Yazılar:
  • Edebifikir Kitap Pusulası: İstanbul
  • Üç İstanbul Tek Devrim
  • Yalnızlığın Mabedi
  • Geçmiş Zaman Sancısı
  • Küçüklüğümün Sayrılarevinde Yangın
  • Peri Masalı Felakete Dönüşürse
EdebiFikir logo
eylem bir kız ismi değildir!
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050
    • Devrim
    • Yenilgi
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050
    • Devrim
    • Yenilgi

Yağmura Duasını Anlatmak

Elif Bayır  |  23/01/2015  |  Kategori : Deneme   |  Okunma:3.110

1

Bir yağmur bilirim bir de kaldırım
Biri damla damla alnıma düşer
Diğerinde durup göğe bakarım
Ne şehir ne deniz kokan gemiler
Bir yağmur bilirim bir de kaldırım
Sezai Karakoç

Aynı kaldırımda aynı yağmuru beklerken nedir bahsi açılacak kadar mühim olan? Şimdi bunu yağmura nasıl anlatmalı?

Sana bu satırları bir kralın ölümünün hemen ardından yazıyorum diye başlayabilirim bugün söze, sıcaklık değerleri mevsim normallerinin üstünde ve gece yarısını çoktan geçti saatler. Kralın ölüm haberini sabahı beklemeden öğrenenlerden olmanın haklı uykusuzluğuyla yazmıyorum ama bu satırları, bir kralın yanına soytarılarını almadan, çıplak çıktığı yolculuğun bahsini uzun tutmayacağım. Burası dünya demiştik, çok kalmayacağız. Kralların da yanına kalmayacak dünya dediklerinde yaptıkları. Altın ibriklerle yıkanmış bir cenaze bile hayret makamımıza ulaşmıyor artık üstelik. Hakkımızda hayırlısı.

İnsan hayret edemedikçe yitiriyor telaşını. Yitirmekten bahis açabilirim. Her gün aynı yolda yürüyerek gitmek fiilini yitiriyor sonra, yol birden en kıvrımlı hali oluyor durmak fiilinin. Durmak elinden tutup düşünmek fiilini yanında getirmiyor üstelik. İnsan düşünmedikçe yitiriyor merakını. Her gün bir deli gömleği gibi sırtına yaşamak fiilini takıp koşuyor sokaklara. Sokaklar dediysem residanslar, gökdelenler, bankalar ya da reel politik, nicel hesaplar, ayaküstü atıştırmalar. İşte şimdi durup modern zamanları eleştirebilir modern insan, küresel sermaye, vahşi kapitalizm ya da sanayi devrimi diyebilir. Oysa biz burası dünya demiştik. Ben sınıfta parmak kaldırmayan çocuğa söz hakkı veren takım elbiseli bir kadına dönüşmüştüm modern insanlar arasında, çocuğa bakıp “you, please”  demiştim. Yüzüme bakmadan “I am from Turkey, I am Turkish, teacher” demişti, İngiliz bir aksanla.  Sana bunu hiç söylememiştim. Annemden ninniler dinlediğim dili bir takım elbiseyle değiştirmiştim ve çeyrek asırdan küçüktü yaşım. Hiçbir dilde inanmıyordum sanayiye ve devrime. İnsan değiştikçe yitiriyor inancını.

İnancımı yitirmesem belki yağmur bahsini uzun tutardım. Ölmüş krallardan, hiçbir yere gitmeyen yollardan, İngilizlerden ve paradan geçmeden bir yağmuru söylerdi dilim. Hatta babamla aynı çağdan geçişime bile aldırmadan birkaç beylik cümle bile kurardım hakkında. Annemin faniliğini bile unutturuşundan, beni kendinden korumak için elinde bir şemsiye tutuşundan, şairleri kıskandıran susuşundan bahsederdim belki. İnancımı yitirmesem yağmuru beklerken kaldırımda ellerimi ceplerime koymazdım, susardım, konuşmazdım. Nedir yağmura bahsini açacak kadar mühim olan yağmur değilse? Şimdi bunu yağmura nasıl anlatmalı?

Burası dünya demiştik. Çok kalmayacağız. Hakkımızda hayırlısı.

Elif Bayır

Tweet

1 Yorum

  1. sessiz fırtına 07.08.2015 10:03:32

    Aynı kaldırımda aynı yağmuru beklerken nedir bahsi açılacak kadar mühim olan? Şimdi bunu yağmura nasıl anlatmalı?

