Yazılar:
  • Kahraman Öldüğünde
  • Zihniyet ve Din
  • Eski Bir Dosttan Gelen Mektup
  • Kısa Bir Anın Fotoğrafı Yahut Modern Babil Efsanesi
  • Mezar Saati
  • Yakaza
EdebiFikir logo
eylem bir kız ismi değildir!
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sokağın Nabzı
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Devrim
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sâdî Şirâzî
    • Sezai Karakoç
    • Sözlük
    • Vasiyetim
    • Yenilgi
    • 2119
    • 2050
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sokağın Nabzı
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Devrim
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sâdî Şirâzî
    • Sezai Karakoç
    • Sözlük
    • Vasiyetim
    • Yenilgi
    • 2119
    • 2050

Keşke

Ömer Ertürk  |  25/06/2020  |  Kategori : Hikâye   |  Okunma:

2

İkindi vakti, bahçede yaz aylarının rutini olan semaver yakma işiyle meşgulüm. Babamla annem oturmuş sohbet ediyorlar. Çocuklar oradan oraya koşup oynuyor. Gök bir ara kapanıyor ve hafif bir yağmur serpiştiriyor. Bir an tedirgin oluyorum, acaba semaveri hiç tutuşturmasam mı? Bu tedirginliğimi önce göğe sonra da babamın gözlerine çeviriyorum. “Rahmettir, ama uzun sürmez, durur birazdan inşallah” diyor. İçim rahatlıyor. Kibriti çakıp kâğıdı tutuşturuyorum, ilkin biraz duman kaplıyor ortalığı, sonra birden tutuşan ağaçlar dumanı sarı bir aleve çeviriyor. Annem yanan ağaç çıtırtısını bastırıp; “oğlum üstünü kirletme, annen sabah değiştirdi” diyor küçük yeğenime. Çocuk, oyunla uyarı arasında kısa bir süre kalıyor, sonra çocuk olarak yapılabilecek daha mantıklı bir şey bulamamış olmanın haklılığıyla yeniden eliyle biraz kum alıp kendince oynuyor.

Bahçe kapısı aniden açılıyor ve komşumuz Fâtıma teyze korkmuş, tedirgin, çaresiz bir tavırla babama; “Bizim bey ağırlaştı, gelip başında bir Yâsîn okusanız” diyor. Ölümün her şeyi soğutan o tılsımı, bir anda henüz demlenmemiş çayı buz gibi yapıyor. Babam hemen kalkıp yanıma yaklaşarak “İmam efendiye haber ver, hazırlıklı olsunlar” deyip hızlı adımlarla gidiyor, annem de peşinden… Evdekilere; “Çocuklara göz-kulak olun kendilerini yakmasınlar” deyip ben de hızla imamın evine gidiyorum.

Babam, annem, ben, imam, Fâtıma Teyze… Hepimiz ölümün soğuk yüzünü kendine yüklenen vazifenin ağırlığıyla karşılamaya çalışıyoruz. Mahalle bir anda ıssız bir mezarlığa dönüyor ve hastanın, sokağın başındaki evi koca bir mezar taşı gibi duruyor.

Eve yaklaştığımızda içerden gelen içli bir çığlık sesi insan acziyetinin belirtisi olarak kulaklarımıza çarpıyor. “İnna lillahi ve inna ileyhi raciun” diyor hoca kısık bir sesle. Mahalleli toplanıp son vazifeler yapılıyor. Mezarlık yolunda yağmur yeniden başlıyor; fakat bu sefer hiç dursun istemiyorum. Nedense böyle zamanlarda insan gökten hep somut bir şeyler bekler. Mezarlığa varıp mevtayı önceden kazılmış mezara defnediyoruz. İmam efendi mezarın başında Mülk suresini okuyor, sonra mahalleye dönüyoruz.

Yeğenim koşarak yanıma geliyor. “Amca nereye gittiniz hepiniz” diye soruyor? Bir çocuğa ölüm nasıl anlatılır, bilmiyorum. “Annemler konuşurken duydum, Sadık amca ölmüş onu mezara koymaya gitmişsiniz öyle mi?” “Evet Sadık amca artık orada kalacak” diyorum. “İyi de amca, yağmur yağdı, her yer çamur, Sadık amcanın üstü kirlenmez mi?” diye soruyor? “Hayır amcacım, ölüler kirlenmez, kirlenmek sadece yaşarken olur” deyiveriyorum. “Keşke yaşarken de kirlenmesek, annem ve nenem çok kızıyorlar” diyor. Dudaklarımdan sadece bir “keşke” dökülüyor o an.

Ömer Ertürk

 

 

Tweet

2 Yorum

  1. Yunus Emre Dilekciol 22.09.2021 04:04:26

    Mesele hiç kirlenmemek midir yoksa kirlendiğimiz vakit bizi temizleyene yönelmek mi? Dünya imtihandır, insan aciz. Olur ya kirlenir nefsinin acizliğinden sebep. İşte o vakit bizi temizleyecek olana yönelsek keşke, keşke bize keşke dedirtip, temizleyecek olana yönlendirene yönelsek.

