Yazılar:
  • Revü Gülütü
  • Bilgi ve Düşünce Faaliyeti
  • Sırrı Fâş Eylemek
  • yekinen
  • Tarhana İçen Çocukların Sosyolojisi II
  • Batlamyus ve Bilimsel Gerçekler!
EdebiFikir logo
eylem bir kız ismi değildir!
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050

İsim ve Sıfatlara Dair

Sizden Gelenler  |  07/05/2020  |  Kategori : Kitap   |  Okunma:1.517

1

Ramazan başlamadan evvel kütüphanemdeki kitapları kurcaladım. İzzeddin Kâşânî hazretlerinin “Tasavvufun Ana Esasları” isimli eseri dikkatimi çekti. İlk bakışta bir tasavvuf eseri olarak dursa da, kitabın içeriğine bakınca okumak istediğim bir bölümle karşılaştım. “Birinci Bab: Sufilerin itikadlarını açıklama hakkındadır ve on fasıldan ibarettir.”

Sohbetiyle mesrur olduğum hocam; “Mesleklerin olduğu gibi ilimlerinde bir metodu vardır. Bu metotlara uyulmadan uğraştığın her ne ise zincirsiz bisiklet sürmeye benzer, yerinde sayarsın. Kul olmanın da bir metodu vardır, başı itikattır.” derdi. Döne döne itikat kitapları okur, notlar alır, bizimle paylaşırdı.

Elimdeki kitabın bazı sayfalarını tekrar ederek okuyorum. Daha önce hiç merak edip sormadığım sorulara verdiği cevaplar gayet anlaşılır ve doyurucu.

Bir kitapta, tanımlamanın başlı başına bir sınırlandırma olduğunu okumuştum. Fakat biz tüm ilimlerde binlerce tanımla karşı karşıyayız. Tanımladığımız her kavram bir sınırlandırma olduğu gibi aynı zamanda bir anlamlandırma çabası oluyor. Fakat benim aklıma şöyle bir soru geldi: “Âlemlerin rabbinin sıfatları bir sınırlandırma mı? Tanımlama mı?”

İzzeddin Kâşânî hazretleri bu soruya şöyle bir cevap veriliyor:

“Hak Subhanehu’nun doksan dokuz ve bin birden başka birçok ismi daha vardır. Sakın ilahi isimlerin sana ulaşan ve duyduğun isimlerle sınırlı olduğunu sanma. Birçok isim vardır ki izzet ve gayret hazinesinde gizli ve saklıdır ve gaybı bilenden başkasının ondan haberi yoktur. Ezel ilim, O’nun bilgisinde tek ve güzidedir. Onun isimleri sayıların sınırının ötesinde ve sıfatları sınırların sayısından aşkındır. İlahi isimlerden ve sıfatlardan sana ulaşanları ve şeriatın kendileriyle ahlaklanmayı ve sıfatlanmayı teşvik ettiği isim ve sıfatların manalarının yalnızca senin anladığın kadar olduğunu ya da yalnızca senin ahlaklandığın kadar olduğunu ve hiç kimsenin bunun üstünde bir mertebesi olduğunu sanma ki, bu senin o ilme olan idrakinin ve o sıfattan olan nasibinin sonudur. Oysa bunun ötesinde, sonsuz mertebeler ve nihayetsiz dereceler vardır.”

Bu cevapla bir sınırlandırma mı yoksa tanımlama mı olduğunu hâlâ anlayamamıştım. Fakat kitabın devamında vereceği cevap, aslında ikisinin de üstünde bir durum olduğunu gösterdi. Esasen bize bildirilen isimlerin ve sıfatların maksadı yalnızca bizim hayrımız içindir. Çünkü insan olarak tanımlama zaafımız var. Bilinen varlıklara ve kavramlara onlarca tanım yapıyorken, varlığının bilgisi olmayan yegâne varlığa kim bilir ne tanımlamalar yapacaktı. Bu sebeple olsa gerek kitaptan konunun açıklaması şöyle devam ediyordu: “İsimlerin sonu olmadığı gibi, her bir ismin batınlarının ve manalarının da sonu yoktur. Her bir idrak edenin ondan idraki belli bir mana ve her talibin ondan nasibi mahsus bir batındır. Aynı şekilde, Hakk’ın o sıfatla sıfatlanmasını, yaratılmışların sıfatlanmasıyla kıyas etmemelisin. Zira O’nun zatı yüce ve mukaddes olduğu ve hiçbir zata benzemediği gibi, O’nun sıfatları da hiçbir sıfata benzemez.”

