Yazılar:
  • Distopyadan Ütopyaya
  • Kahraman Öldüğünde
  • Zihniyet ve Din
  • Eski Bir Dosttan Gelen Mektup
  • Kısa Bir Anın Fotoğrafı Yahut Modern Babil Efsanesi
  • Mezar Saati
EdebiFikir logo
eylem bir kız ismi değildir!
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sokağın Nabzı
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Devrim
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sâdî Şirâzî
    • Sezai Karakoç
    • Sözlük
    • Vasiyetim
    • Yenilgi
    • 2119
    • 2050
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sokağın Nabzı
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Devrim
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sâdî Şirâzî
    • Sezai Karakoç
    • Sözlük
    • Vasiyetim
    • Yenilgi
    • 2119
    • 2050

Cümleler ve Paragraflar Ülkesi…

Mehmet Raşit Küçükkürtül  |  19/08/2013  |  Kategori : Günlük   |  Okunma:

16

Mehmet Raşit Küçükkürtül, cümleler ve paragraflar ülkesinden topladığı, unutulmaması gereken konuları mesele edinen pasajları sunmaya devam ediyor.

***

(İktibas Defteri II)

9.

batı’nın bir algıyı nasıl inşa ettiğini iyi anlamakta fayda var. bu konuda sponsorluklarını üstlendiği sivil toplum kuruluşları, insan hakları dernekleri, feminist örgütler, kadın hareketleri, araştırma merkezleri, stratejik düşünce kuruluşları önemli rol oynar. her şey masum gibi görünür, faaliyetler o ülkenin yararına sunulur. bir filistinli durumu şöyle özetler: “uzun yıllar beraber çalıştığımız batılı stk’lardan kuşku duymadık, bizden somut bir talepte bulunmadılar; ne var ki bir süre sonra zihin haritamızın onların çizdiği gibi şekillenmeye başladığını fark ettik. bunun farkına varan da çok az sayıda kişi olur.”

mısır uzun yıllar bu çalışmaların yürütüldüğü önemli ülkelerden biridir. tarık ramazan, bir rand raporuna dayanarak mısır’a seçimlerden önce 80 milyon dolar harcandığını yazmıştı (star, 25 mart 2012). mübarek sonrası mısır yönetimi, abd ve ab ile ortak projeler yürüten stk’lar konusunda soruşturmalar yürütmeye karar verdi. çünkü eldeki verilere göre abd’nin kahire büyükelçisi anne patterson, mısır’daki insan hakları derneklerine 31 milyon euro aktarmıştı. soruşturma akamete uğradı.

(chomsky’nin kehaneti, ali bulaç, zaman gazetesi, 13 temmuz 2013 cumartesi) 

10.

fransa’da mayıs ayından beri başörtülü kadınlara yönelik gerçekleştirilen saldırılardaki artış, paris’in kuzey banliyösü argenteuil’de dün akşam protesto edildi. saldırıya uğrayan başörtülü kadınların da hazır bulunduğu gösteride, saldırı anını anlatan kadınlar duygu dolu anlar yaşadı. fransa’daki islamofobi ile mücadele derneklerinin argenteuil kaymakamlığı’nın önünde düzenledikleri protesto eylemine yüzlerce kişi katıldı.

20 mayıs’ta argenteuil’de saldırıya uğrayan 17 yaşındaki rabia b., gösteri sonrası cihan haber ajansı’na yaptığı açıklamada, ”avrupalıya benzeyen 2 kişinin saldırısına uğradım. başörtümü çektiler. beni darp ettiler. pis müslüman, pis arap diye bana hakaret ettiler. yere düştüm, bana vurmaya devam ettiler. yoldan geçen bir kişinin müdahale etmesiyle kaçtım. eğer bu şahıs olmasaydı bugün burada olamayabilirdim.”diye konuştu. rabia, “neden başörtülü bayanlara saldırırlar. benim başörtüm bana bunu yapmaları için bir sebep olamaz ki. ben de diğer bayanlardan biriyim, benim tek farkım başörtüsü.” diye kaydetti.

(23 haziran 2013, zaman gazetesi, ferhan köseoğlu)

11.

