Yazılar:
  • Üç Yüz Yirmi Altı Adım
  • Hal Bu ki
  • Sorgulama Dosyası: Ölüm deyince...
  • Ah Kılıcı - II
  • İlk Taşı Kim Atsın?
  • O Belde
EdebiFikir logo
eylem bir kız ismi değildir!
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sokağın Nabzı
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Devrim
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sâdî Şirâzî
    • Sezai Karakoç
    • Sözlük
    • Vasiyetim
    • Yenilgi
    • 2119
    • 2050
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sokağın Nabzı
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Devrim
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sâdî Şirâzî
    • Sezai Karakoç
    • Sözlük
    • Vasiyetim
    • Yenilgi
    • 2119
    • 2050

Sanatın Tarihi Algısı

Ahmet Özcan  |  09/10/2012  |  Kategori : Deneme   |  Okunma:

 

Sanatın kelime anlamına kavuşup, gerçek manada kendi kimliğini algılama tarihi, esasıyla nerde ne zaman başlar bilinmez.  Birçok kültür bunu sahipleniyor olsa da aslında, bu işin kökeni ne İtalyan bir heykeltıraşın elinden ne de Alman bir ressamın fırçasından sıçrayarak oluşmadı. Belli bir disipline oturmuş halde basit sanat kavramları, savaşların dışında kalmış, daha hür milletlerin elinde tanıma kavuşsa da; esasında İslam mimarisi başta olmak üzere mağrib tarzı yapılarda bu işlere öncülük etmiştir; ancak oluşturulmuş sanat doktrinleri bir şekilde bu hadiseyi hep arka planda bırakır.

 

Olayın diğer yönünden baktığımızda da zaten bu konuyu destekler niteliktedir. Eserin sanat tanımına kavuşmasında daimi olarak şu tanım geçerli olmuştur: yaşamsal ihtiyaçlar dışında oluşturulmuş olan eserlerin eğer bir estetik kaygısı bulunuyorsa ve nesneler bu güzelliği barındırıyorsa bu sanat eseridir. Bu tanıma binaen aslında her geçmişi köklü milletin, sanatın tarihinin öncüsü olma özelliği daima mevcuttur ve bu hakkı savunmak için milletlerin hep bir nedenleri olacaktır.

 

Bizim algımızın ise bu denli farklı ve neslin oluşturduğu sanat hareketinin dışında gelişmesinde etkili olarak Osmanlı’nın son dönemi olan 19. yüzyıl önemli bir yer tutar. Bu dönemde, artık Batılı sanat tarzının tümü bütün objelere işlemişken insanın aklına şu gelmiyor değildir; Kökeni, Orta Asya’dan milattan öncelere uzanan sanat geçmişi ile bir millet, neden Batı tekrarı işlerin peşinden koşar ve klasik üslubunun üzerinden üç asır geçmesine rağmen Primitif (emekleme dönemi ) denilen bir dönemden geçmeyi kendine yakıştırır?

 

Bu sorunun cevabı yazının başlığındaki algı konusuyla alakalıdır aslında, bir bakıma sanatın algısı da yaşamsal faaliyetlerin bir noktada özdeşleştiği kültürle ilintili olmaya başlar ( dönem içindeki Fransız ve İngiliz ekolü etkisi ) ve yine bu nedenledir ki,  biri sanat kelimesini telaffuz ettiğinde aklımızdan direkt olarak tablolar, heykeller geçmeye başlar. Bu kavrayış ve algılamanın kökeninde 19. Yüzyılda aldığımız miras ve 20. Yüzyılın başındaki redd-i miras yatmaktadır ve çok etkilidir. Dönemin önemli isimlerinden olan Osman Hamdi Bey aslında biraz da bu konunun farkına vararak işlediği tablolara mağrib veya klasik tarzda objeler yerleştirmeye çalışmıştır, bu çalışmaları neticesinde de onun ismini bu emekleme döneminden günümüze taşıyan unsurda yalnızca müze müdürlüğü yapmış olması değil, bu yöndeki çabaları olmuştur.

Konunun geneli itibariyle nesillerin zihinlerinde barındırdığı sanatsal kavramlar, sanat tarihinin asıl taşıyıcı unsurları olmuştur. Bizler ise sanata olan eğilimin doğru yönde güçlenmesi için,  bu konuda belli bir klasik devir atlatmış hatta bu devri birkaç kez geliştirmiş bir neslin torunları olarak tarih algısını nasıl ceddi duygularla oturtuyorsak, aynı duyguları, sanatsal algımızla birleştirip doğru bir sanat tarihi,  algısı ve kronolojisi oluşturabiliriz.

