Yazılar:
  • Nefehât
  • Bir Kitabın Tahlili: Kuşçubaşı Eşref
  • Adı Aşk
  • Edebifikir Kitap Pusulası: İstanbul
  • Üç İstanbul Tek Devrim
  • Yalnızlığın Mabedi
EdebiFikir logo
eylem bir kız ismi değildir!
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050
    • Devrim
    • Yenilgi
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050
    • Devrim
    • Yenilgi

Otopsi

Ömer Can Coşkun  |  17/08/2015  |  Kategori : Hikâye   |  Okunma:3.436

4

Otopsi odasında boylu boyunca yatıyordu. Üzeri beyaz bir çarşafla kapanmış, kefenden önceki son provasını yapıyordu bu örtüyle. Birazdan içeri doktor girecek birkaç iş arkadaşıyla, eline alacağı keskin aletlerle vücudunu kesmeye başlayacaklar ve nasıl öldüğünü araştıracaklardı. Çünkü biz insanlar, habersiz gidenleri ve nedensiz ölenleri sevmeyiz. Ayrıca merak ederiz nasıl öldüğünü. Sonra cenazeye gelen konu komşu “Nasıl öldü?” diye sorar da bir şey diyemezsek ayıp olur.

Çift taraflı kapılar hafif bir gıcırtıyla açıldı. Doktor içeri girdi, hemen arkasından da bir polis. Doktorun yardımcıları tüm aletleri ve odayı hazırlamış bekliyorlardı. Doktorun açtığı kapı hızla üzerine gelince dirseğine çarptı polisin, umursamadı. Ayaküstü ölü hakkında bilgi vermeye başladı doktora:

“Mahalleli aradı bizi doktor bey. Üç gündür ses çıkmamış evden. Koku gelmeye başlamış. Kapıyı kırdık girdik içeri. Yaşlı amca öylece yatıyor içerde. Hemen aldık getirdik. Gerisi sizin işiniz.”

Doktor, polis konuşurken onunla ilgilenmiyormuş gibi ellerini yıkıyor, eldivenlerini giyiyor ve birazdan yapacağı otopsiye hazırlanıyordu. Hafif çatık kaşlıydı, ya da işini ciddiye alıyordu. Belki de bakışlarıyla “Bizden habersiz niye ölürsün be adam, belki bir çaresini bulurduk, boşuna mı okuduk onca sene” diyerek içten içe kızıyordu ölüye.

Örtüyü kaldırdı ve başlamadan önce adamın yüzüne baktı. Kiminin yüzünde nasıl öldüğü belli olurmuş derler. Ne zaman otopsiye başlayacak olsa gelen ölünün yüzüne şöyle bir bakar bu sözün hakikatini anlamaya çalışırdı. Bazen yüzüne bakılmayan insanlar görünce bu sözün gerçekliğine hak veriyordu. Ancak şimdiki ölünün yüzünde normalin dışında bir işaret yoktu.

Polis, doktor beyin muhabbetinden sıkılmış olacak ki, odadan çıktı. Doktor polisin çıkışıyla gıcırdayan kapıya şöyle bir baktı.

İç organlarını açtı ve teker teker incelemeye koyuldu. Genel itibariyle her şeyin normal olduğunu gördü. Akciğer, karaciğer, böbrek vb. tüm organların ölüme sebebiyet verecek hiçbir olumsuzluğunu görmedi.

Genelde bu yaşta ölen kişilerin kalp hastalığının olabileceğini düşünerek kalbe ulaştı. Kalbi eline aldı ve incelemeye koyuldu. Olumsuz bir durum görmedi fakat biraz daha dikkatli bakınca kalbin iç kısmında hafif siyahlıklar gördü. Eline aldığı neşterle siyahlıklara zarar vermeden kalbi ikiye ayırdı. Akan kanı pamukla sildi, kalbin içini temizledi. Siyahlıklar bir anda daha belirgin hale geldi. Yüzündeki ciddi ifade yerini şaşkınlığa bıraktı. Biraz daha yakından bakınca siyahlıklar okunur hale geldi. Bir alışveriş listesi gibi sıralanan satırları okumaya başladı.

Yalnızlık
İlgisizlik
Sevgisizlik
Mutsuzluk
Umutsuzluk
Hasret
Yokluk
…

Liste uzayıp gidiyordu. Doktor odadaki telefona yöneldi. Telefondan hastanenin sekreterini aradı.

– Otopsiye aldığımız kişinin cenazesini almaya gelen oldu mu?

– Kontrol ediyorum… Hayır doktor bey, kimse talepte bulunmamış.

– Teşekküre ederim.

Telefonu kapattı. Yardımcılarından ölünün vücudunun kapatılıp dikilmesini istedi. Bir hemşire yanına gelip “Ölüm nedenine ne yazalım doktor bey?” diye sordu.

Doktor biraz duraksadı. Başını cevabı tavanda yazılıymış gibi yukarı kaldırdı. Sonra kendi de bunun saçma olduğunu düşündü. Yardımcısına dönerek:

– Eceliyle ölmüş yazın, dedi.

Ömer Can Coşkun

Tweet

4 Yorum

  1. hayriye 15.01.2016 00:34:51

    Hikayeyi anlatanın diline,yüreğine sağlık…

    Savcısız otopsi olmaz ama hikaye o kadar akışkandı ki fark bile ettirmedi.

    Cevapla
    • hayriye 15.01.2016 00:35:51

      EVET

      Cevapla
  2. Gulfidan 18.08.2015 02:31:23

    Öykünün anlatı dili çok başarılı. Ancak savcısız otopsi olmaz.

    Cevapla
  3. rakiyye 17.08.2015 14:27:57

    Etkileyici bir hikâye. Başımı öne eğip düşündürmedi değil..

    Cevapla

Bir cevap yazın Cancel reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Yazı

“Kendi Gök Kubbemiz”in Neşir Hazırlıkları Nasıl Oldu?

Sonraki Yazı

Ya Rahmet Ya İncirlik

İlgili Yazılar

  • Nefehât

    Celal Kuru
    Çalıştığımız taşeron şirket...
  • Küçüklüğümün Sayrılarevinde Yangın

    Sizden Gelenler
    Muhtekir ve obur kış mevsimi...
  • 1

    Habibe

    Ömer Can Coşkun
    Bak kızım... Ak yazması, ucunda...
  • 6

    Dut Ağacı

    Celal Kuru
    Yazar: Merhabalar. Yeni yazdığım...
Facebook
Twitter
YouTube
Instagram

Edebifikir Radyo

Son Yorumlar

  • Midye Karanlığı için tişkirler
  • Yalnızlığın Mabedi için Zeynep
  • Edebifikir Kitap Pusulası: İstanbul için tahattur
  • Edebifikir Kitap Pusulası: İstanbul için Muhammed Furkan
  • Edebifikir Kitap Pusulası: İstanbul için Künhüne vâkıf birisi
  • Geçmiş Zaman Sancısı için İhsanbul
  • Yahyâ’ya Mektup – 4 için körlük
  • Midye Karanlığı için Bilmesendeolur
  • Mutlu Olma Sakın için bu havaya bir attar dükkanı
  • Midye Karanlığı için EdebiFikir

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Türkçe Sözlükleri
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Niçin Sevdiniz?
  • Suyum Unum Buğdayım
  • Ölüm Risalesi
  • “İyi de çocuk pencereden de düşebilir!”
  • Herkese Selam Sana Hasret
  • Genç Werther’in Acıları

Yazarlar

  1. Abdullah Karaca
  2. Adem Suvağcı
  3. Bahadır Dadak
  4. Bilal Can
  5. Celal Kuru
  6. Cüneyt Dal
  7. Davut Bayraklı
  8. Feyyaz Kandemir
  9. İbrahim Halil Aslan
  10. Mehmet Erikli
  11. Mehmet Raşit Küçükkürtül
  12. Mücahit Emin Türk
  13. Muhammed Furkan Kâhya
  14. Muhammet Emin Oyar
  15. Ömer Ertürk
  16. Ömer Can Coşkun
  17. Sizden Gelenler
  18. Süleyman Mete
  19. Sulhi Ceylan

Son Eklenenler

  • Nefehât

    Celal Kuru
    20.04.2021

  • Bir Kitabın Tahlili: Kuşçubaşı Eşref

    Sizden Gelenler
    19.04.2021

  • Adı Aşk

    EdebiFikir
    18.04.2021

  • Edebifikir Kitap Pusulası: İstanbul

    Muhammed Furkan Kâhya
    16.04.2021

  • Üç İstanbul Tek Devrim

    EdebiFikir
    15.04.2021

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Türkçe Sözlükleri
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Niçin Sevdiniz?
  • Derin Yapılanma
  • Suyum Unum Buğdayım
  • Ölüm Risalesi

Kategoriler

  • 2050
  • 2119
  • Buz Gibi Ofsayt!
  • Cemil Meriç
  • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
  • Deneme
  • Dergi
  • Devrim
  • Dosyalar
  • Edebifikir Haber Ajansı
  • Fikir
  • Genel
  • Günlük
  • Haber
  • Hatıra Saklama Ofisi
  • Haykırış
  • Hikâye
  • Hikmet
  • İsmet Özel
  • Karikatür
  • Kitap
  • Kitap Pusulası
  • Mektup
  • Mısra Güzeli
  • Nümayiş
  • Orada Neler Oluyor?
  • Poetika
  • Portre
  • Sezai Karakoç
  • Şiir
  • Sinema
  • Sorgulama
  • Söyleşi
  • Sözlük
  • Vasiyetim
  • Video
  • Yenilgi

Sayfalar

  • Ana Sayfa
  • Derin Yapılanma
  • Dosyalar
  • İletişim
  • Racon
  • Sen de Yaz

Seçmeler

  • Edebifikir, Nihat Doğan’ın yanında…

    By EdebiFikir
      Durun kalabalıklar bu cadde...
  • Anasayfa
  • İletişim
Copyright 2017 - Tüm hakları Edebifikir.com'a aittir...