Yazılar:
  • Edebifikir Radyo
  • Hitler’in Sahte Günlükleri
  • Tarhana İçen Çocukların Sosyolojisi III
  • Sezai Karakoç'un Hatıraları - 2
  • Edebifikir Kitap Pusulası: Hatırat
  • Revü Gülütü
EdebiFikir logo
eylem bir kız ismi değildir!
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050

Rüzgâra Tutulmuş Günler – 25

Sulhi Ceylan  |  15/01/2020  |  Kategori : Günlük   |  Okunma:2.238

6

23 Ekim 2019 – Çarşamba

Bazen irademin olup olmadığı konusunda şüpheye düşüyorum. Bu durum genelde kendime yenildiğim anlarda oluyor. Nasıl oluyor da kendime, arzularıma yeniliyorum diye düşünmeye başlıyorum. Malum irade; bir şeyi yapıp yapmama hususunda karar verebilme gücü. İnsanın ana sıfatlarından biri de irade sahibi olması. “Gözüm karardı”, “nasıl oldu anlamadım”, “o anı hatırlamıyorum” ve benzeri cümlelere hiç kimse yabancı değildir. Gerçi yanlışı, kötüyü ya da günahı seçmek de bir iradedir. Yani irade illa iyiye yöneltilecek diye bir şey yok. İnsan iyi ve kötü arasında mekik dokuyan bir varlık. İbni Sina’nın bir sözü var: “Hiç kimse görmek istemeyen kadar kör değildir.” Ben bu cümleyi iradi körlüğün insanın başına gelebilecek en büyük körlük olduğu şeklinde anlıyorum. Bir insan, iradesini görmemek üzerinde yoğunlaştırırsa dünyayı bile görmez hale gelebiliyor. Peki insan neden kendini kör kuyulara atar, hakikat önündeyken neden gözünü çevirir? İşte asıl soru bu! Bazen hayatın, bazı körlükleri irade etme süreci olduğunu düşünüyorum. Niye mi? Çünkü hayatı böyle yaşanılır kılıyoruz. Korkularımızdan kaçarak, yüzleşmenin ağırlığını yüklenmeyerek. Kendini kandırarak.

30 Ekim 2019 – Çarşamba

Hayatımın merkezinde kitaplar duruyor. En çok zamanı onlara ayırıyorum. Öyle ki bir kitabı okurken aklım okumadığım ve sırada bekleyen kitaplara gidiyor. Yıllardır durum böyle. Gün içinde yeni çıkan kitaplara bakıyorum, almam gerekenleri işaretliyorum. Eve gidince önce odama geçip kitaplara bir bakıyorum. Her seferinde kitaplar da, sevdiği adamı bekleyen bir sevgili gibi karşılıyor beni. Şimdiye kadar hiç naz yapmadılar, sitem ise asla. İçimde bir gün o kitabı bulacağıma dair bir his var. Yıllar var ki bu his hep canlı. Bir şekilde kendini hissettiriyor bana. Her kitapçıya gidişimde içimde depreşiyor. Bu duygularla kitapları elime alıyor ve inceliyorum. Gerçi bilmez değilim, eninde sonunda kitapları bırakacağımı. Ve bu bırakmanın iradi olması gerektiğini de biliyorum. Çünkü gaye hiçbir zaman kitap olmamalı. Bilakis kitabın işaret ettiği manadır aslolan. Ama hangi kitabın? Bu soruya herkes farklı cevap verebilir. Sonuçta hepimiz bir şeylere meyilliyiz. Sözün özü kitaplar bende arayışın bir nesnesi, öznesi değil. Eğer insan özne arıyorsa kendine bakması yeterli… Ama hangi gözle?

