Yazılar:
  • Hitler’in Sahte Günlükleri
  • Tarhana İçen Çocukların Sosyolojisi III
  • Sezai Karakoç'un Hatıraları - 2
  • Edebifikir Kitap Pusulası: Hatırat
  • Revü Gülütü
  • Bilgi ve Düşünce Faaliyeti
EdebiFikir logo
eylem bir kız ismi değildir!
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050

Deliliğin Güncesi – 2

Celal Kuru  |  13/01/2018  |  Kategori : Günlük   |  Okunma:2.019

1

Bu tımarhaneye geleli, senin tabirinle bu kaçıkların arasına katılalı üç hafta oldu. Üç haftadır her gün kendini; “Benim bir geçmişim var mı? Bir annem, babam, ya da kardeşlerim, arkadaşlarım var mı? Bir kadına âşık olup, bir saç telini ve de fotoğrafını cebimde taşıdım mı?  Bu etrafı etlerle çevrili kemik yığını, içinde her türlü necaseti taşıyan cesedin sahibi ben miyim?  Farkındalık sandığım şeyler, kendimle savaşıyor gözükmem benim afyonum mu? İçimde bitmeyen bir kuşku var. Niçin tam anlamıyla deliremiyorum ya da kâmil bir hâle gelemiyorum?” sorularıyla iştigal edip duruyorsun.

Aslında bütün bu sorularının altında bir sahtekârlık yatıyor. Ârafı kendine sığınak bellemişsin. Cennet çok pahalıya patlayacak, bunu biliyor ve geri çekiliyorsun. Cehenneme de kendini layık görmüyor ve yakıştıramıyorsun. Ne yani bu akılla, bu farkındalıkla cehennemi mi boylayacaksın?!

Soyut olana, dokunamadığına inanmak istemiyorsun ve geçmişine dokunamıyorsun. Şu ân avuçlarında sadece bulunduğun zaman dilimi var. Ne hafızan geçmişini önüne seriyor ne de muhayyilen gelecekle ilgili bir pencere açıyor.

On bir yaşından sonra kimse sana karışmadı. Kararlarını pek sorgulayan, bir yol gösteren olmadı. Sürekli kendine telkin verdin. Sürekli bir koruma içgüdüsüyle yaşadın. Sürekli kabuğuna çekildin. Bir zarar görürüm endişesiyle hiçbir şeye tam manasıyla teşebbüs etmedin. Sonra bu bastırdıkların tek tek hortladı. Kendini koruduğun her şeye yenildin ve hâlâ her sabah uyandığında bastırdıkların hortluyor ve seni kendine düşman iki parçaya ayırıyor. Âdem babamızdan sana miras olarak dünyaya düştüğü ilk günün endişesi kalmış. O şaşkınlık, o pişmanlık, o yalnızlık hissi hiç eksilmiyor yüzünden. Haz ve hüzün arasında bir gölge gibi gidip geliyorsun. Beden haz istiyor, ruh ise, hüzün.

Ömrün denemek ve yenilmekle geçti. Bir, iki, üç, beş kere denedin,  olmadı. Yedi, dokuz, belki yüz kez denedin, olmadı. Her denemenin nihayetinde yenilgiyi tattın. Denedin, yenildin. Yine denedin, yine yenildin. İyi biliyorsun ki tekrar denesen tekrar yenileceksin. Fakat bu zamana kadar aldığın mağlubiyetler artçı sallantılardı. Hiçbiri seni hedefine götürmedi. Bu sefer oturdun ve kaderinin tecellilerini beklemeye koyuldun. Seni eksinin sonsuzluğuna doğru düşürerek, hakiki sonsuza götürecek o büyük yenilgiyi beklemeye başladın. Belki de bu kez bekleyerek yenileceksin ama yine deneyecek, o büyük yenilgiyi bekleyeceksin.

Şimdi, geçmişine dair özlediğin tek şey: düzensizliğin. Her gün kitaplığının başına dikilip bir kitap çeker, bir bölüm okuyup yerine koyardın. Bu sistemde belki hiçbir kitabı başından sonuna okuyamayacaktın ama en azından kütüphanende hiç okunmamış kitabın kalmayacaktı. Oysa burada günde sadece bir kitap alabilme hakkın var. Ama sen yine kendince bir direnişe geçip kitabı son bölümden okumaya başlıyorsun. Sonra orta kısmını, en sonunda ise giriş bölümünü okuyup kendince huysuzluk yaparak, düzensizliğine devam ediyorsun.

Doktorlar, seni  “düzen” adını verdikleri o vahşi ata bindirip normal insanların içine katmaya çalışıyorlar. Saatinde uyumak, saatinde uyanmak,  saatinde kahvaltı, saatinde öğle yemeği, saatinde akşam yemeği ve saatinde tekrar uyumak…

Psikoloğun,  gel inat etme çocukluğuna inelim, dedikçe; sen,  çocukluğumu bana getirin, diye bağırıyor, bütün tedavi yöntemlerinin önüne ket vuruyorsun.

 

Celal Kuru

Deliliğin Güncesi – 1

Tweet

1 Yorum

  1. taceddin gülaçtı 15.01.2018 01:01:45

    C.Kuru, daha önce yazdığı “Deliliğin Güncesi – 1” adlı denemesiyle okurda bir olgu sunumu okuyormuş hissi bıraksa da bir başka pencereden şiirsel bir dille yazılmış bir deneme, öykü diliyle yazılmış bir deneme olarak da okumlanabilir. C.Kuru denemeciliği, bu denemede de izlerini gördüğümüz Heideggeryen kodlarla bir “dasein” olmaklıkta bulur kendi şiirsel köklerini…

    “Sein”daki “dasein”lığın olmaklığı, “dasein”daki “sein”lığın olanaksızlığıdır. C.Kuru tıpkı öykülerinde olduğu gibi denemelerinde de bizleri varlığın satır aralarında Heideggerian bir yolculuğa çıkartır.

