Kaza Mahalli

Muhammet Emin Oyar’dan ilginç bir minimal öykü…

***

Sakin günün ortasında hızını alamayan otomobil bir at arabasına çarptı. At kanlar içinde yere çullanırken etrafında yanıp sönen akıllılar beliriverdi. Bebek arabasından fırlayan iki yaşındaki bir bebek hemen atın yanına koştu ve ona suni teneffüs yaptı. Bir anda ortalığı kâbus gibi kapkara bulutlar sardı ve o bulutlardan biri bebeğin annesinin tepesine yıldırım düşürdü. Akıllıların sahipleri korkudan kaçışmaya başladılar. Sanki yıldırım beyaz bir bilardo topuydu da diğerlerine çarpıp her birini farklı bir yana savurmuştu. Bebek, arabasının arkasından çıkardığı yayı gerdi ve tüm nefretiyle buluta bir ok fırlattı. Oradan geçen bir polis bebeği ruhsatsız yay kullanmaktan tutukladı ve karakola götürdü. At yatıyordu, kadın yatıyordu. Sokakta canlı kalmamıştı. Bir daha da buraya kimsecikler uğramayacak gibiydi. Belki o bebek büyüdüğünde bir ata atlayıp da gelirdi.

DİĞER YAZILAR

11 Yorum

  • Nurullah Ataç'ın Dublörü'nün Avukatı , 28/02/2014

    “Lümpen” Alamanca kökenli olup proloterya yığını anlamını ihtiva eder. Müvekkilimin
    Yazdıkları arasında bu minvalde bir şey var mı ki sen buradan saldırıyorsun? Ayrıca Allah’ın nurundan yoksun diye bir lafın var ki Edep ya hu müstearını silip atacak cinsten. Şimdi ben sana tutup soğan muharriri dersem gerçekten lümpenlik yapmış olurum. Yani ne demek istiyorum? Kamyoncu çocuğun “senin yaşın kadar yazı yazmışlığım var çıkışı” bana kadar on defa proleterya yığını ağzıyla örtüşür. Lümpenlik işte budur. Müvekkilim bir daha sizinle muhatap olmayacağını bana beyan etti.

    • Tezgahtar Nebahat , 02/03/2014

      Ben tezgahtar olmama rağmen dil’de anlam kayması diye bir durumun varlığından haberdâr iken Nursuz Nurullah ve Nursuz’un avukatı da ancak bu kadar olur dedirtecek cinsten olan avukatı nasıl olur da anlam kaymasının varlığını bilmez?

      Ah siz sözlüklerle yaşayan çocuklar…

      Sözlük delisi olup da sosyolojiden yoksun olmak ne kadar kötü. Evladım Nursuz Nurullah ve avukatı, kelimenin etimolojisine bu kadar dalarsan işte böyle mahvolur, yazıyı okuyunca iki elini başının arasına alır, rezil olduğunu düşünür ve lafı nerden çarpıtsam da cevap vermeye çalışsam diye düşünürsün şu an olduğu gibi.

      İlla kelime manasına takılıyorsan, proleter sınıfa lumpen denmediğini lumpen ( kullanılmayan bez parçası, paçavra ) kelimesinden türetilen “Lumpen Proletariat” kelimesinin karşıladığını bilmemen de ayrıca komik ve üzücü. Yani oradaki lumpen tek başına “isim” değil bir “sıfat” görevini yapmaktadır.

      İmdi sözlük ve sözcükle ilgili dersini aldıktan sonra gelelim dil bilgisi ve sosyolojiye. Umarım bu dersler de sözlük dersi kadar faideli olur. Türkçe’de anlam kayması denilen yani evvelden başka bir anlamı ifade ederken şuanda çok farklı bir anlamı ifade eden kelimelerin olduğu gibi (bknz. Yabız> Yavız> Yavuz hırsız iken mert anlamına gelmiş) gavur dillerinden gelen kelimelerle de aynı şekilde karşılaşılır. Örneğin, biraz halk içine inebilseydi müvekkilin “komünist” kelimesinin Anadolu’da karşıladığı anlamı bilebilirdi.

      Bu bağlamda “Lumpen Proleterya” denilen insanların yaşam tarzları (haklı yahut haksız) bir şekilde bizde, maganda gibi hödük gibi ifadelerle karşılanmaktadır. İşbu sebeple Taksici emekçi kardeşimin kastetmiş olduğu ise tamamen entelektüel lumpenlik olup, eli kalem tutan bir insanın eli kalem tutan diğer bir insanı küfürle karşılamasındaki garabetten ötürüdür.

      Ayrıca lumpenliği reddedip de sonradan “on defa lumpenlik olur” demeniz ya kullandığım kelimeyi doğru kullandığımı, sizin laf üretmek maksadı ile sözlüklerden yahut google’dan kelimenin etimolojisini araştırdığınızı gösterir yahut yazı yazmaya başladıktan sonra haklılığımı kabul ettiğinizi gösterir.