    Beni kendinden korumak için elinde bir şemsiye tutuşundan, şairleri kıskandıran susuşundan bahsederdim …

    İnancımı yitirmesem yağmuru beklerken kaldırımda ellerimi ceplerime koymazdım, susardım, konuşmazdım.

    İçime işledi bu satırlar teşekkür ederim…

    Cevapla

Bir cevap yazın Cancel reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Yazı

Ah Kılıcı

Sonraki Yazı

Salinger’a Mektup

İlgili Yazılar

  • Yalnızlığın Mabedi

    Sulhi Ceylan
    1. Edip Cansever’in “İdris’le...
  • 1

    Edebiyat

    Orhan Veli Kanık
    Birçok yazarımızın bir türlü...
  • 1

    Olay Şöyle Oldu!

    İbrahim Orhun Kaplan
    Günlerden bir gün can...
  • Mevziden Uzak Düşler

    Bilal Can
    İnsanın yalnızlık nedeni Gecenin...
Facebook
Twitter
YouTube
Instagram

Edebifikir Radyo

Son Yorumlar

  • Edebifikir Kitap Pusulası: İstanbul için Muhammed Furkan
  • Edebifikir Kitap Pusulası: İstanbul için Künhüne vâkıf birisi
  • Geçmiş Zaman Sancısı için İhsanbul
  • Yahyâ’ya Mektup – 4 için körlük
  • Midye Karanlığı için Bilmesendeolur
  • Mutlu Olma Sakın için bu havaya bir attar dükkanı
  • Midye Karanlığı için EdebiFikir
  • Midye Karanlığı için sümeyye
  • Midye Karanlığı için Dilşad
  • Kitap Ödüllü Absürt Test için Galip

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Türkçe Sözlükleri
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Niçin Sevdiniz?
  • Suyum Unum Buğdayım
  • Ölüm Risalesi
  • “İyi de çocuk pencereden de düşebilir!”
  • Herkese Selam Sana Hasret
  • Genç Werther’in Acıları

Yazarlar

  1. Abdullah Karaca
  2. Adem Suvağcı
  3. Bahadır Dadak
  4. Bilal Can
  5. Celal Kuru
  6. Cüneyt Dal
  7. Davut Bayraklı
  8. Feyyaz Kandemir
  9. İbrahim Halil Aslan
  10. Mehmet Erikli
  11. Mehmet Raşit Küçükkürtül
  12. Mücahit Emin Türk
  13. Muhammed Furkan Kâhya
  14. Muhammet Emin Oyar
  15. Ömer Ertürk
  16. Ömer Can Coşkun
  17. Sizden Gelenler
  18. Süleyman Mete
  19. Sulhi Ceylan

Son Eklenenler

  • Edebifikir Kitap Pusulası: İstanbul

    Muhammed Furkan Kâhya
    16.04.2021

  • Üç İstanbul Tek Devrim

    EdebiFikir
    15.04.2021

  • Yalnızlığın Mabedi

    Sulhi Ceylan
    14.04.2021

  • Geçmiş Zaman Sancısı

    Sizden Gelenler
    09.04.2021

  • Küçüklüğümün Sayrılarevinde Yangın

    Sizden Gelenler
    08.04.2021

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Türkçe Sözlükleri
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Niçin Sevdiniz?
  • Derin Yapılanma
  • Suyum Unum Buğdayım
  • Ölüm Risalesi

Kategoriler

  • 2050
  • 2119
  • Buz Gibi Ofsayt!
  • Cemil Meriç
  • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
  • Deneme
  • Dergi
  • Devrim
  • Dosyalar
  • Edebifikir Haber Ajansı
  • Fikir
  • Genel
  • Günlük
  • Haber
  • Hatıra Saklama Ofisi
  • Haykırış
  • Hikâye
  • Hikmet
  • İsmet Özel
  • Karikatür
  • Kitap
  • Kitap Pusulası
  • Mektup
  • Mısra Güzeli
  • Nümayiş
  • Orada Neler Oluyor?
  • Poetika
  • Portre
  • Sezai Karakoç
  • Şiir
  • Sinema
  • Sorgulama
  • Söyleşi
  • Sözlük
  • Vasiyetim
  • Video
  • Yenilgi

Sayfalar

  • Ana Sayfa
  • Derin Yapılanma
  • Dosyalar
  • İletişim
  • Racon
  • Sen de Yaz

Seçmeler

  • 11

    Beş Yaşına Girdik, Üzgünüz

    By EdebiFikir
    İnsanın orta yerinden yarıldığı...
  • Anasayfa
  • İletişim
Copyright 2017 - Tüm hakları Edebifikir.com'a aittir...