Yazılar:
  • Mutlu Olma Sakın
  • Reel Politiğin Kâhini: Carl Schmitt
  • Tarih Nedir?
  • Yedi İklim - Mart 2021
  • Yunus Emre Hakkında Doğru Bilinen Yanlışlar
  • Yenilgi Yenilgi Büyüyen Yıllar Vardır
EdebiFikir logo
eylem bir kız ismi değildir!
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050
    • Devrim
    • Yenilgi
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050
    • Devrim
    • Yenilgi

Avuçlarımıza Sığınan Kar Taneleri

EdebiFikir  |  20/02/2015  |  Kategori : Edebifikir Haber Ajansı   |  Okunma:4.324

11

Bir kış gününde sözleşmişlerdi. İçleri sızlıyordu, biraz olsun dindirmek, biraz olsun bunalımlarının üstüne tipiyi salmak belki en büyük avuntularıydı.

Sulhi Ceylan, Kadıköy’e her zamankinden daha önce varmış bir kitapçıda oyalanmaya başlamıştı. “Hakikati buldum” demek ahmaklıktı. Bunu biliyordu. Hakikat en fazla peçesini gösterebilirdi, Sulhi bunun da farkındaydı, ama yola çıkmak elzemdi. Sulhi, sayfa sayfa dizilmiş kitap raflarının ararsında kendini bir ayraç gibi bulmuştu. Kendisi acaba hangi sayfayı arıyordu? Hangi sayfada karar kılacaktı?

Sulhi bu düşmelerin içinde yol alırken karşıda Abdullah Karaca’nın beyaz yüzü belirmişti. Yanlışlıkla kitapevi girişinin yanındaki kapıya yönelmişti. Ben buradayım dedi Sulhi, buradayım. Abdullah camın yansımasına aldanmıştı, kendini bir başka ışığın kırılmasında bulamaması gibi Sulhi Ceylan’ı ıskalamıştı. Abdullah daha hangi kapıyı açacağını bilmiyordu.

Abdullah bir mirket yavrusu gibiydi… Ürkek ve hatalarına sadık. Sulhi Ceylan, Abdullah’ı müşfik ruhuyla kucakladığında Abdullah’ın içindeki sahte kapılar bir bir kapanıyor, kapanan kapıların sesleri dilinden bir “Ah” olarak vücut buluyordu. Işık bir kalbin bir kalbe değmesiydi… Sulhi Ceylan kime sarıldıysa içi tenhalaşıyor, karşısındaki talip bir kara delik gibi bütün ziyayı içinde soğuruyordu.

Birlikte ışıklı caddelerden karların hüküm sürdüğü karanlık sokaklara doğru yol aldıklarında bir yandan ülke meselelerini ele alıyorlar bir yandan da “merhamet”in ne olduğundan dem vuruyorlardı. Başımıza ne geldiyse sevgisizlikten geldi dedi Abdullah. Sulhi Ceylan, günahkâra bile öfke duyulmaması gerektiğini anlatıyordu. Günahkâr iflas edendi, hiç iflas edene kızılır mıydı? Ancak üzülebilinirdi.

Adımlarını ara sokaklardan geniş caddelere doğru atıyorlardı. Moda karşılarındaydı, Kadıköy’ün en hüzünlü caddesi belki de burasıydı. Çünkü önceki buluşmaların ayrılık kavşağıydı burası. Bu buluşmanın da…

bahariye 2

Sulhi Ceylan ve Abdullah Karaca, Moda’nın tramvay yolunda alıp başlarını yürüdükten epey sonra bir çikolata dükkânına girdiler. Aldıkları çikolata ve kaderlerinde varsa sıcak bir çay, sohbetlerinin ikinci perdesine eşlik edecekti. Bu dünya tiyatrosu sahi kaç perdeden oluşuyordu? Bize sufle verecek biri var mıydı?

Soru sormak önemliydi. Doğan her cevap peşi sıra bir soruya hamile kalıyor, ete kemiğe bürünen her soru yeni bir akıl üstü cevaba ruhunu üflüyordu.

Abdullah içindeki ana arterleri açacak bir kar küreyicisini düşlüyordu. Sulhi ise hâlâ on sekizinde hissediyordu kendini. Yorulmak ikisi için de tanımsız bir alana denk düşüyordu. Dikenin huyuydu yola çıkanı engellemek. Sulhi’nin elleri tertemizdi. Bu yüzdendi sıkıntısı, daha fazla yara olmalıydı. Aşk sultanı başka geçer akçe tanımıyordu. Abdullah ise gülün aşağı düşen kıvrımlarına baktıkça acı çekiyordu. Aşk talibini asla remizsiz bırakmazdı.