26 Kasım 2019 – Salı

“Aziz Bey, yanlışı yakalamak istedikçe, rüzgârın durmaksızın ileriye doğru savurduğu sarı bir yaprağa yürür gibi, yanlışa yürüdü, onu bir türlü tutamadı.” Ayfer Tunç’un “Aziz Bey Hadisesi” romanından bir cümle bu. Beni etkileyen cümlelerden biri. Bir ömür yanlış yaşayan birinin hayatını anlatıyor roman. Kendi bencilliği içinde gömülüp kalmış ve bunu zamanla kendini korumak için yapar hale gelen Aziz Bey’in hikâyesi. Kendine bir kale inşâ eden ve bu kaleye girmelerine izin verdiklerinin dahi duygularına bigâne kalan bir benlik âbidesi. Bunun da sebepleri var. Sonuçsuz bir aşk, aileyi terk ediş ve bunların sebep olduğu trajik bir ölüm olayı. Aziz Bey ne yapsın! Sızısını öfkeleştirdi ve böylece hayatta kaldı. Başka çareler de olabilirdi ama nedense bu yola meyyaldi. İnsan, bazı şeylere diğerlerinden daha meyyal oluyor. Aralanmayan her bir perdeyi kendi üstüne çekiyor ve kendi perdelerinin içinde bir hayat yaşıyor. Hepimiz gibi. Ve sonunda hayat siyah beyaz bir fotoğrafa dönüşüyor. Silik mi silik! Sadece ben’i gösteren bir ayna…

Sulhi Ceylan

Resim: Theodore Major 
Tweet

6 Yorum

  1. helal olsun 18.01.2020 23:24:07

    bir derviş tibi işittim geçen bana edebifikir yazarlarını anımsattı bahsettiğim dervişler çarşı pazar gezerlermiş. çünkü bir mekanda ne kadar çok insan varsa Allahın feyzi o kadar çok yağarmış. çarşıdaki gafletli diğer insanların nasibini de rabıtalı dervişler kaparmış

    Cevapla
  2. Mualla Cazibe 16.01.2020 19:05:39

    Bu kadar rüzgara tutulmak Allah’tan reva mıdır… Dile kolay tam 25 rüzgar!

    Geçen hafta İstanbul çok aşırı rüzgarlıydı. Hatta fırtına, lodos ve minnak tsunami gibi şeyler. İşte o günlerde neler karaladı acaba yazarımız güncesine, merak ediyorum. Çünkü gerçekten rüzgarlıydı. Titremiştim. Yazar da titremiş ve ürpermiş miydi? Cevabı rüzgarlı günlerin 26.’da mı bulacağım? Kimbilir!

    Cevapla
  3. GÜLDESTE 15.01.2020 20:56:33

    Kibir insanlık tarihiyle yaşıt, eskimeyen eski bir hastalık. Dünyada tedavisi ancak velayet nurundan istifade edilirse mümkün. Nurla temizlenmeyen nârla temizlenir. Akıl sahibi kimse nurla temizlenmeyi yeğler.

    Cevapla
  4. furkan 15.01.2020 15:08:18

    sulhi ağabeyle beraber ağlamak istiyorum.

    Cevapla
    • soruyorum 15.01.2020 16:14:22

      sen hiç yağmur yağdığında göz yaşı döktün mü usta?
      gizledin mi yaşlarını yağmur sularına?
      neden?
      korkar mısın ağladığının bilinmesinden?
      gözyaşlarını başka yaşların ardına gizlenen neden?

      Cevapla
      • furkan 15.01.2020 16:39:42

        ağlamak utanılacak bir şey değildir.

