Yazılar:
  • Sezai Karakoç'un Hatıraları - 2
  • Edebifikir Kitap Pusulası: Hatırat
  • Revü Gülütü
  • Bilgi ve Düşünce Faaliyeti
  • Sırrı Fâş Eylemek
  • yekinen
EdebiFikir logo
eylem bir kız ismi değildir!
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050

Kovulmuşların Evi

EdebiFikir  |  22/06/2019  |  Kategori : Kitap   |  Okunma:1.487

Künye: Kovulmuşların Evi, Ali Ayçil, Timaş Yayınları, 2016, İstanbul.

***

Şu hiçbir yere kaydedilmemiş günlüğün yaprakları aralandıkça, bir kez daha, kurumuş bir çiçek gibi uyandığım, ruhumu insan içine çıkmaya ikna edemediğim sabahları hatırlayacağım. (sf. 9)

Ama dünya yine de bir kıymık gibi batıyor aklıma… (sf. 14)

Hep böyle birdenbire düşüp, tekrar tırmanmaya başlıyorum dünyaya. (sf. 16)

Kalp ve zaman, bende bulamadıkları ermişin acısını, yine benden çıkarmaya koyulmuştur; nasıl sarkmıştır yüzüm, gözlerim nasıl buğulanmıştır… (sf. 32)

Dünyadan el etek çekmek istediğimizde, karşımıza ilk çıkan yine dünya olur. (sf. 35)

Onun bir duruşu vardı ama bizim üzerimizde karar kıldığımız bir duruşumuz yoktu. O bütün olup biteni sakin, hoşgörülü, aynı zamanda derin bir bakışla seyrederken, biz dün lanet okuduğumuza ertesi gün methiyeler dizecek bir değişkenlikle geçirdik günlerimizi. O sırlarla doluydu, biz ise her bildiğimizi faş ediyorduk. (sf. 39)

İstediğimiz gibi bir hayat kuramadığımız, istediğimiz gibi bir bahçe yeşertemediğimiz için kendimize geçmişten bir ev yapar, girer orda otururuz. (sf. 42)

Benim zaferim, akşam eve dönerken bir çocuktan ödünç aldığım gülümsemeden daha fazlası olmadı. (sf. 43)

İnsan bir kere evinden çıkarmaya görsün hayatını, kendini herkesin ortasında sergilemeye görsün. (sf. 46)

Nereye gitseniz, karanlık çökecek; nerede gökyüzüne baksanız, hep aynı ışık damlasının içinde bulacaksınız kendinizi. Bana inanın… (sf. 49)

Hiçbir kitap, bir tek anın canlılığını getirip koyamıyor önümüze. Şu elimin altındaki sayfayı okuyup bitirdiğimde, dünya bir daha asla geri getirilemeyecek kadar başkalaşmış olacak. Şu elimdeki sayfayı okuyup bitirdiğimde, adını bilmediğim sayısız insanın ölümüyle doğrulacağım yerimden, benimle aynı mevsimi paylaşacak sayısız çocuk kundağa sarılacak. İçimizden hiç kimse, bu dağılan, parçalanan, çürüyen ve yeniden şekillenen hayatın sırrını bilgiyle çözemiyor. Bir ördeğin suda bıraktığı bir tek dalganın ömrü, ne çok ölümü yüzdürüyor beraberinde; pencereden yaşlı bir ele sızan ışığın huzmelerinde ne çok hayat parlıyor; bir çocuk ilk salınmaya başladığı yere döndüğünde, defalarca değişmiş oluyor yeryüzünün gömleği. Kimse, dünyanın bir tek ‘’an’’ını içine sığdırmayı başaramıyor. Aşka düşenler hariç… (sf.52)

Güze vardığımızda kendi çıplak gerçeğimize de varmış oluruz: Ölümlüyüz. Bu ağır ifşaatın tedirginliğiyle, kaybedilmiş masumiyetimizin, hiç yüz vermediğimiz vefalı yanlarımızın, çokça pörsüttüğümüz utangaçlığımızın peşine düşeriz. Pek insanca bir içgüdüyle, biraz sonra gerçekleşecek büyük ölümden önce, dünyayı kokmayan bir nefes, kirlenmemiş bir dudakla öpmeye can atarız. Bu yüzden, kimse saraylar inşa etmeye kalkmaz güzde, ivedilikle içindeki yıkılmış sarayların kalıntılarına göz gezdirir. (sf. 55) 

Edebifikir

Tweet

Bir cevap yazın Cancel reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Yazı

Rüzgâra Tutulmuş Günler – 16

Sonraki Yazı

Biraz nefes evladım, biraz nefes!