“selîm-i evvel’e, kemâl paşazâde “hadimü’l harameyn” dedi. süleyman han’a, ebussu’ud efendi “sultanü’l-berreyn ve hâkânü’l-bahreyn” dediler. zîrâ malta ve rodos feth edüp ‘sâhib-i bahr’oldu. bağdad’ı feth edüp ‘sultanü’l-berreyn’ dediler. allâhümme âfina ya bağdâd ya rodos elden gitse “es-sultânü’l-berreyn ve’l-bahreyn” demek sahîh olmaz. anınçün âl-i osmân bağdâd ve rodos üzre gâyet muhafaza ederler.”

(evliya çelebi seyahatnamesi, sy. 23 cilt-2, yky) 

12.

cumhuriyet ilân edildikten sonra gerçekleşen mübadele sırasında ege bölgesinde bazı köyler mübadeleden etkilenmemek için kendilerinin müslüman olduğunu devlete beyan ettiler. ve bu köylerden bazıları 27 mayıs 1960 ihtilâlinden sonra kendilerini devlete müslüman olarak beyan etmiş olmalarından dolayı duydukları pişmanlığı devlete tekrar bildirdiler ve dediler ki: “biz mübadeleden kötü etkilenmemek için müslüman olduğumuzu söyledik. şimdi 27 mayıs 1960’tan sonra- biz kendi kimliğimizi geri almak istiyoruz. biz rum ortodoks olarak tescil edilmek istiyoruz.” sen nereden bunu biliyorsun diye sorarsanız bana, bu dilekçeyi veren köylerle ilgili bir çalışmayı bochum üniversitesi’nde fikret adanır yapıyor idi. bu münasebetle biliyorum. bu basit bir belirtidir. bu basit belirtinin akıl yürütme yoluyla türkiye’de, türkiye’nin geleceği konusunda açık seçik fikir sahibi olmamanın imkânsızlığı olduğunu, birtakım insanların kendi kimlikleri konusunda açık seçik fikir sahibi olmaları olduğunu anlayabilirsiniz. çok kısa bir süre önce doğu anadolu’daki alevi kürtlerin gerçekte, ne alevi ne de kürt oldukları, bunların ermeni katliamı sırasında kendilerini ermeni olmayan bir kimliğe nakleden insanlar oldukları söylendi. bu tepkiyle karşılandı tabi. çünkü bunun böyle olduğunun yarım yamalak kabulü bile, geriye kalan sünnî nüfusun nelerden mürekkeb olduğunu düşündüreceği için bu işlerin pek üzerine gidilmedi. yani biz bugün türkiye’de, “türkiye’nin geleceği benim geleceğim değildir!” diyen insanların yaşadığı bir ortamda bulunuyoruz.

(bir akşam gezintisi değil, bir istiklal yürüyüşü – 2. cilt, ismet özel, tiyo yayınları, sy. 184-185) 

13.)

“bir kızın tıraşlı bir erkeği güzel zannetmesi hazindir…” sakallı celal

“türk tarihiyle uğraşan bütün avrupalıların ortak bir amacı vardır. o da türklerin tarihleriyle olan bağını koparmaktır.” arthur sharaton 

14.

ben istiklal marşı derneği sayesinde şunu öğrendim: eğirdir gölü’ndeki balık çeşidinin ve varlığının yok olmasının, amerikalıların uçaktan oraya bol miktarda levrek atmaları sonucunda meydana geldiğini öğrendim. ben yıllarca “ne güzel levrek çıkardı, bak eğirdir gölü de kurudu!” diye hayıflanırdım. meğer o güzel levrek, gölü kurutan şeymiş. biz bunu bilmiyoruz. biz türkiye’ye ne yapıldığını bilmiyoruz. her bakımdan ne yapıldığını bilmiyoruz. hangi yörede, hangi ağaçlar kesilip hangi ağaçlar dikildi? mekteplerimizdeki tedrisatın neye müteveccih olduğu, çocuklarımıza neyin niçin öğretildiği, kendimizin hangi kitabı niçin tercih ettiğimizi… bunları adam gibi oturup masaya yatırmadık.