      Bana “soğan muharriri” deyip lumpenlik yapmış olursunuz fakat bu kadar komik duruma düştükten sonra hala elinize kalem almaya cesaret ederseniz işte o zaman lumpen olmayı gerçekten özleyecek hale gelirsiniz.

  • necmettin erbakan , 28/02/2014

    polemikte nezaket görmek isteyen benimle demirel arasındakilere baksın!

  • Taksici Nebahat , 28/02/2014

    “Sağ şeritten git Kamyoncu Nazif, Soldan gidersen çok küfür yersin. Hadi bakalım.”

    Edeb Yâ Hû!

    Allah’ın nurundan yoksun Nurullah Ataç bile bu kadar lümpen ifadeler kullanmazken bu ifadeler bir dublöre bile yakışmaz. Bu düblör şahıs dikkatimi sürekli celb ediyor ve edebifikir’in edebli, naif ve latif polemiklerinde oldukça itici bir şekilde sırıtıyor. Herkese saldırmayı maharet bilen bu dublörün gerçek karakteri bu ise vah ona vahlar ona. Yok gerçekten dublörlük yapıyor ise mutedil olamadığını söylemek isterim.

  • Not , 27/02/2014

    Tartışmayı kesin artık. Sizin yüzünüzden yazıları okuyasım gelmiyor. Bu ne ya? Herkes ben daha çok bilirim, ben daha iyi laf ederim derdinde.
    Niyetiniz bir, yolunuz bir. Hatırlayın.

  • Nurullah Ataç'ın Dublörü , 27/02/2014

    Kamyoncu Nazif evladım,

    1- Ben sana yazı yaz(a)mıyorsun demedim ki tutup bilmem ne kadar yazı yazmışlığım var diyorsun!

    2- Benim yaşımı nereden biliyorsun?

    3- Doğru herkes yazar. Herkes düşünür. Artık günümüzde herkes feylosof herkes şair!

    4- Neyzen’in şiirleri beş para etmez evladım. Bana şair olandan bahset.

    5- Öfkeleniyorsun cevap verirken ve bu senin aklını perdeliyor. Sana tavsiyem aklını perdeleyecek bir öfkenin eşiğindeyken elindeki kalemi, dilindeki sözü bırak ve şunu hatırla: İnsanlara rağmen yazmamalıyım, kendime rağmen yazmalıyım!

    Not: Bundan sonra yazdıklarına cevap vermeyeceğim. Çünkü öfkenin altında yatan bir çiğlik de gördüm sende. Sulhi Bey evladımı meşgul etme. Bu arada biz nasılsa edebifikir okurları olarak (gerçi sen kendini yazarlardan sayıyorsun. Hem de bizim yaşımız kadar yazmışmışsın!) basit çıkışlar yerine karın doyuran cevaplar verip iyi polemiklere ön ayak olmalıyız. Sağ şeritten git Kamyoncu Nazif, Soldan gidersen çok küfür yersin. Hadi bakalım.

  • Kamyoncu Nazif , 27/02/2014

    Nurullah Ataç’ın dublörü;

    1- Tam bir dublörsün.
    2- Senin yaşın kadar yazı yazmışlığım var.

    Ben de sana Neyzen Teyfik’ten bir kaç şiir yazmayı çok isterdim ama Sulhi Ceylan’a acırım.

  • mhmtgrn , 26/02/2014

    ifadeler özensiz kalmış azcık amma fekat lakin sürrealizm kokusu yeter

  • Nurullah Ataç'ın Dublörü , 26/02/2014

    Kamyoncu Nazif evladım dur sana bir şiir söyleleyim Yves Bonnefoy’dan… Bu kadar gerilme. Çok gerilirsen o zihincağızın geriler hafazanallah! Şimdi dişlerini gıcırdatmayı bırak şu şiiri bir oku. Daha sonra sesli sesli terennüm ediver de kulakların da nasiplensin. Anladığım kadarıyla çok nasipsiz delikanlılar grubundansın sen de. Ah ah! toyluk böyle bir şey işte.

    İki kez sessizdir öğle sonrası
    Etkisiyle ıssız yazın ve bir alevin
    Ki taşar, bilinmez, bu vazodan mı
    Veya daha da yüksekten mi gökte.

    Böylece uyuduk: bilmiyorum kaç
    Yaz boyunca ışıkta; ve bilmiyorum
    Ayrıca hangi uzaylarda açılmakta gözlerimiz.
    Dinliyorum, titreşmiyor hiçbir şey, bitmiyor hiçbir şey.

    Yves Bonnefoy

  • Kamyoncu Nazif , 26/02/2014

    Nurullah Ataç’ın ancak dublörü olasıca Nurullah Ataç’ın dublörü!

  • Nurullah Ataç'ın Dublörü , 26/02/2014

    Öykü yayımlamak için bu kadar aceleci olmayın. Biraz da yazdıklarınızın hangisi yırtılıp atılmalı, hangisi saklanmalı ve yayımlanmalı diye öğrenin evladım! Uff bunları demekten usandım.

necmettin erbakan için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir