Yazılar:
  • Yenileyen Yenilgi
  • Gölgeler Âlemi ve Yenilgi
  • "Başkalarının Talihsizlikleri Baldan Tatlıdır"
  • Müsâbaka
  • Yenmek(!) = Yenilmek(?)
  • Sabahattin Âli’yi Kimler Öldürdü?
EdebiFikir logo
eylem bir kız ismi değildir!
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050
    • Devrim
    • Yenilgi
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050
    • Devrim
    • Yenilgi

Rüzgâra Tutulmuş Günler – 4

Sulhi Ceylan  |  03/11/2018  |  Kategori : Günlük   |  Okunma:1.518

3

25 Ekim 2018 – Perşembe

Çocuklar için kumdan kale yapmak sadece oyundan ibaret değildir, bilakis o kalelerin bir gerçekliği vardır. Biri kaleyi yıkmaya yeltense hemen korumak ister ve hatta ağlarlar. Çünkü çocuklar için oyun sadece oyun değildir. Ama benim içinse biraz sonra gelecek dalgalarla yok olacak bir oyundur ve çocukların bu hali bende bir gülümseme olarak yer bulur.

İşte bu durumun benimle veliler (Allah dostları) arasındaki durumu özetlediğini fark ettim. Bizim, dünyadaki koşturmacamız, günlük işlerimiz, acı ve sıkıntılarımızı da veliler gülümseyerek izliyor. Çünkü onlar bütün bu oyunların arkasındaki hakikate nazar ediyor bu sebeple sebeplere takılı kalmıyorlar. Özgürlük bu olsa gerek. Eşyanın üzerimizdeki baskısından kurtulmak yani. Bize göre çocukların yaptığı şeyler bir oyun, velilere göre bizim yaptığımız işler bir oyun. Cilve-i rabbânî…

Oyun, bir tür güzel vakit geçirme tarzı. Zamanı öldürme de diyebilirim, tüm yanlış anlamaları göze alarak. Neden mi? Çünkü oyun oynadığımızda zamanın nasıl geçtiğini anlamayız. Zaman bize rağmen su gibi akar. Hoşça vakit geçirmek vaktin geçmesini dikkate almamayı sağlar. Hoşluk zamanı unutturur. Zamanı, yani kendimizi. O halde oyun oynamak aslında kişinin kendini unutması, kendine rağmen yaşaması, kendi ile olan tüm dertlerini mahdut bir süre boyunca unutmasıdır. Nedeni ise çok basit, insan kendiyle uğraşmaktan bıkar. Kendilik bilincine ulaşmak acı verici bir süreçtir de ondan.

Oyun derken hayat oyununu kastediyorum. Dünya meşgalelerini de… Oyunun, hakikate nispetle bir gerçekliği yok. Oyun vakit katilidir desem az bir şey söylemiş olduğumu düşünürüm. Ama bu vaktin insanın hayatı olduğunu söylesem ve cümlemi şöyle tashih etsem çok bir şey söylediğimi bilirim: Oyun, insanın kendini idam etmesidir.

Buraya kadar oyunun hîle, dolap, düzen, entrika gibi anlamlarına atıf yapmadığımı düşünürsem oyunun ne meret bir şey olduğu sanırım hepten ortaya çıkar.

28 Ekim 2018 – Pazar

Pazar sakinliği. Odamda kitapları karıştırıyorum. Yıllarımı verdiğim kitaplar elimin altında. Neden? Neden, harflerden bir dünyanın içindeyim, diye kendime çok sordum. Sayfalara dizilmiş cansız harfler, neden benim için son derece canlı? Vardığım sonuç sadece şu: Ben sadece yapmam gerekeni yaptım, fazlasını değil, eksiğini hiç değil.

Sadreddin Konevi hazretlerinin “Kırk Hadis Şerhi”ni okuyorum. Kitap, klasik kırk hadis şerhlerine hiç benzemiyor, açıkçası hadis şerhleri literatüründe farklı bir yerde durduğunu düşünüyorum. Kitabı okuyanlarında da benimle aynı düşünceye geleceğini sanıyorum. “Tövbenin bir kapısı vardır ki mesafesi yetmiş yıllık genişliktedir. Güneş batıdan doğmadıkça bu kapı kapanmaz” hadisindeki tövbe kapısının müminlerin ömürlerinden kinaye olduğunu, bunun yetmiş yıla tahsis edilmesini ise Efendimizin (s.a.v.)  bir başka hadisinin şerh ettiğini söylüyor: “Ümmetimin ömrü altmış ile yetmiş sene arasındandır.” Konevi hazretleri kapının kapanmasını ise ömrün sonra ermesi olarak açıklıyor. Hadis-i şerifin son bölümü olan ‘güneşin batıdan doğması’nı ise ruhun bedeni terk etmesinden kinaye olduğunu belirtiyor. Bütün bu yorumlardan sonra şöyle diyor: “Bu hadisin bundan başka bir anlamı yoktur demiyorum. Ben sadece şunu iddia ediyorum: İnsanın yapısı âlemin yapısının bir nüshasıdır. Şeriat, kıyamet vaktinde âlemin içinde ölümü kabul edecek şeylerin ölmesinden kinaye olan güneşin batıdan doğması olayını haber vermiştir. Güneşin âlem karşısındaki durumu, hayvani ruhun beden karşısındaki durumu gibidir. Şu halde âlemde bulunan her bir özellik ve hükmün bir benzerinin veya örneğinin âlemin nüshası olan insanda da bulunması gerekir.” Yine insan meselesine geldik. Âlemin gözbebeği olan, kendinde neler saklı olduğunu bilmeyen, kabiliyetlerinin farkında olmayan hatta kendinin bilincinde olmayan insan…

Sadreddin Konevi gibi hem veli hem de büyük metafizikçilerin eserlerini okuduğumda önce eziliyorum. Çünkü karşımda muazzam bir irfan ve yorum gücü duruyor. Kitaplarının derinliği ve çıkarımlarının şuaları aklımın ufkundan bile geçmiyor. Tabiî bu durum hem beni üzüyor hem de böyle bir kitabı okuma lütfuna eriştiğim için seviniyorum. Akabinde ise insanın sadece bir bedenden ibaret olmadığını daha bir anlıyorum. Kitapta, duanın karşılığının tasavvura bağlı olduğunu ve Hakk’ı en iyi tasavvur eden kimsenin dualarının en çok kabul edileceğini okuduğumda ise çoğu bildiğimi sandığım konuları sadece yüzeysel bildiğimi fark ediyorum. Bütün bu meseleleri üst üste koyduğumda şöyle bir sonuca varıyorum: İnsan yaşlandıkça yani yıl aldıkça ilmi artmaz, sadece ne kadar çok bilmediğini anlar. Ben de, ne kadar cahil olduğumu öğrenmek için yeni bir kitap açıp okumaya başlıyorum. Okudukça azalıyor ve yokluğuma hasretle daha fazla okuyorum.

Sulhi Ceylan

Rüzgâra Tutulmuş Günler 1
Rüzgâra Tutulmuş Günler 2
Rüzgâra Tutulmuş Günler 3

Tweet

3 Yorum

  1. Halim 03.11.2018 23:39:33

    Güneş batıdan doğmayacakmi ? Abi ya 2 gün boyunca okumak zorunda kalacagim bir yazi daha . Bunu ben anlamak icin 2 gün boyunca okur isem bunun bir zarari varmi ?

    Cevapla
  2. sünbül 03.11.2018 22:08:25

    28 ekimdeki Ceylânî başka biri gibi.. Genelde zahirî konuları batınî konulara yorarak yazar da bu sefer farklı bi yazı olmuş..

    Cevapla
  3. İhsanbul 03.11.2018 14:58:59

    Seninle bir çay içimi muhabbet etmek isterim Sulhi Bey. Ancak çayı sen demlersen bana ağır gelir, ben demlersem sana çiğ… Yazdığınız bu yazı iç dunyama bir duvar olabilecek nitelikte. Dört duvar, dört mevsim… Siz yazın…

    Cevapla

sünbül için bir cevap yazın Cancel reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Yazı

Beklenen Sevgili

Sonraki Yazı

denizi ilk kez gören bir çocuğun yaşlanmasına dair

İlgili Yazılar

  • “orhan pamuk’u niye öldürsünler, ben kitaplarımda öldürdüm?”

    Mehmet Raşit Küçükkürtül
    (iktibas...
  • 6

    Rüzgâra Tutulmuş Günler – 37

    Sulhi Ceylan
    12 Haziran 2020 – Cuma İyi, deyince...
  • 2

    sistem müsaade etmiyor

    Mehmet Raşit Küçükkürtül
    orta okul, lise sıralarında okurken...
  • 4

    Rüzgâra Tutulmuş Günler – 36

    Sulhi Ceylan
    21 Mayıs 2020 – Perşembe Kaygının...
Facebook
Twitter
YouTube
Instagram

Edebifikir Radyo

Son Yorumlar

  • Sermest Gezegeni Radyo Programı için .
  • Sermest Gezegeni Radyo Programı için Feyza
  • Sermest Gezegeni Radyo Programı için Abdullah
  • Mihrinaz için buradayımhep
  • Yenmek(!) = Yenilmek(?) için genel okuyucu
  • Dut Ağacı için hayri pıtır
  • Yenmek(!) = Yenilmek(?) için Cüneyd Dal'ı Okur
  • Yenmek(!) = Yenilmek(?) için Sühan perver
  • Yenmek(!) = Yenilmek(?) için Feyyaz Kandemir
  • Yenmek(!) = Yenilmek(?) için Celâl Kuru

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Türkçe Sözlükleri
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Niçin Sevdiniz?
  • Suyum Unum Buğdayım
  • Ölüm Risalesi
  • “İyi de çocuk pencereden de düşebilir!”
  • Herkese Selam Sana Hasret
  • Genç Werther’in Acıları

Yazarlar

  1. Abdullah Karaca
  2. Adem Suvağcı
  3. Bahadır Dadak
  4. Bilal Can
  5. Celal Kuru
  6. Cüneyt Dal
  7. Davut Bayraklı
  8. Feyyaz Kandemir
  9. İbrahim Halil Aslan
  10. Mehmet Erikli
  11. Mehmet Raşit Küçükkürtül
  12. Mücahit Emin Türk
  13. Muhammed Furkan Kâhya
  14. Muhammet Emin Oyar
  15. Ömer Ertürk
  16. Ömer Can Coşkun
  17. Sizden Gelenler
  18. Süleyman Mete
  19. Sulhi Ceylan

Son Eklenenler

  • Yenileyen Yenilgi

    Mehmet Emir
    26.02.2021

  • Gölgeler Âlemi ve Yenilgi

    Davut Bayraklı
    25.02.2021

  • “Başkalarının Talihsizlikleri Baldan Tatlıdır”

    Sulhi Ceylan
    24.02.2021

  • Müsâbaka

    Ömer Can Coşkun
    23.02.2021

  • Yenmek(!) = Yenilmek(?)

    Cüneyt Dal
    22.02.2021

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Türkçe Sözlükleri
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Derin Yapılanma
  • Niçin Sevdiniz?
  • Suyum Unum Buğdayım
  • Ölüm Risalesi

Kategoriler

  • 2050
  • 2119
  • Buz Gibi Ofsayt!
  • Cemil Meriç
  • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
  • Deneme
  • Dergi
  • Devrim
  • Dosyalar
  • Edebifikir Haber Ajansı
  • Fikir
  • Günlük
  • Haber
  • Hatıra Saklama Ofisi
  • Haykırış
  • Hikâye
  • Hikmet
  • İsmet Özel
  • Karikatür
  • Kitap
  • Kitap Pusulası
  • Mektup
  • Mısra Güzeli
  • Nümayiş
  • Orada Neler Oluyor?
  • Poetika
  • Portre
  • Sezai Karakoç
  • Şiir
  • Sinema
  • Sorgulama
  • Söyleşi
  • Sözlük
  • Vasiyetim
  • Video
  • Yenilgi

Sayfalar

  • Ana Sayfa
  • Derin Yapılanma
  • Dosyalar
  • İletişim
  • Racon
  • Sen de Yaz

Seçmeler

  • Siz Sordunuz Biz Cevapladık – 4

    By EdebiFikir
    Ömer Can Coşkun’a Yöneltilen Okuyucu...
  • Anasayfa
  • İletişim
Copyright 2017 - Tüm hakları Edebifikir.com'a aittir...