İnsanın sıfatları üzerinden Hakk’ın sıfatlarını değerlendirmenin sakıncalarını anlatan bu bölümden sonra Hazret konuyu daha da açıyor: “Sana ulaşan isim ve sıfatları izhar etmekten maksat ilk olarak şudur ki; ilahi kerem ve ezeli lütuf, insanoğlunun istidadına, o sıfatları kabul hususunda birazcık nasip vermiş ve daha sonra isimlerin giysisinde sıfatları tecelli etmiştir ki herkes kendi istidadı ölçüsünce o sıfatlardan nasibi olanı anlasın. İkinci olarak kulu edeplendirmek ve eğitmek içindir ki Hak Teâlâ için kendi nefsinden isim ve sıfat uydurmasın; aksine O’nun kendisini adlandırdığı isimle adlandırsın ve kendisini sıfatlandırdığı sıfatla sıfatlandırsın.”

İsim ve sıfatların varlığına dair yapılan tespitten sonra geldiğim noktada Tevhid ilminin ne olduğu meselesiydi. Her mecliste Tevhid’in önemine dair vurgulamalarla karşılaşıyor ancak ciddiyetine varmakta sorun yaşıyordum. “Tevhide ulaşmak zordur ama kolayı vardır.” demişti hocam, ona sorunca. “Nedir deyince”, İmam-ı Şibli’den iktibasla, “Kim ona ulaştığını sanırsa, hâsılı yoktur; kim ona yakın olduğunu sanırsa, uzaktır; kim bulduğunu sanırsa, kaybetmiştir. Sizin akıllarınıza ve vehimlerinize gelen en ince manalardan ve idraklerden münezzehtir. Zira bunların hepsi, sizin zannınız ve mahsulünüzdür. Sizin gibi yaratılmış ve üretilmiştir.” demişti ve “Sende bu ölçüyü göz önünde bulundur ve zaman içinde varacağın noktalarda takınman gereken tavrı bil.” diye eklemişti.

İşte sınırlandırma yapılacak ise böyle yapılacaktı. Orhan Pamuk’un Kar kitabındaki karakterlerden sanıyorum Kemal, Kars’ta bir otel odasının penceresinden yağan karı izlerken için eriyor ve şunu düşünüyordu: “Karın yağışında Allah’ı görüyorum.”

Fakat gördüğü şey yalnızca bir idrak patlamasıydı. İdrak ettiği şeyin O olduğunu sanması ve orada takılı kalması yanılgıdan ibaret olurdu. Çünkü “Daha ilerisine varamadığın şey, senin anlayışının sonudur, Allah değil.”

İbrahim Orhun Kaplan

 

 

Tweet

1 Yorum

  1. Hasibenihal 09.05.2020 13:46:41

    Sayın Kaplan Allah razı olsun tam zamanında imdada yetiştiniz. Bu hususta yalnız olmadığıma eminim.
    Giriş ve sonuç bölümündeki sıralamanın yalnız bir biçim ve kurala tabi olduğundan değil, kronolojiden de öte, zatlar ile şahıslar arasındaki farkın ifadesi zannımca. Metinlerin de beden dili bu olsa gerek dil ile değil kalp ve gönül ile bir başın narin bir gül dalı gibi önüne eğilmesiyle edebin timsali. Güzeli, iyiyi, edebi övelim ki çirkini böyle dövelim. Karların erimesinde Orhanı görüyorum. Bizim yörede kar yağmaz. Orhan Pamuk’tan evvel Arif Pamuk yasini şeriflerini okumasaydım, dış sesimle söyleyemesem de ‘acaba o yasin cüzün üstünde Orhan Pamuk mu yazıyordu? Acaba akrabalar mı?’ nevinden soru işaretlerinin kancasına takılmasaydım, bizim buralarda da kar yapsaydı, üşümekten nefret etmeseydim böyle ‘isimler ve sıfatlar hatta zamir ve zarflar ders konusu olmasaydı’ belki de ‘karların yağışında Allahı görüyorum’ cümlesini bizatihi yerinde kendim görecektim. Ve bu Kar bir mıknatıs gibi yutacaktım, ve gelsin zehirli sorular. Herkes okusun niyetiyle yazılmayan, hatta belli bir kitle sırf okuyup uyanmasın, tepki göstermesin diye bilinçli olarak işaretler bırakılan eserler okumadım, okumuyorum, okumayacağım.
    Edebifikir vesilesiyle yetkililere iletilmesini istediğim iki konu var: 1. Soyisim benzerliği sorunları artık ortadan kaldırılsın iflahımız kesildi.
    Sizleri Allah için seviyoruz siz de bizi sevin çünkü sizlerin sevgisine ihtiyacımız var.