    Cevapla
  2. korkuyorum 28.07.2020 11:50:32

    toprak temizleyici olduğundan mıdır toprağa gömülmemiz, bir umut belki su ile temizlenen mefta nur-i pak olmasıdır toprakla buluşması..
    ölüm. canımı yaktınız. yansında o da temizlensin..
    dediniz ya hani keşke.. keşke.. KEŞKE. hiç kirlenmeseydik.. yahut iyicene bir temizlenipte.. ne bileyim zoruma gitti.
    eyvallah.

    Cevapla

Bir cevap yazın Cancel reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Yazı

“Önümüzdeki On Yıl İçinde Türkiye’nin İslâmî Bir Dönüşüm Geçireceğini Düşünüyorum”

Sonraki Yazı

Virüs mü Bilim Kurgu Filmi mi?

İlgili Yazılar

  • 2

    Kahraman Öldüğünde

    Sizden Gelenler
    Evet, kurbağalara bakmaktan...
  • 2

    Eski Bir Dosttan Gelen Mektup

    Tahir Tarık Balıkçı
    Mektubunu aldım. Sevindim. Fakat hemen...
  • 3

    Kısa Bir Anın Fotoğrafı Yahut Modern Babil Efsanesi

    Mehmet Erikli
    Düzensiz bir çarşının kıyı bir...
  • 1

    Yakaza

    Sizden Gelenler
    Uykunun ya da uyanıklığın...
Facebook
Twitter
YouTube
Instagram

Son Yorumlar

  • Kahraman Öldüğünde için hasna para
  • Kahraman Öldüğünde için H. G.
  • Mezar Saati için A.
  • Örümcek Adamın Bundan Haberi Var mı? için Padavra
  • Kısa Bir Anın Fotoğrafı Yahut Modern Babil Efsanesi için can
  • Eski Bir Dosttan Gelen Mektup için A.b
  • Eski Bir Dosttan Gelen Mektup için #TTB
  • Tarhana İçen Çocukların Sosyolojisi VII için Tahir Tarık
  • Kısa Bir Anın Fotoğrafı Yahut Modern Babil Efsanesi için KöstekliSaatKösteği
  • ben bugün düşüyorum için Derya

Yazarlar

  1. Abdullah Karaca
  2. Adem Suvağcı
  3. Bahadır Dadak
  4. Bilal Can
  5. Celal Kuru
  6. Cüneyt Dal
  7. Davut Bayraklı
  8. Feyyaz Kandemir
  9. İbrahim Halil Aslan
  10. İbrahim Orhun Kaplan
  11. Mehmet Emir
  12. Mehmet Erikli
  13. Mehmet Raşit Küçükkürtül
  14. Mücahit Emin Türk
  15. Muhammed Furkan Kâhya
  16. Muhammet Emin Oyar
  17. Ömer Ertürk
  18. Ömer Can Coşkun
  19. Şadiye Sare Kaplan
  20. Sizden Gelenler
  21. Süleyman Mete
  22. Sulhi Ceylan

Son Eklenenler

  • Kahraman Öldüğünde

    Sizden Gelenler
    30.06.2022

  • Zihniyet ve Din

    EdebiFikir
    29.06.2022

  • Eski Bir Dosttan Gelen Mektup

    Tahir Tarık Balıkçı
    28.06.2022

  • Kısa Bir Anın Fotoğrafı Yahut Modern Babil Efsanesi

    Mehmet Erikli
    27.06.2022

  • Mezar Saati

    Sulhi Ceylan
    26.06.2022

Kategoriler

  • 2050
  • 2119
  • Buz Gibi Ofsayt!
  • Cemil Meriç
  • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
  • Deneme
  • Dergi
  • Devrim
  • Dosyalar
  • Edebifikir Haber Ajansı
  • Fikir
  • Genel
  • Günlük
  • Haber
  • Hatıra Saklama Ofisi
  • Haykırış
  • Hikâye
  • Hikmet
  • İsmet Özel
  • Karikatür
  • Kitap
  • Kitap Pusulası
  • Mektup
  • Mısra Güzeli
  • Nümayiş
  • Orada Neler Oluyor?
  • Poetika
  • Portre
  • Sâdî Şirâzî
  • Sezai Karakoç
  • Şiir
  • Sinema
  • Sokağın Nabzı
  • Sorgulama
  • Söyleşi
  • Sözlük
  • Vasiyetim
  • Video
  • Yenilgi

Sayfalar

  • Ana Sayfa
  • Derin Yapılanma
  • Dosyalar
  • İletişim
  • Racon
  • Sen de Yaz

Seçmeler

  • 1

    Biçime Dâhil Boşluk

    By Cüneyt Dal
    Konuşalım Susmak üzerine Lâl kesilmek...
  • Anasayfa
  • İletişim
Copyright 2017 - Tüm hakları Edebifikir.com'a aittir...