(bir akşam gezintisi değil, bir istiklal yürüyüşü – 2. cilt, ismet özel, tiyo yayınları, sy. 147) 

15.

kalın çizgi 27 mayıs 1960’tır. ama o kalın çizginin tabii inikâsları bir süre devam etti. yani hakikaten “bu geçicidir, bu atlatılacaktır, biz sonradan türkiye’nin ana yolunu ortaya çıkaracağız.” diyen insanlar elbette vardı. şimdi başbakanın torunu amerika birleşik devletleri’nde doğdu. değil mi? ben gençliğimde, 26 yaşında – pek de genç sayılmam, ben o zaman bile kendimi pek genç saymazdım- ankara’da bir mimar karı-kocanın evinde kadın şunu söyledi: “ben amerika birleşik devletleri’nde vazifeli iken hamile kaldıktan sonra geldim, çocuğumu türkiye’de doğurdum, sonra kocamla vazifemize geri döndük.” çünkü amerika birleşik devletleri’nde bir kanun var: bir insan eğer amerika birleşik devletleri sınırları içerisinde doğmuşsa onun vatandaşlık hakkı elinden alınamıyor. mimar kadın bana bunu söyledi: “ben çocuğumun 18 yaşını bitirdikten sonra amerikalı mı olsam türk mü olsam diye bir tereddüde kapılmasını istemediğim için bunu yaptım.” çünkü çocuk 18 yaşını geçtikten sonra amerikan elçiliğinin kapısını çalar, nüfus kağıdını gösterir, beni memleketime götürün der ve amerikan devleti onu yapmak mecburiyetindedir. bu olay zaten 60’larda olmuş. yani türkiye böyle bir yer idi. istanbul teknik ünviersitesi’ni bitirmiş iki mimar, geleceklerini türkiye dışında bir yerde aramamayı şeref sayıyorlar.

(bir akşam gezintisi değil, bir istiklal yürüyüşü – 2. cilt, ismet özel, tiyo yayınları, sy. 115, 116)

İktibas Defteri I

Tweet

16 Yorum

  1. Bergamudi 21.08.2013 16:35:10

    Küçükkürtül, uzak dursun.

    Cevapla
  2. fıstıkçı şahap 20.08.2013 19:45:48

    mehmet raşit küçükkürtül’ün de evlilik safhasında olduğu doğru değil mi yani?

    Cevapla
  3. sümer tilmaç değilim 20.08.2013 17:03:43

    Mustafa Çolak’ evlendirdiniz, Aydoğan K’yı evlendirdiniz, Ömer Ertürk’ü Van’a sürdünüz, Davut Bayraklı’yı nişanladınız ama mehmet raşit küçükkürtül’ü yedirmeyiz! Akıllı ol sayın okuyucu!

    Cevapla
  4. ahmet hamdi tanpınar 20.08.2013 12:55:13

    ben de hep böyle bir şey yapmak istemişimdir fakat biliyorsunuz, şartlar…

    Cevapla
  5. barack obama 20.08.2013 12:53:25

    bize bu kadar çok düşmanlık etmenize anlam veremiyorum, bak ağlayacağım şimdi.

    Cevapla
  6. bekir sıtkı kunt 20.08.2013 12:50:36

    daha çok okumalısın evladım, seni kınıyorum, sen bunun birincisini ta ne zaman yayınlamıştın?

    Cevapla
  7. recep tayyip erdoğan ekşi 20.08.2013 12:45:47

    o son alıntılar yüzünden şoktayım. süleyman demirel de amik gölü’nü kurutmuştu. demek ki sadece levrek atmıyorlar, arada sıraca demirel de atıyorlar uçaktan.

    Cevapla
  8. yusuf kandahar 20.08.2013 12:36:51

    mehmet raşit küçükkürtül’ü tehditlerle sindiremezsiniz, haddinizi bilin! edebifikir yazarına sahip çık!

    Cevapla
  9. jennifer 19.08.2013 16:56:40

    zeki, çevik ve akıllı olsun.

    Cevapla
  10. oturan inek 19.08.2013 16:41:13

    bizim köye muhtar olsun.

    Cevapla
  11. helga 19.08.2013 16:40:06

    Ekmeğini bölüp ikram eden olsun.

    Cevapla
  12. angela 19.08.2013 16:39:31

    ekmeğini paylaşan olsun.

    Cevapla
  13. sinem 19.08.2013 15:42:26

    parçalayan, bölen değil, birleştiren olsun.

    Cevapla
  14. begüm 19.08.2013 15:41:58

    mehmet uzlaştırıcı olsun.

    Cevapla
  15. şeyda 19.08.2013 15:40:52

    küçükkürtül, saygılı olsun.