 

 

Ahmet Özcan

 

Resim: Osman Hamdi Bey, Kur’an Okuyan Kız

 

 

 

Edebifikir

 

 

Tweet

Bir cevap yazın Cancel reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Yazı

“Yaptım Oldu” Derken?

Sonraki Yazı

Batı Asya’dan İstanbul’a Yolu Düşenler

İlgili Yazılar

  • 1

    İlk Taşı Kim Atsın?

    Sulhi Ceylan
    1. İnsan ve günah (suç) arasındaki...
  • “Yazıyor Yazıyor” Demenin Dünü Bugünü

    Ferhat İnan
    Hâlâ Gazete Okuyor musunuz? Geçen...
  • Göle Maya Çalarken Eşeğe Ters Biniyor ve Bindiğim Dalı Kesiyorum

    Feyyaz Kandemir
    Göle Maya Çalmak Nasreddin...
  • 3

    Peki Ne Olacak?

    Sulhi Ceylan
    Telefonum çaldı. Arayan Bülent...
Facebook
Twitter
YouTube
Instagram

Son Yorumlar

  • Ankara Beni Bulsun! için General
  • Hal Bu ki için Biryolcu
  • Ah Kılıcı – II için serhat
  • Sorgulama Dosyası: Ölüm deyince… için Peder bey
  • Sorgulama Dosyası: Ölüm deyince… için Tahir Tarık
  • Ah Kılıcı – II için A.b
  • Ah Kılıcı – II için ca-hill
  • Ah Kılıcı – II için Yolcu
  • Ah Kılıcı – II için gizli örgüt
  • Ah Kılıcı – II için Dıngıl Osman Tezvaran

Yazarlar

  1. Abdullah Karaca
  2. Adem Suvağcı
  3. Bahadır Dadak
  4. Bilal Can
  5. Celal Kuru
  6. Cüneyt Dal
  7. Davut Bayraklı
  8. Feyyaz Kandemir
  9. İbrahim Halil Aslan
  10. İbrahim Orhun Kaplan
  11. Mehmet Emir
  12. Mehmet Erikli
  13. Mehmet Raşit Küçükkürtül
  14. Mücahit Emin Türk
  15. Muhammed Furkan Kâhya
  16. Muhammet Emin Oyar
  17. Ömer Ertürk
  18. Ömer Can Coşkun
  19. Şadiye Sare Kaplan
  20. Sizden Gelenler
  21. Süleyman Mete
  22. Sulhi Ceylan

Son Eklenenler

  • Üç Yüz Yirmi Altı Adım

    Bilal Bahadır Kuzucuk
    19.05.2022

  • Hal Bu ki

    Ömer Can Coşkun
    18.05.2022

  • Sorgulama Dosyası: Ölüm deyince…

    EdebiFikir
    17.05.2022

  • Ah Kılıcı – II

    EdebiFikir
    15.05.2022

  • İlk Taşı Kim Atsın?

    Sulhi Ceylan
    13.05.2022

Kategoriler

  • 2050
  • 2119
  • Buz Gibi Ofsayt!
  • Cemil Meriç
  • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
  • Deneme
  • Dergi
  • Devrim
  • Dosyalar
  • Edebifikir Haber Ajansı
  • Fikir
  • Genel
  • Günlük
  • Haber
  • Hatıra Saklama Ofisi
  • Haykırış
  • Hikâye
  • Hikmet
  • İsmet Özel
  • Karikatür
  • Kitap
  • Kitap Pusulası
  • Mektup
  • Mısra Güzeli
  • Nümayiş
  • Orada Neler Oluyor?
  • Poetika
  • Portre
  • Sâdî Şirâzî
  • Sezai Karakoç
  • Şiir
  • Sinema
  • Sokağın Nabzı
  • Sorgulama
  • Söyleşi
  • Sözlük
  • Vasiyetim
  • Video
  • Yenilgi

Sayfalar

  • Ana Sayfa
  • Derin Yapılanma
  • Dosyalar
  • İletişim
  • Racon
  • Sen de Yaz

Seçmeler

  • 5

    Anormal Duruşlar

    By Sulhi Ceylan
    Kalbim anormal biçimde izini taşıyorken...
  • Anasayfa
  • İletişim
Copyright 2017 - Tüm hakları Edebifikir.com'a aittir...