Yazılar:
  • Geçmiş Zaman Sancısı
  • Küçüklüğümün Sayrılarevinde Yangın
  • Peri Masalı Felakete Dönüşürse
  • Yahyâ’ya Mektup - 4
  • Edebifikir Anketi: Abdullah Yalın Karadağ
  • Olağan Hikâye’nin Dördüncü Sayısı Çıktı
EdebiFikir logo
eylem bir kız ismi değildir!
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050
    • Devrim
    • Yenilgi
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050
    • Devrim
    • Yenilgi

Muz

Abdussamed Geçer  |  06/02/2013  |  Kategori : Hikâye   |  Okunma:2.911

2
edebi fikir

Abdussamed Geçer, hayatı öyküleştirmeye devam ediyor.

***

Soğuk ve yağmurlu bir gündü. Caddelerde, sokaklarda insanlar telaş içinde bir oraya bir buraya koşuşturuyordu. Hışımla, buhar ve küfür savruluyordu ağızlardan. Su birikintilerinin üzerinden atlayışlar yapılıyordu. Yağmurdan kaçmak için durağa sığınan insanlar, büyük bir canavardan saklanıyormuşçasına bekleşiyorlardı.

Otobüs tıslayarak durağa yanaştı. Bir yığın insan telaşla otobüsün ön kapısına yöneldi. Şoför düğmeye bastı ve ön kapı açıldı. Yolcular tam binmek için adımlarını atacakken bir kadın, uzaktan topallayarak ve garip sesler çıkartarak kalabalığı yardıktan sonra otobüse bindi. Şoföre aldırmadan, garip sesler çıkarmaya devam ederek en arka koltuğa doğru ilerledi. Sol kolunda siyah bir çanta, sağ elinde yarısı yenmiş bir muz vardı.  Otobüsteki herkes bu garip kadının şişkin yüzüne, kırık ön dişlerine, tükürük birikmiş dudaklarına, kimi acıma duygusuyla, kimi de tiksintiyle bakıyordu. Kadın tüm bu bakışların ve duyguların arasından geçerek genç bir kızın yanına oturdu. Genç kızın suratı korkudan birden küçüldü. Kalkmak ister gibi olduysa da bundan hemen vazgeçti ve garip kadına sezdirmeden, yan yan bakarak hafif sağa doğru kaydı. Kendince, az da olsa bu garip kadının tehlikesinden uzaklaşmıştı.

Bir müddet sonra garip kadın, elindeki muzu yeni fark etmiş gibi muza bakarak gülümsedi. Mırıldanarak muzdan bir ısırık aldı ve muzu yanındaki genç kızın burnuna dayadı: “Hebe vehe?”

Burnunun ucunda bir anda beliren muzu gören genç kızın göz bebekleri büyüdü. Tam çığlık atacakken yutkundu; korkarak “Yok yok sağ ol” deyiverdi. Bu olumsuz cevapla garip kadın önüne döndü ve yolu seyre koyuldu.

Otobüsteki herkes, bu garip davranışlı kadın hakkında çoktan fikir üretmeye başlamıştı. Kimine göre bir deliydi bu kadın. Fakat düzgün giyinmiş, elindeki çantayı ayakkabısına uydurabilmiş bu kadının tastamam bir deli olma ihtimali ne olabilirdi ki? Kimi de bu kadının sadece sağır biri olduğunu, bu kadar da korkmamak gerektiğini düşünüyordu. Peki, o kalabalığı yarışına, garip hareketlerine, elinde kalakalmış yarım muzuna ne demeliydi? Kimse düşüncelerinden emin olamıyordu. Bu yüzden, kadının birkaç davranışını daha beklediler tam bir karara varabilmek için. Çünkü hakikat, bekledikten sonra ortaya çıkan bir şeydi. Özellikle bu topraklarda.

Çok geçmeden, garip kadın genç kızın omzunu dürttü muzun dip tarafıyla. Genç kız teslim olmuş bir ifadeyle döndü. Kısık ve titrek bir sesle, “Efendim?” dedi. Garip kadın gülümsedi karşılık bulunca. Sağ işaret parmağını havaya kaldırdı, parmağı yukarıdayken elini pençe gibi yaptı ve sol avucunun içine parmaklarının beşini birden hızlı hızlı dokundurdu. Genç kız bu harekete anlam vermeye çalıştı fakat başaramadı. Acıklı ve korkulu bir ifadeyle, “Anlayamıyorum ki seni ama” dedi. Garip kadın aceleyle çantasını açtı, diplerini karıştırdı. Bir kâğıt ve kalem çıkarıp şunları yazarak genç kıza gösterdi: “Bu Perşembe kar yağdık.”