    Cevapla
  16. iclal 19.08.2013 15:40:11

    küçükkürtül akıllı olsun.

    Cevapla

Bir cevap yazın Cancel reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Yazı

Mehmet Niyazi ile Söyleşi

Sonraki Yazı

Şiir Ne Renktir?

İlgili Yazılar

  • 1

    Çetrefilli Perşembe’ye Hâşiye

    Adem Suvağcı
    Bu metin Celal Kuru’nun...
  • Çetrefilli Perşembe’ye Nazire

    Sizden Gelenler
    Bu metin Celal Kuru’nun...
  • 4

    Çetrefilli Perşembeye Zeyl

    Sulhi Ceylan
    Bu metin Celal Kuru’nun...
  • 4

    Çetrefilli Perşembe

    Celal Kuru
    07.00 Uyanır uyanmaz telefonuma...
Facebook
Twitter
YouTube
Instagram

Son Yorumlar

  • Kahraman Öldüğünde için hasna para
  • Kahraman Öldüğünde için H. G.
  • Mezar Saati için A.
  • Örümcek Adamın Bundan Haberi Var mı? için Padavra
  • Kısa Bir Anın Fotoğrafı Yahut Modern Babil Efsanesi için can
  • Eski Bir Dosttan Gelen Mektup için A.b
  • Eski Bir Dosttan Gelen Mektup için #TTB
  • Tarhana İçen Çocukların Sosyolojisi VII için Tahir Tarık
  • Kısa Bir Anın Fotoğrafı Yahut Modern Babil Efsanesi için KöstekliSaatKösteği
  • ben bugün düşüyorum için Derya

Yazarlar

  1. Abdullah Karaca
  2. Adem Suvağcı
  3. Bahadır Dadak
  4. Bilal Can
  5. Celal Kuru
  6. Cüneyt Dal
  7. Davut Bayraklı
  8. Feyyaz Kandemir
  9. İbrahim Halil Aslan
  10. İbrahim Orhun Kaplan
  11. Mehmet Emir
  12. Mehmet Erikli
  13. Mehmet Raşit Küçükkürtül
  14. Mücahit Emin Türk
  15. Muhammed Furkan Kâhya
  16. Muhammet Emin Oyar
  17. Ömer Ertürk
  18. Ömer Can Coşkun
  19. Şadiye Sare Kaplan
  20. Sizden Gelenler
  21. Süleyman Mete
  22. Sulhi Ceylan

Son Eklenenler

  • Distopyadan Ütopyaya

    Cüneyt Dal
    01.07.2022

  • Kahraman Öldüğünde

    Sizden Gelenler
    30.06.2022

  • Zihniyet ve Din

    EdebiFikir
    29.06.2022

  • Eski Bir Dosttan Gelen Mektup

    Tahir Tarık Balıkçı
    28.06.2022

  • Kısa Bir Anın Fotoğrafı Yahut Modern Babil Efsanesi

    Mehmet Erikli
    27.06.2022

Kategoriler

  • 2050
  • 2119
  • Buz Gibi Ofsayt!
  • Cemil Meriç
  • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
  • Deneme
  • Dergi
  • Devrim
  • Dosyalar
  • Edebifikir Haber Ajansı
  • Fikir
  • Genel
  • Günlük
  • Haber
  • Hatıra Saklama Ofisi
  • Haykırış
  • Hikâye
  • Hikmet
  • İsmet Özel
  • Karikatür
  • Kitap
  • Kitap Pusulası
  • Mektup
  • Mısra Güzeli
  • Nümayiş
  • Orada Neler Oluyor?
  • Poetika
  • Portre
  • Sâdî Şirâzî
  • Sezai Karakoç
  • Şiir
  • Sinema
  • Sokağın Nabzı
  • Sorgulama
  • Söyleşi
  • Sözlük
  • Vasiyetim
  • Video
  • Yenilgi

Sayfalar

  • Ana Sayfa
  • Derin Yapılanma
  • Dosyalar
  • İletişim
  • Racon
  • Sen de Yaz

Seçmeler

  • 3

    İman ve İnkârın Felsefî Temelleri

    By EdebiFikir
    Künye: İman ve İnkârın Felsefesi,...
  • Anasayfa
  • İletişim
Copyright 2017 - Tüm hakları Edebifikir.com'a aittir...