Sulhi Ceylan Abdullah’a hayatında neler olup bittiğini sorduğunda konu kendini büyük bir coşkuya ve ümide devşirmişti. Abdullah ne konuştuysa ümit sözcüklerinin virgülü gibiydi, hep birbirine sebep oluyordu. Yanlışlar ne kadarsa ümit de en az o kadardı.

bahariye

İkili Kadıköy’de yürürken, aslında yapacak ne çok işlerinin olduklarından söz açılmıştı. Şehrin yalancı ışıklarını kandil kabul eden insanları artık evlerine çağırma vakti gelmedi mi, dedi Abdullah.

Adımları seyrekleşmişti, ayrılış bu konuşmanın da kaderiydi. İki dost soğuğun içinde yeni bir iklim oluşturacak kadar kapanmışlardı kendi içlerine. Her adımda kendi içlerindeki kuyuyu selamlıyorlardı.

Kış, sokakları bir peri gibi kapladığında avuçlarına sığınan kar tanelerinden başka hiçbir şey yoktu.

Tweet

11 Yorum

  1. Remy de Gourmont 20.12.2015 13:57:45

    a.karaca aslında paris’te yaşayan bir mistiktir

    Cevapla
  2. okur 18.12.2015 19:02:25

    şehre ilk kar düşünce yine buluşsun ikilimiz; sulhi ceylan ve abdullah karaca. ve yine bu yazıyı kaleme alan yazsın buluşmalarını. bizler de okuyalım yine ve yeniden çünkü çok lirik. biz de orada olmak isteyelim..

    Cevapla
    • ben saksıyım 18.12.2015 23:05:25

      bence buluşmasınlar, doğru bulmuyorum.

      Cevapla
  3. gerçek merve 24.02.2015 19:55:02

    Gunahkara ofke duymak onemli ve gerekli bir sey.her tur yanlisin yanlis oldugu, anormal bulundugu, kinandigi degil ama yadirgandigi bir memleket sihhat bulabilir ancak.cunku zalime merhamet, mazluma ikinci bir zulüm anlamina gelir. Elbette Hak katinda muflistir fakat bu bizim ona olan bakis acimizi degistirmemeli. Kisasta sizin icin hayat vardir, diye buyruluyor Kuranda. Bunun hikmeti caydiriciligin yani sira öldürulen kisinin yakinlarina karsi gonul huzuru olmasidir.intikam hissini de teskin etmesi hasebiyle toplumun hayatini korumus olmasidir. Boyle bir duygu ihtiyaci olmasa bu sekilde yer almazdi ayette diye dusunuyorum.Bu yuzden hayat var yani olum cezasi ile hayat bulunmasi hali. Ve fakat ne yazik ki bazi suclar cezadan beterdir bu olayda oldugu gibi. Yine de muflise ancak uzulunebilecegi nakız- zorlama bir yorum bana kalirsa.

    Cevapla
  4. havaalanı yolcusu 24.02.2015 06:54:02

    vay vay vay,
    neler olmuş neler

    yazı gerçekten lirizmin zirvelerinde.

    Cevapla
  5. karanlık oda 21.02.2015 18:01:01

    fotoğraflar da çok iyi
    melankolik bir tadı-rengi var

    sizi çok iyi anlatmış

    Cevapla
  6. Sinekli bakkal 21.02.2015 13:35:35

    kar kış demeden gerçekleştirdiğiniz kadıköy’deki eyleminizi buralardan takip ediyoruz

    yazılarınızla içimiz ısınıyor

    çikolata ve kahvenizi ben ısmarlamak isterdim…

    Cevapla
  7. dertli dekan 21.02.2015 01:57:17

    ben de başımı alıp aranıza katılmak istiyorum, sohbetinize teşrif etmek istiyorum. mümkün mü?

    Cevapla
  8. eflatun 21.02.2015 01:35:48

    Saatlerce konuşmadan otursaniz bile bir yere ne de çok şey anlatırsınız birbirinize…
    Hakiki dostluğun tadı ayrı olsa gerek

    Cevapla
  9. Arzu Bandıracı 20.02.2015 17:17:25

    Çok samimi olmuş.
    Bu dostluk herkese nasip olmaz diyorum ben.

    İmrendim.

    Cevapla
  10. miswaq 20.02.2015 16:52:48

    bence beni de aranıza almalısınız.