Genç kızdaki korkunun yerini, bu sevimli cümlenin tesiri ile birden şefkat duygusu aldı ve gülümsedi. “Evet, yağacakmış ben de dinledim haberlerde.” Garip kadın heyecanla kâğıda yeniden bir şeyler yazdı: “Soğuk olduk. Perşembe. Üşüdük.” Genç kız tekrar gülümsedi, “Doğru diyorsun çok üşüyeceğiz. Peki nereye gidiyorsun, gittiğin yeri biliyor musun?” Kadın kalemi tekrar aldı:

“Güzeltepe 15B park.”

“Nerede ineceğini biliyor musun peki?”

“Çengelköy 15B bindi.”

“Orada mı oturuyorsun?”

“Evet. Güzeltepe oturdu ben.”

“İyi bakalım.”

Garip kadın, sohbetten memnun kaldığını belli edercesine bir süre kırık dişlerini göstererek güldükten sonra gözlerini tekrar yola çevirdi. Eğik kafasıyla kendince hayallere dalmışken aniden tekrar çantasını açarak içinden bir deste fotoğraf çıkarttı ve genç kıza uzattı.

“Bunlar senin çocukların mı yoksa?”

“Hede.”

“Ne güzel, Allah bağışlasın. İkiz mi yoksa bunlar?”

Garip kadın, mutlulukla gözlerini kırpıştırdı.

“Hede beeede vefte hegh.” Genç kızın anlamadığını görünce kâğıdı tekrar eline aldı:

“Ben ikiz vardı. Ben koca vardı. Çocukları aldı Romanya kaçtı. Ben kaldı. Polis gitti ben polis bana ne dedi.”

Bazı anlar olur ki merhamet duygusu canınızı yakar. Yüzünüzdeki tebessümün birden acıklı bir hâle dönüşmesi ne şiddetli bir trajedidir. Gözleriniz önünüze kayar, bakışlarınız donuklaşır ve paslı bir testere göğsünüzü ortadan ikiye yarar. İşte genç kız tam da bunları yaşıyordu. Kadının gösterdiği fotoğraflar önünden geçtikçe gözleri nemleniyordu. Ufak bir nefret de doluyordu içine. Mantıklı bir izah veremiyordu bu duyduklarına. Yutkunarak,  titrek sesle:

“Nasıl geçiniyorsun peki?” diye sordu. Kadın yine yazmaya başladı:

“16 Ocak hastane temizlik başladı.”

“Gerçekten mi çok sevindim ne güzel.”

“Evet. Yemek sigorta servis.”

Birbirlerine bakıp gülüştüler.

Garip kadın ayağa kalkarak ineceğini anlatmaya çalıştı. Genç kız, kadının omzunu okşayarak: “Güle güle, dikkat et kendine” dedi. Garip kadın, elindeki yarım muzu genç kıza tekrar uzattı. Genç kız, kadının gözlerine baktı, gülümsedi ve muzu alarak, “Teşekkür ederim” dedi.

Kadın otobüsten indikten sonra yağmur birikintilerinin üzerinden sıçrayarak karşıya kaldırıma geçti ve o insan telaşının arasında kaybolup gitti. Sonra genç kız elindeki muza baktı, muzdan bir ısırık aldı, boğazı düğümlendi. Kafasını cama yaslayarak gözünün önünde duran yağmur damlalarına bakıp acıklı hayallere daldı.

 

 

 

Tweet

2 Yorum

  1. lifemercury 23.02.2013 11:05:11

    Harika! Hayatın içinden kısa, etkili ve sağlam bir enstantane, gerçekten çok sevdim. Hele kısa ve temiz yazımı, rafine oluşu çk daha başka bir lezzet. Bir tek sonundaki dokunuş kızın muzu yemesi (!) Acıklı hayallere dalması, sizce de biraz son son dayanamayıp süslemişsiniz gibi durmuyor mu? Ne dersiniz?

    Sevgiler….

    Cevapla
  2. recep geçer 13.02.2013 14:21:04

    güzeldi. güzel bir gözlemdi.