İlgili Yazılar

  • 1

    Konuşan Tarih 4

    Davut Bayraklı
    Yazarımız Davut Bayraklı'nın yeni...
  • 1

    Küreselleştikçe Batılılaşan Dünya

    EdebiFikir
    Künye: Küreselleştikçe...
  • Rahime’nin Yüz Görümlüğüne Ağıt

    EdebiFikir
    Bahadır Dadak’ın “Rahime’nin...
  • 4

    Kitap ile E-kitap Arasındaki Farklar

    EdebiFikir
    1. Kitabın bir bedeni vardır ve bu...
Facebook
Twitter
YouTube
Instagram

Son Yorumlar

  • Bana Verilen Armağan için dönem bitiyor ve ben
  • Şimdi ya Sonra Belki de Dün için Ketebet
  • En Sevdiğimiz Kitap İsimleri için Ambrosia
  • Sırrı Fâş Eylemek için Nagehan
  • Revü Gülütü için Nesnâs
  • Revü Gülütü için Yarı donuk hevesimi ellerine veriyorum
  • Tarhana İçen Çocukların Sosyolojisi II için Kardeş
  • Sırrı Fâş Eylemek için Meclis-i Mebusan
  • Bir Başka Açıdan “Yedinci Gün” için zeynep
  • yekinen için m. fatih

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Türkçe Sözlükleri
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Niçin Sevdiniz?
  • Suyum Unum Buğdayım
  • Ölüm Risalesi
  • “İyi de çocuk pencereden de düşebilir!”
  • Herkese Selam Sana Hasret
  • Genç Werther’in Acıları

Yazarlar

  1. Abdullah Karaca
  2. Adem Suvağcı
  3. Bahadır Dadak
  4. Bilal Can
  5. Celal Kuru
  6. Cüneyt Dal
  7. Davut Bayraklı
  8. Feyyaz Kandemir
  9. İbrahim Halil Aslan
  10. Mehmet Erikli
  11. Mehmet Raşit Küçükkürtül
  12. Mücahit Emin Türk
  13. Muhammed Furkan Kâhya
  14. Muhammet Emin Oyar
  15. Ömer Ertürk
  16. Ömer Can Coşkun
  17. Sizden Gelenler
  18. Süleyman Mete
  19. Sulhi Ceylan

Son Eklenenler

  • Sezai Karakoç’un Hatıraları – 2

    Sizden Gelenler
    19.01.2021

  • Edebifikir Kitap Pusulası: Hatırat

    Abdurrahman Mıhçıoğlu
    18.01.2021

  • Revü Gülütü

    Sizden Gelenler
    16.01.2021

  • Bilgi ve Düşünce Faaliyeti

    Salih Mirzabeyoğlu
    15.01.2021

  • Sırrı Fâş Eylemek

    Sulhi Ceylan
    14.01.2021

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Türkçe Sözlükleri
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Niçin Sevdiniz?
  • İletişim
  • Suyum Unum Buğdayım

Kategoriler

  • 2050
  • 2119
  • Buz Gibi Ofsayt!
  • Cemil Meriç
  • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
  • Deneme
  • Dergi
  • Dosyalar
  • Edebifikir Haber Ajansı
  • Fikir
  • Günlük
  • Haber
  • Hatıra Saklama Ofisi
  • Haykırış
  • Hikâye
  • Hikmet
  • İsmet Özel
  • Karikatür
  • Kitap
  • Kitap Pusulası
  • Mektup
  • Mısra Güzeli
  • Nümayiş
  • Orada Neler Oluyor?
  • Poetika
  • Portre
  • Sezai Karakoç
  • Şiir
  • Sinema
  • Sorgulama
  • Söyleşi
  • Sözlük
  • Vasiyetim
  • Video

Sayfalar

  • Ana Sayfa
  • Derin Yapılanma
  • Dosyalar
  • İletişim
  • Racon
  • Sen de Yaz

Seçmeler

  • 9

    Sezai Karakoç, Yeni Anayasa Hakkında Ne Düşünüyor?

    By Demal Öcen
    Demal Öcen, dosyamızın dokuzuncu...
  • Anasayfa
  • İletişim
Copyright 2017 - Tüm hakları Edebifikir.com'a aittir...