        Cevapla

Bir cevap yazın Cancel reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Yazı

Yorgunluk Toplumu

Sonraki Yazı

Hikâyet

İlgili Yazılar

  • 6

    Rüzgâra Tutulmuş Günler – 37

    Sulhi Ceylan
    12 Haziran 2020 – Cuma İyi, deyince...
  • 2

    sistem müsaade etmiyor

    Mehmet Raşit Küçükkürtül
    orta okul, lise sıralarında okurken...
  • 4

    Rüzgâra Tutulmuş Günler – 36

    Sulhi Ceylan
    21 Mayıs 2020 – Perşembe Kaygının...
  • 5

    Rüzgâra Tutulmuş Günler – 35

    Sulhi Ceylan
    12 Mayıs 2020 – Salı Acı,...
Facebook
Twitter
YouTube
Instagram

Edebifikir Radyo

Son Yorumlar

  • Sezai Karakoç’un Hatıraları – 2 için Mahmut
  • Hitler’in Sahte Günlükleri için İlker Orbaylı
  • Bana Verilen Armağan için dönem bitiyor ve ben
  • Şimdi ya Sonra Belki de Dün için Ketebet
  • En Sevdiğimiz Kitap İsimleri için Ambrosia
  • Sırrı Fâş Eylemek için Nagehan
  • Revü Gülütü için Nesnâs
  • Revü Gülütü için Yarı donuk hevesimi ellerine veriyorum
  • Tarhana İçen Çocukların Sosyolojisi II için Kardeş
  • Sırrı Fâş Eylemek için Meclis-i Mebusan

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Türkçe Sözlükleri
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Niçin Sevdiniz?
  • Suyum Unum Buğdayım
  • Ölüm Risalesi
  • “İyi de çocuk pencereden de düşebilir!”
  • Herkese Selam Sana Hasret
  • Genç Werther’in Acıları

Yazarlar

  1. Abdullah Karaca
  2. Adem Suvağcı
  3. Bahadır Dadak
  4. Bilal Can
  5. Celal Kuru
  6. Cüneyt Dal
  7. Davut Bayraklı
  8. Feyyaz Kandemir
  9. İbrahim Halil Aslan
  10. Mehmet Erikli
  11. Mehmet Raşit Küçükkürtül
  12. Mücahit Emin Türk
  13. Muhammed Furkan Kâhya
  14. Muhammet Emin Oyar
  15. Ömer Ertürk
  16. Ömer Can Coşkun
  17. Sizden Gelenler
  18. Süleyman Mete
  19. Sulhi Ceylan

Son Eklenenler

  • Edebifikir Radyo

    EdebiFikir
    21.01.2021

  • Hitler’in Sahte Günlükleri

    Davut Bayraklı
    21.01.2021

  • Tarhana İçen Çocukların Sosyolojisi III

    Bilal Can
    20.01.2021

  • Sezai Karakoç’un Hatıraları – 2

    Sizden Gelenler
    19.01.2021

  • Edebifikir Kitap Pusulası: Hatırat

    Abdurrahman Mıhçıoğlu
    18.01.2021

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Türkçe Sözlükleri
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Niçin Sevdiniz?
  • İletişim
  • Suyum Unum Buğdayım

Kategoriler

  • 2050
  • 2119
  • Buz Gibi Ofsayt!
  • Cemil Meriç
  • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
  • Deneme
  • Dergi
  • Dosyalar
  • Edebifikir Haber Ajansı
  • Fikir
  • Günlük
  • Haber
  • Hatıra Saklama Ofisi
  • Haykırış
  • Hikâye
  • Hikmet
  • İsmet Özel
  • Karikatür
  • Kitap
  • Kitap Pusulası
  • Mektup
  • Mısra Güzeli
  • Nümayiş
  • Orada Neler Oluyor?
  • Poetika
  • Portre
  • Sezai Karakoç
  • Şiir
  • Sinema
  • Sorgulama
  • Söyleşi
  • Sözlük
  • Vasiyetim
  • Video

Sayfalar

  • Ana Sayfa
  • Derin Yapılanma
  • Dosyalar
  • İletişim
  • Racon
  • Sen de Yaz

Seçmeler

  • 20

    New York Günlüğü

    By EdebiFikir
    Mehmet Necip’in aşağıdaki metni...
  • Anasayfa
  • İletişim
Copyright 2017 - Tüm hakları Edebifikir.com'a aittir...