    Psikojeofenomenolojik bağlamda C.Kuru ontolojisi, sırtında sözcüklerle dolu bir deneme hörgücü taşır; sözcükler C.Kuru’nun ruhundan kaleminin ucuna olanaksızlığın sınırına damlar. C.Kuru’nun ontolojisi okurun imgelem dünyasına atılan metinlerarası oklardır. Kuru’nun sözcükleri önüne çıkan ruha kokusunu hissettiren bir sihir taşır içreğinde. C.Kuru’nun sözcükleri okura sürtünür, dokunur; okurun bilincinde tanıdık ve hiç bitmeyecek bir fenomenolojik tat bırakır.

    C.Kuru’nun tekniği, birkaç harfin yan yana gelmesiyle oluştuğunu düşündüğümüz sözcüklere hareket ve ruh katar; sözcükleri canlandırır; C.Kuru’nun sözcükleri okura değer, C.Kuru, okura değdirir sözcüklerindeki kıpırdayan almaçlarını.

    Cevapla

Bir cevap yazın Cancel reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Yazı

Konuşan Tarih 2

Sonraki Yazı

DM Yokmuş Biz de İnandık

İlgili Yazılar

  • 6

    Rüzgâra Tutulmuş Günler – 37

    Sulhi Ceylan
    12 Haziran 2020 – Cuma İyi, deyince...
  • 2

    sistem müsaade etmiyor

    Mehmet Raşit Küçükkürtül
    orta okul, lise sıralarında okurken...
  • 4

    Rüzgâra Tutulmuş Günler – 36

    Sulhi Ceylan
    21 Mayıs 2020 – Perşembe Kaygının...
  • 5

    Rüzgâra Tutulmuş Günler – 35

    Sulhi Ceylan
    12 Mayıs 2020 – Salı Acı,...
Facebook
Twitter
YouTube
Instagram

Edebifikir Radyo

Son Yorumlar

  • 7/24 Açık Bir Kütüphane “Nevmekân Sahil” için Esra
  • Sezai Karakoç’un Hatıraları – 2 için Mahmut
  • Hitler’in Sahte Günlükleri için İlker Orbaylı
  • Bana Verilen Armağan için dönem bitiyor ve ben
  • Şimdi ya Sonra Belki de Dün için Ketebet
  • En Sevdiğimiz Kitap İsimleri için Ambrosia
  • Sırrı Fâş Eylemek için Nagehan
  • Revü Gülütü için Nesnâs
  • Revü Gülütü için Yarı donuk hevesimi ellerine veriyorum
  • Tarhana İçen Çocukların Sosyolojisi II için Kardeş

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Türkçe Sözlükleri
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Niçin Sevdiniz?
  • Suyum Unum Buğdayım
  • Ölüm Risalesi
  • “İyi de çocuk pencereden de düşebilir!”
  • Herkese Selam Sana Hasret
  • Genç Werther’in Acıları

Yazarlar

  1. Abdullah Karaca
  2. Adem Suvağcı
  3. Bahadır Dadak
  4. Bilal Can
  5. Celal Kuru
  6. Cüneyt Dal
  7. Davut Bayraklı
  8. Feyyaz Kandemir
  9. İbrahim Halil Aslan
  10. Mehmet Erikli
  11. Mehmet Raşit Küçükkürtül
  12. Mücahit Emin Türk
  13. Muhammed Furkan Kâhya
  14. Muhammet Emin Oyar
  15. Ömer Ertürk
  16. Ömer Can Coşkun
  17. Sizden Gelenler
  18. Süleyman Mete
  19. Sulhi Ceylan

Son Eklenenler

  • Hitler’in Sahte Günlükleri

    Davut Bayraklı
    21.01.2021

  • Tarhana İçen Çocukların Sosyolojisi III

    Bilal Can
    20.01.2021

  • Sezai Karakoç’un Hatıraları – 2

    Sizden Gelenler
    19.01.2021

  • Edebifikir Kitap Pusulası: Hatırat

    Abdurrahman Mıhçıoğlu
    18.01.2021

  • Revü Gülütü

    Sizden Gelenler
    16.01.2021

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Türkçe Sözlükleri
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Niçin Sevdiniz?
  • İletişim
  • Suyum Unum Buğdayım

Kategoriler

  • 2050
  • 2119
  • Buz Gibi Ofsayt!
  • Cemil Meriç
  • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
  • Deneme
  • Dergi
  • Dosyalar
  • Edebifikir Haber Ajansı
  • Fikir
  • Günlük
  • Haber
  • Hatıra Saklama Ofisi
  • Haykırış
  • Hikâye
  • Hikmet
  • İsmet Özel
  • Karikatür
  • Kitap
  • Kitap Pusulası
  • Mektup
  • Mısra Güzeli
  • Nümayiş
  • Orada Neler Oluyor?
  • Poetika
  • Portre
  • Sezai Karakoç
  • Şiir
  • Sinema
  • Sorgulama
  • Söyleşi
  • Sözlük
  • Vasiyetim
  • Video

Sayfalar

  • Ana Sayfa
  • Derin Yapılanma
  • Dosyalar
  • İletişim
  • Racon
  • Sen de Yaz

Seçmeler

  • 1

    Bir Ülke, İnsanın Neresine Düşer?

    By Abdullah Karaca
    "Vatanımızı sevelim, orası...
  • Anasayfa
  • İletişim
Copyright 2017 - Tüm hakları Edebifikir.com'a aittir...