    Cevapla

dertli dekan için bir cevap yazın Cancel reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Yazı

Türkiye’de Yeni Eleştiri: Hüseyin Cöntürk

Sonraki Yazı

Uysal Kız

İlgili Yazılar

  • 34

    Sermest Gezegeni Radyo Programı

    EdebiFikir
    Konuşmak istiyoruz. Konuşmamak...
  • 35

    Edebifikir Radyo

    EdebiFikir
    Program ile ilgili soru ve...
  • 7

    Edebifikir Oku, Kendi Nefsine Alaycı Bir Tebessüm Bırak

    EdebiFikir
    Neymiş efendim, 2020 bitmiyormuş....
  • 2

    Edebifikir Yazarları ve 2050

    Feyyaz Kandemir
    Bahadır Dadak: Bahadır Dadak’ın...
Facebook
Twitter
YouTube
Instagram

Edebifikir Radyo

Son Yorumlar

  • Hayat Denen Soru İşareti için bu fotoğraflar
  • Bu Yazı Sadece Öğretmenler İçin Yazılmadı! için canevinden
  • Yenilgi Yenilgi Büyüyen Yıllar Vardır için Reel okur
  • Yenilgi Yenilgi Büyüyen Yıllar Vardır için Obsidyen
  • Gölgeler Âlemi ve Yenilgi için Periferi
  • Yenilgi Yenilgi Büyüyen Yıllar Vardır için Ömer asaf
  • Yenilgi Yenilgi Büyüyen Yıllar Vardır için okur
  • Sermest Gezegeni Radyo Programı için .
  • Sermest Gezegeni Radyo Programı için Feyza
  • Sermest Gezegeni Radyo Programı için Abdullah

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Türkçe Sözlükleri
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Niçin Sevdiniz?
  • Suyum Unum Buğdayım
  • Ölüm Risalesi
  • “İyi de çocuk pencereden de düşebilir!”
  • Herkese Selam Sana Hasret
  • Genç Werther’in Acıları

Yazarlar

  1. Abdullah Karaca
  2. Adem Suvağcı
  3. Bahadır Dadak
  4. Bilal Can
  5. Celal Kuru
  6. Cüneyt Dal
  7. Davut Bayraklı
  8. Feyyaz Kandemir
  9. İbrahim Halil Aslan
  10. Mehmet Erikli
  11. Mehmet Raşit Küçükkürtül
  12. Mücahit Emin Türk
  13. Muhammed Furkan Kâhya
  14. Muhammet Emin Oyar
  15. Ömer Ertürk
  16. Ömer Can Coşkun
  17. Sizden Gelenler
  18. Süleyman Mete
  19. Sulhi Ceylan

Son Eklenenler

  • Mutlu Olma Sakın

    Sulhi Ceylan
    04.03.2021

  • Reel Politiğin Kâhini: Carl Schmitt

    Muhammed Furkan Kâhya
    03.03.2021

  • Tarih Nedir?

    EdebiFikir
    02.03.2021

  • Yedi İklim – Mart 2021

    EdebiFikir
    02.03.2021

  • Yunus Emre Hakkında Doğru Bilinen Yanlışlar

    Feyyaz Kandemir
    01.03.2021

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Türkçe Sözlükleri
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Derin Yapılanma
  • Niçin Sevdiniz?
  • Suyum Unum Buğdayım
  • Ölüm Risalesi

Kategoriler

  • 2050
  • 2119
  • Buz Gibi Ofsayt!
  • Cemil Meriç
  • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
  • Deneme
  • Dergi
  • Devrim
  • Dosyalar
  • Edebifikir Haber Ajansı
  • Fikir
  • Günlük
  • Haber
  • Hatıra Saklama Ofisi
  • Haykırış
  • Hikâye
  • Hikmet
  • İsmet Özel
  • Karikatür
  • Kitap
  • Kitap Pusulası
  • Mektup
  • Mısra Güzeli
  • Nümayiş
  • Orada Neler Oluyor?
  • Poetika
  • Portre
  • Sezai Karakoç
  • Şiir
  • Sinema
  • Sorgulama
  • Söyleşi
  • Sözlük
  • Vasiyetim
  • Video
  • Yenilgi

Sayfalar

  • Ana Sayfa
  • Derin Yapılanma
  • Dosyalar
  • İletişim
  • Racon
  • Sen de Yaz

Seçmeler

  • 1

    Akıl Defteri: Çengelköy Defteri

    By Mustafa Çolak
    Künye: Çengelköy Defteri, Oruç...
  • Anasayfa
  • İletişim
Copyright 2017 - Tüm hakları Edebifikir.com'a aittir...