    Cevapla

lifemercury için bir cevap yazın Cancel reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Yazı

Yeni Kitaplar, Tekrar Basımlar

Sonraki Yazı

Sezai Karakoç’un Gündeme Dair Konuşmaları

İlgili Yazılar

  • Küçüklüğümün Sayrılarevinde Yangın

    Sizden Gelenler
    Muhtekir ve obur kış mevsimi...
  • 1

    Habibe

    Ömer Can Coşkun
    Bak kızım... Ak yazması, ucunda...
  • 6

    Dut Ağacı

    Celal Kuru
    Yazar: Merhabalar. Yeni yazdığım...
  • 1

    Mesai

    Cüneyt Dal
    Sokağın başında bekliyorum. Bu ara...
Facebook
Twitter
YouTube
Instagram

Edebifikir Radyo

Son Yorumlar

  • Midye Karanlığı için Bilmesendeolur
  • Mutlu Olma Sakın için bu havaya bir attar dükkanı
  • Midye Karanlığı için EdebiFikir
  • Midye Karanlığı için sümeyye
  • Midye Karanlığı için Dilşad
  • Kitap Ödüllü Absürt Test için Galip
  • Edebifikir Anketi: Yunus Emre Özsaray için Abdullah Yalın
  • Kitap Ödüllü Absürt Test için ihsan
  • Edebifikir Kitap Pusulası: Arayış için cezbe
  • Sorgulama Dosyası: Yatacak Yeriniz Var mı! için Neyse

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Türkçe Sözlükleri
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Niçin Sevdiniz?
  • Suyum Unum Buğdayım
  • Ölüm Risalesi
  • “İyi de çocuk pencereden de düşebilir!”
  • Herkese Selam Sana Hasret
  • Genç Werther’in Acıları

Yazarlar

  1. Abdullah Karaca
  2. Adem Suvağcı
  3. Bahadır Dadak
  4. Bilal Can
  5. Celal Kuru
  6. Cüneyt Dal
  7. Davut Bayraklı
  8. Feyyaz Kandemir
  9. İbrahim Halil Aslan
  10. Mehmet Erikli
  11. Mehmet Raşit Küçükkürtül
  12. Mücahit Emin Türk
  13. Muhammed Furkan Kâhya
  14. Muhammet Emin Oyar
  15. Ömer Ertürk
  16. Ömer Can Coşkun
  17. Sizden Gelenler
  18. Süleyman Mete
  19. Sulhi Ceylan

Son Eklenenler

  • Geçmiş Zaman Sancısı

    Sizden Gelenler
    09.04.2021

  • Küçüklüğümün Sayrılarevinde Yangın

    Sizden Gelenler
    08.04.2021

  • Peri Masalı Felakete Dönüşürse

    Adem Suvağcı
    07.04.2021

  • Yahyâ’ya Mektup – 4

    Celal Kuru
    06.04.2021

  • Edebifikir Anketi: Abdullah Yalın Karadağ

    EdebiFikir
    05.04.2021

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Türkçe Sözlükleri
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Niçin Sevdiniz?
  • Derin Yapılanma
  • Suyum Unum Buğdayım
  • Ölüm Risalesi

Kategoriler

  • 2050
  • 2119
  • Buz Gibi Ofsayt!
  • Cemil Meriç
  • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
  • Deneme
  • Dergi
  • Devrim
  • Dosyalar
  • Edebifikir Haber Ajansı
  • Fikir
  • Genel
  • Günlük
  • Haber
  • Hatıra Saklama Ofisi
  • Haykırış
  • Hikâye
  • Hikmet
  • İsmet Özel
  • Karikatür
  • Kitap
  • Kitap Pusulası
  • Mektup
  • Mısra Güzeli
  • Nümayiş
  • Orada Neler Oluyor?
  • Poetika
  • Portre
  • Sezai Karakoç
  • Şiir
  • Sinema
  • Sorgulama
  • Söyleşi
  • Sözlük
  • Vasiyetim
  • Video
  • Yenilgi

Sayfalar

  • Ana Sayfa
  • Derin Yapılanma
  • Dosyalar
  • İletişim
  • Racon
  • Sen de Yaz

Seçmeler

  • 1

    Orhan Veli ve Şiiri Hakkında Bir Şeyler Yazmamak için Yazılmış On Neden

    By Mükerrem Mete
    Orhan Veli ve şiiri tartışılıyor....
  • Anasayfa
  • İletişim
Copyright 2017 - Tüm hakları Edebifikir.com'a aittir...