. Şiirlerin ortasında hiç anlamayacağın bir dilde sana seni sunmayı istedim. Acılarımın ortasından geçmiş gözlerini göstermek istedim sana. Kurumuş bir yaprağa özenip yaşlanacak gözbebeklerini. Yaşlandı dilimde kelimeler. Söylendikçe eskiyen bir şarkı gibi eskidi kalp atışlarım. Bir tek yalnızlığım taptaze duruyordu içimde.

Sonra yazdıklarım içinden bir tek cümleyi ithaf ettim sana. Bir cümlelik hatırın için.
”Gidecek olanlar, gidecekleri yere gittikleri yerden bir iz götüreceklerini giderken unutmasınlar…”

Tweet

Bir cevap yazın Cancel reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Yazı

Ölmüşlüğümü Asıyorum Gittiğin Sokakların Köşe Başlarına

Sonraki Yazı

Kırk Yerinden Kırık Şiir

İlgili Yazılar

  • Kendini Kandırmak Yahut Bir Şehrin Uyandırdıkları

    Muhammed Furkan Kâhya
    Gece yaptığım seyahatlerdeki kadar...
  • 2

    Tarhana İçen Çocukların Sosyolojisi III

    Bilal Can
    Bizi buraya sıkıştırdılar, bizi...
  • 1

    Sezai Karakoç’un Hatıraları – 2

    Sizden Gelenler
    “O güne kadar İslam, içimizde...
  • 2

    Tarhana İçen Çocukların Sosyolojisi II

    Bilal Can
    Dünyanın bu yakasındaki çocukların...
Facebook
Twitter
YouTube
Instagram

Edebifikir Radyo

Son Yorumlar

  • Radyo Dersleri: Hikem-i Atâiyye Şerhi için Hamdullah
  • Radyo Dersleri: Hikem-i Atâiyye Şerhi için Tacettin
  • Radyo Dersleri: Hikem-i Atâiyye Şerhi için Sümeyye
  • Tarhana İçen Çocukların Sosyolojisi III için lamekan
  • Edebifikir Radyo için Hep Hiç
  • Edebifikir Radyo için eski bir radyocu
  • Edebifikir Radyo için Nazenin
  • Edebifikir Radyo için yemen illerinden
  • Edebifikir Radyo için Bilmesendeolur
  • Edebifikir Radyo için .

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Türkçe Sözlükleri
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Niçin Sevdiniz?
  • Suyum Unum Buğdayım
  • Ölüm Risalesi
  • “İyi de çocuk pencereden de düşebilir!”
  • Herkese Selam Sana Hasret
  • Genç Werther’in Acıları

Yazarlar

  1. Abdullah Karaca
  2. Adem Suvağcı
  3. Bahadır Dadak
  4. Bilal Can
  5. Celal Kuru
  6. Cüneyt Dal
  7. Davut Bayraklı
  8. Feyyaz Kandemir
  9. İbrahim Halil Aslan
  10. Mehmet Erikli
  11. Mehmet Raşit Küçükkürtül
  12. Mücahit Emin Türk
  13. Muhammed Furkan Kâhya
  14. Muhammet Emin Oyar
  15. Ömer Ertürk
  16. Ömer Can Coşkun
  17. Sizden Gelenler
  18. Süleyman Mete
  19. Sulhi Ceylan

Son Eklenenler

  • Radyo Dersleri: Hikem-i Atâiyye Şerhi

    Sulhi Ceylan
    23.01.2021

  • Aşkar’ın 57. Sayısı Çıktı

    EdebiFikir
    23.01.2021

  • Edebifikir Radyo

    EdebiFikir
    22.01.2021

  • Kendini Kandırmak Yahut Bir Şehrin Uyandırdıkları

    Muhammed Furkan Kâhya
    22.01.2021

  • Hitler’in Sahte Günlükleri

    Davut Bayraklı
    21.01.2021

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Türkçe Sözlükleri
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Niçin Sevdiniz?
  • İletişim
  • Suyum Unum Buğdayım

Kategoriler

  • 2050
  • 2119
  • Buz Gibi Ofsayt!
  • Cemil Meriç
  • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
  • Deneme
  • Dergi
  • Dosyalar
  • Edebifikir Haber Ajansı
  • Fikir
  • Günlük
  • Haber
  • Hatıra Saklama Ofisi
  • Haykırış
  • Hikâye
  • Hikmet
  • İsmet Özel
  • Karikatür
  • Kitap
  • Kitap Pusulası
  • Mektup
  • Mısra Güzeli
  • Nümayiş
  • Orada Neler Oluyor?
  • Poetika
  • Portre
  • Sezai Karakoç
  • Şiir
  • Sinema
  • Sorgulama
  • Söyleşi
  • Sözlük
  • Vasiyetim
  • Video

Sayfalar

  • Ana Sayfa
  • Derin Yapılanma
  • Dosyalar
  • İletişim
  • Racon
  • Sen de Yaz

Seçmeler

  • 1

    Gül Yetiştiren Adam

    By EdebiFikir
    Künye: Gül Yetiştiren Adam, Rasim...
  • Anasayfa
  • İletişim
Copyright 2017 - Tüm hakları Edebifikir.com'a aittir...