    Cevapla

Bir cevap yazın Cancel reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Yazı

Rüzgâra Tutulmuş Günler – 30

Sonraki Yazı

Lambada Titreyen Alev Trip Atıyor

İlgili Yazılar

  • 1

    Konuşan Tarih 4

    Davut Bayraklı
    Yazarımız Davut Bayraklı'nın yeni...
  • 1

    Küreselleştikçe Batılılaşan Dünya

    EdebiFikir
    Künye: Küreselleştikçe...
  • Rahime’nin Yüz Görümlüğüne Ağıt

    EdebiFikir
    Bahadır Dadak’ın “Rahime’nin...
  • 4

    Kitap ile E-kitap Arasındaki Farklar

    EdebiFikir
    1. Kitabın bir bedeni vardır ve bu...
Facebook
Twitter
YouTube
Instagram

Son Yorumlar

  • Sırrı Fâş Eylemek için Nagehan
  • Revü Gülütü için Nesnâs
  • Revü Gülütü için Yarı donuk hevesimi ellerine veriyorum
  • Tarhana İçen Çocukların Sosyolojisi II için Kardeş
  • Sırrı Fâş Eylemek için Meclis-i Mebusan
  • Bir Başka Açıdan “Yedinci Gün” için zeynep
  • yekinen için m. fatih
  • Kütüphanemizde duran ama okumadığımız kitaplar bize ne öğretir? – 5 için kütüphanesinden uzak üniversiteli
  • yekinen için Meclis-i Şuara
  • Birilerinin Suyu ve Ateşi Olmak için Nesnâs

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Türkçe Sözlükleri
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Niçin Sevdiniz?
  • Suyum Unum Buğdayım
  • Ölüm Risalesi
  • “İyi de çocuk pencereden de düşebilir!”
  • Herkese Selam Sana Hasret
  • Genç Werther’in Acıları

Yazarlar

  1. Abdullah Karaca
  2. Adem Suvağcı
  3. Bahadır Dadak
  4. Bilal Can
  5. Celal Kuru
  6. Cüneyt Dal
  7. Davut Bayraklı
  8. Feyyaz Kandemir
  9. İbrahim Halil Aslan
  10. Mehmet Erikli
  11. Mehmet Raşit Küçükkürtül
  12. Mücahit Emin Türk
  13. Muhammed Furkan Kâhya
  14. Muhammet Emin Oyar
  15. Ömer Ertürk
  16. Ömer Can Coşkun
  17. Sizden Gelenler
  18. Süleyman Mete
  19. Sulhi Ceylan

Son Eklenenler

  • Revü Gülütü

    Sizden Gelenler
    16.01.2021

  • Bilgi ve Düşünce Faaliyeti

    Salih Mirzabeyoğlu
    15.01.2021

  • Sırrı Fâş Eylemek

    Sulhi Ceylan
    14.01.2021

  • yekinen

    Feyyaz Kandemir
    13.01.2021

  • Tarhana İçen Çocukların Sosyolojisi II

    Bilal Can
    12.01.2021

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Türkçe Sözlükleri
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Niçin Sevdiniz?
  • İletişim
  • Suyum Unum Buğdayım

Kategoriler

  • 2050
  • 2119
  • Buz Gibi Ofsayt!
  • Cemil Meriç
  • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
  • Deneme
  • Dergi
  • Dosyalar
  • Edebifikir Haber Ajansı
  • Fikir
  • Günlük
  • Haber
  • Hatıra Saklama Ofisi
  • Haykırış
  • Hikâye
  • Hikmet
  • İsmet Özel
  • Karikatür
  • Kitap
  • Kitap Pusulası
  • Mektup
  • Mısra Güzeli
  • Nümayiş
  • Orada Neler Oluyor?
  • Poetika
  • Portre
  • Sezai Karakoç
  • Şiir
  • Sinema
  • Sorgulama
  • Söyleşi
  • Sözlük
  • Vasiyetim
  • Video

Sayfalar

  • Ana Sayfa
  • Derin Yapılanma
  • Dosyalar
  • İletişim
  • Racon
  • Sen de Yaz

Seçmeler

  • Edebifikir Söyleşileri

    By EdebiFikir
    Davetlisiniz… Murat Aydoğdu 12...
  • Anasayfa
  • İletişim
Copyright 2017 - Tüm hakları Edebifikir.com'a aittir...