Mezar Bekçisi

 

Söyle mezar bekçisi kaç ölünün dirilişine şahit oldun bu mezarlıkta? Bir mezarlıkta kaç ölü yatar, kaçı dirilir? Ölür ölür de dirilir tekrar ölür tekrar dirilir.

ölü… diri…

öl… dir…

ö… d…

……

Her kabrin başında nöbet tutan sensin. Diriler görürsün nefes alan, kalbi olan diriler ve ölüler görürsün sessiz, soğuk, mor…  Sorar mısın hiç kendine her nefes alan diri midir, ölüler nefes alır mı? Çökmüş avurtların, kirli çorapların ve elinde bir Maltepe’nle yaşadığın bu kirli mezarlıkta kendi kendine sordun mu hiç, ölüler dirilir mi?

Yürüyenler görüyorum geceleri ben. Bembeyaz yüzlü, gözaltları mor ve yanık tenleri, hayır bronz değil alev yanığı, alınlarında bir şeyler yazıyor seçemiyorum. Nefes alıyorlar, nabızları da normal, geceleri değilmiş yalnız, gündüz de görüyorum. Mezarlıkta değil sadece, neon ışıklar içinde, yüksek binalarda, çok teknolojik şekilde görüyorum.

Betonlar da konuşmaya başladı, ürküyorum!

Biz değil miyiz her masum cinayetin fail-i meçhulü, biz öldürmedik mi kendimizi ve biz olamadık değil mi ölmemiz gerektiği gibi ölmediğimiz için? Sen masum musun mezar bekçisi, sen hiç ölü gördün mü? Dirildiğini gördün mü? Sonra tekrar öldüğünü tekrar dirildiğini gördün mü? Ölüp ölüp dirilişinin sonunda ölü mü diri mi olduğunu anlayamayacak derecede bulandığını bilir misin?

Bu kaçıncı ölüşün? Bir öldün, bin dirildin. Bin dirildin, bin öldüm. Ölü müyüm sağ mı?

İnsansı yaratıklar tanırım ben mezar bekçisi. Nefeslerinin yarısını duyarım, gözlerinin yarısını görürüm, yarımdır bedenleri, ruhları yarımdır. Sen bilirsin nasıl olduklarını onların, ömrün mezarlıkta geçmedi mi senin? Bilge bir adam değilsin biliyorum, üstün vasıfların da yok. Bana akıl verecek kadar da akıllı değilsin ama sen çok ölü gördün, çok diri gördün, söyle bana hiç ölüp ölüp dirilen sonra tekrar ölüp tekrar dirilen gördün mü?

Daha gürültülü konuşun, büyük patırtılar yapın, sesimi duymam lazım sessizliğin sesinde boğmayın beni Allah aşkına!

Kesreti bilir misin mezar bekçisi? Kesret hali üzeredir her mezarlık. Vahdeti bilir misin peki vahdet nedir? Kurtulduğunda mezarlıklar kesretten işte orada o zaman gerçek ölüler olacak ölü olmayanlar da gerçekten diri olacaklar mezar bekçisi! Sen boş ver bunları söyle bana, gördüğün ölüler gerçekten ölü müydü? Gece ve gündüz yürüyorlar mıydı? Nefes alıyorlar mıydı?

Bütün sırların dili evrenseldir ecnebicesi olmaz: I see dead people!

Ne ölüler ölü ne diriler diri, mezarlıklar yarı ölülerle dolu sen nesin peki mezar bekçisi?

Mezar bekçisi sana söylüyorum şimdi yanımdaydın ne zaman kayboldun?

 

DİĞER YAZILAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir