Yazılar:
  • Yeni Kitaplar, Yeni Ufuklar...
  • Mutlu Olma Sakın
  • Reel Politiğin Kâhini: Carl Schmitt
  • Tarih Nedir?
  • Yedi İklim - Mart 2021
  • Yunus Emre Hakkında Doğru Bilinen Yanlışlar
EdebiFikir logo
eylem bir kız ismi değildir!
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050
    • Devrim
    • Yenilgi
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050
    • Devrim
    • Yenilgi

İstek Kavun ve Koltuk

Süleyman Mete  |  18/08/2018  |  Kategori : Hikâye   |  Okunma:1.451

1

Hayattan öyle çok fazla istediğim şey yok aslında. Son model bir arabanın hayalini kurmamam gerektiğini her sabah bindiğim otobüs, lüks bir evin hayalini kurmamam gerektiğini de duvarları dökülen evim dalga geçercesine söylüyor. Birazcık huzur, azıcık aş filan onlara da girmiyorum. Dedim ya hayattan öyle çok fazla istediğim şey yok.

Peki ya istemediklerim? Bunu hiç düşünmedim. Sıradan insanlar gibi hep ne istediğimin peşinden koştum. Oysa ne istemediğimi düşünmüş olsaydım, ne istediğim konusunda yaşamış olduğum huzursuzluğun girdabında muhtemelen çırpınmazdım.

Tüm bu düşünceler -ki buna saçma ya da kesinlikle düşünülmesi gereken şeyler diyebiliriz- mutfak balkonumda bulunan yarım asırdan fazla yaşamış, “Beni bir sal artık da öleyim. Bak, ben ne istediğimi biliyorum! Yeter be adam!” diye bağıran, müsait bir zamanda işlevini sonlandırmak isteyen koltuğumda aklıma düşmüştü.

Aklım ve ruhum arasındaki savaşın en şiddetli çarpışmalara sahne olduğu anın içindeydim ki telefonum çaldı. Arayan Haşmet’ti.

– Efendim Haşmet?

– Abi bir şey ister misin? Eve geliyorum?

– Neredesin ki?

– Marketteyim. Yiğidim Market.

Bir araba galerisinden arasaydı ya da ederinin çok üstüne ev satan bir emlakçıdan aramış olsaydı ona istediğim bir şey olmadığını söylerdim. Ama Haşmet, eski kasiyeri yavaş olmakla suçlayan müşterilerin şikâyetine dayanamayan ve yerine yeni kasiyer alan Belkıs Abla’nın marketindeydi.

Aslında ne isteyip istemediğim konusundaki çarpışmam burada yerini sükûnete bırakmıştı. Haşmet’ten neyi isteyip neyi istemediğimi gayet iyi biliyordum. Ama konu Haşmet değildi.

– Haşmet aslında pek iştahım yok ama güzelinden bir kavun alsan fena olmaz.

– Tamam abi, başka?

– Başkası yok, sen gel yeter.

En son hayattan ne istediğimi sorguladığımda Kuzey Buz Denizi’nde araştırma yapan uluslararası bir geminin kamarasındaydım. Şimdiyse evimin balkonunda. Zaman ve mekânın aslında pek bir farkı yok böyle şeyleri düşünmek için. O zamanlar buz dağlarına bakıp “Ulan bunlar erirse halimiz ne olur, sular altında kalırız mıyız ki?” diye sorarken, şimdiyse yeni aldığı perdeyi takmakla uğraşan karşı komşumun “Dengesini yitirip aşağı düşse hali ne olur, sakat kalır mı ki acaba?” diye soruyorum.

Böyle dertli dakikalar içinde pedal atarken kapı çaldı. Gelenin kim olduğunu biliyordum ama sanki bilmiyormuş da ilk kez karşılacakmışım gibi heyecana kapılıp, “Kim o?” diye seslendim. “Benim abi, Haşmet. Bilmiyor musun sanki geleceğimi?”

– Gel kardeşim.

Haşmet akıllı çocuk. Bana bu saatlerde ondan başka kimsenin gelmeyeceğini bilir. Ama ben onun kadar akıllı değilim. Bu saatlerde ondan başka birinin gelme ihtimalini düşünecek kadar hayalperestim. Sınırı olmayan hayallerim mevcut. Bir o kadar da tutkularım var. Herkesin böyle şeyleri vardır.

Bizi birbirimizden ayıran şey tutkularımızı ve hayallerimizi gerçekleştirip gerçekleştiremediğimiz oluyor nedense. Yani böyle diyorlar. Bunu başarabilenlere güçlü, başaramayanlara da güçsüz diyorlar.

– Aldın mı kavunu?

– Aldım abi. Valla çok güzel kokuyor. Kesip yiyelim mi hemen?

– Tezgâha koy sen, ben hallederim.

10 dakikalık bir uğraş sonucunda kavunu yayvan tabağa yerleştirip balkondaki masaya koydum. Koltuğuma oturdum. Perde takılmıştı.

– Sence buzullar erirse ne olur?

– Erimiyor abi yalan o işler.

– Nasıl bu kadar eminsin ki? Küresel ısınma var diyorlar.

– Yok abi öyle bir şey, onca buz erir mi allasen?

– Erimez mi?

– Erimez. Sen takılma böyle şeylere, kavuna bak mis kokuyor mis. Kendim seçtim ha, ona göre.

Yaşadığım hayat, konuşmak zorunda olduğum insanlar, bana çoğu zaman marketten getirdiği ıstırabı tabağa servis edip masaya koymaya zorluyor. Ben de onları bir güzel hazırlayıp önüme koyuyorum ve seyre dalıyorum. Koltuğum avazı çıktığı kadar bağırmaya devam ediyor. Karşı komşum perdesini düzeltiyor. Kuzey Buz Denizi’nde neler oluyor bilmiyorum. Tüm bunlar arasında hâlâ hayattan ne istediğimi düşünmeye devam ediyorum ancak bulamıyorum. Hakikatin aranmakla bulunduğuna dair bir şeyler okumuştum ama kendi hakikatimi oluşturan isteklerimin ne olduğunu bulamıyorum. Peki ya Haşmet?

Süleyman Mete

Tweet

1 Yorum

  1. niheavend 26.08.2018 00:50:59

    Kavunun kelek çıkmasını istemiyorsunuz bence.

    Cevapla

Bir cevap yazın Cancel reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Yazı

Bir Tablodan Daha Fazlası ve Picasso: Guernica

Sonraki Yazı

“Ah, insanın birliğine inanmayın!”

İlgili Yazılar

  • 6

    Dut Ağacı

    Celal Kuru
    Yazar: Merhabalar. Yeni yazdığım...
  • 1

    Mesai

    Cüneyt Dal
    Sokağın başında bekliyorum. Bu ara...
  • 3

    Bodur

    Celal Kuru
    Bodur, çirkinliğin tarihi yeniden...
  • 1

    Gerçek Kesit

    Mehmet Emir
    I. Uyananlar uydu. Paçasın...
Facebook
Twitter
YouTube
Instagram

Edebifikir Radyo

Son Yorumlar

  • Sermest Gezegeni Radyo Programı için EdebiFikir
  • Sermest Gezegeni Radyo Programı için Nagehan
  • yekinen için furkan
  • Hayat Denen Soru İşareti için bu fotoğraflar
  • Bu Yazı Sadece Öğretmenler İçin Yazılmadı! için canevinden
  • Yenilgi Yenilgi Büyüyen Yıllar Vardır için Reel okur
  • Yenilgi Yenilgi Büyüyen Yıllar Vardır için Obsidyen
  • Gölgeler Âlemi ve Yenilgi için Periferi
  • Yenilgi Yenilgi Büyüyen Yıllar Vardır için Ömer asaf
  • Yenilgi Yenilgi Büyüyen Yıllar Vardır için okur

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Türkçe Sözlükleri
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Niçin Sevdiniz?
  • Suyum Unum Buğdayım
  • Ölüm Risalesi
  • “İyi de çocuk pencereden de düşebilir!”
  • Herkese Selam Sana Hasret
  • Genç Werther’in Acıları

Yazarlar

  1. Abdullah Karaca
  2. Adem Suvağcı
  3. Bahadır Dadak
  4. Bilal Can
  5. Celal Kuru
  6. Cüneyt Dal
  7. Davut Bayraklı
  8. Feyyaz Kandemir
  9. İbrahim Halil Aslan
  10. Mehmet Erikli
  11. Mehmet Raşit Küçükkürtül
  12. Mücahit Emin Türk
  13. Muhammed Furkan Kâhya
  14. Muhammet Emin Oyar
  15. Ömer Ertürk
  16. Ömer Can Coşkun
  17. Sizden Gelenler
  18. Süleyman Mete
  19. Sulhi Ceylan

Son Eklenenler

  • Yeni Kitaplar, Yeni Ufuklar…

    Cüneyt Dal
    05.03.2021

  • Mutlu Olma Sakın

    Sulhi Ceylan
    04.03.2021

  • Reel Politiğin Kâhini: Carl Schmitt

    Muhammed Furkan Kâhya
    03.03.2021

  • Tarih Nedir?

    EdebiFikir
    02.03.2021

  • Yedi İklim – Mart 2021

    EdebiFikir
    02.03.2021

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Türkçe Sözlükleri
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Derin Yapılanma
  • Niçin Sevdiniz?
  • Suyum Unum Buğdayım
  • Ölüm Risalesi

Kategoriler

  • 2050
  • 2119
  • Buz Gibi Ofsayt!
  • Cemil Meriç
  • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
  • Deneme
  • Dergi
  • Devrim
  • Dosyalar
  • Edebifikir Haber Ajansı
  • Fikir
  • Günlük
  • Haber
  • Hatıra Saklama Ofisi
  • Haykırış
  • Hikâye
  • Hikmet
  • İsmet Özel
  • Karikatür
  • Kitap
  • Kitap Pusulası
  • Mektup
  • Mısra Güzeli
  • Nümayiş
  • Orada Neler Oluyor?
  • Poetika
  • Portre
  • Sezai Karakoç
  • Şiir
  • Sinema
  • Sorgulama
  • Söyleşi
  • Sözlük
  • Vasiyetim
  • Video
  • Yenilgi

Sayfalar

  • Ana Sayfa
  • Derin Yapılanma
  • Dosyalar
  • İletişim
  • Racon
  • Sen de Yaz

Seçmeler

  • 5

    Demli Çay

    By Davut Bayraklı
    Birinci Bardak Bir depresyon...
  • Anasayfa
  • İletişim
Copyright 2017 - Tüm hakları Edebifikir.com'a aittir...