Yazılar:
  • Yenileyen Yenilgi
  • Gölgeler Âlemi ve Yenilgi
  • "Başkalarının Talihsizlikleri Baldan Tatlıdır"
  • Müsâbaka
  • Yenmek(!) = Yenilmek(?)
  • Sabahattin Âli’yi Kimler Öldürdü?
EdebiFikir logo
eylem bir kız ismi değildir!
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050
    • Devrim
    • Yenilgi
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050
    • Devrim
    • Yenilgi

Kültür ve Dil

EdebiFikir  |  25/12/2018  |  Kategori : Kitap   |  Okunma:7.339

Künye: Kültür ve Dil, Mehmet Kaplan, Dergâh Yayınları, 34. Baskı, İstanbul.

***

“Kültür” kelimesi edebiyat kelimesine nazaran daha geniş bir mana taşır.  Edebiyat dışında ki bütün güzel sanatlar, resim, musiki, dans, heykel, mimari, ilh. Kültür sahasına girdiği gibi,  güzel sanatların dışında insanoğlunun elinden çıkma eşya, yiyecek, içecek, elbise, silah, alet vesaire de kültür sahasına girerler. Böyle olmakla beraber, ben şahsen edebiyatı hemen hemen kültüre denk buluyorum.  Denklik ayniyet demek değildir. Aynadaki hayal, kendisine akseden eşyaya benzer.  Edebiyat, bu manada kültürün aynadaki aksine benzetilebilir. Bu demektir ki,  kültür sahasında ne varsa, onların akislerini edebiyatta bulmak mümkündür. (Sayfa 11)

Medeniyet veya kültür değişmesi, toplumların hayatında çok çeşitli meseleler doğuruyor.  Önce yüksek tabaka, idare eden sınıf, yabancı tesir altında kalıyor. Halk kitlesi genellikle eski yaşayış tarzını, örf ve adetlerini devam ettiriyor.  Bunun neticesi olarak aydın tabaka halktan kopuyor. Halk, yabancı tesir altında kalan aydını, dinine, memleketine ihanet etmiş sayıyor. Aydın tabaka halkı, onun dinini, örf ve adetlerini beğenmiyor. Ona zorla, kendisinin değer verdiği kültür ve medeniyeti kabul ettirmeye kalkıyor. Bunun neticesinde, aydınlarla halk arasında gerginlikler, anlaşmazlıklar, çatışmalar oluyor. (Sayfa 29)

“Millî şuur” adı üstünde “şuur” demektir. Şuur ise bilmek, farkına varmak manasına gelir. Milletinin tarihini bilmeyen, kelimenin gerçek manası ile “milli şuur”a da sahip olamaz. Milletlerin tarihi tecrübeler uzviyette olduğu gibi irsiyet veya tohum vasıtasıyla nesilden nesle geçemez. Tarih hakkında bilgi, kültür yani öğrenme yoluyla elde edilir. Bir millet, çocuklarına tarihi öğretmezse, onlar kendiliklerinden bu bilgiyi edinemezler. Hatta buna ihtiyaç bile duymayabilirler. Milletlerin tarihini bilmeyen nesiller, içlerinde milletlerine karşı canlı bir ilgi ve sorumluluk duygusu da hissetmezler. Böylelerin yabancı tesirlere kapılması ve yabancılara köle olması çok kolaydır. (Sayfa 54)

Bugün büyük bir kısmı yıkılmış olan eski Türk medeniyetini gözümüzün önünde canlandırabilmemiz için, Ahmet Hamdi Tanpınar gibi estetik zevke, hayal ve tasvir gücüne sahip sanatkârlara ihtiyaç vardır. Beş Şehir eski Türk işçiliğini belirten daha pek çok ince görüşle doludur. Abdülhak Şinasi Hisar’ın yazılarında da bu nevi tasvirlere rastlarız. Evliya Çelebi, bize eski Türk şehirlerini her cephesi ile anlatan büyük bir yazardır. Onun eserinin eksiksiz olarak bugünkü dile çevrilmesi ve Türkiye’ye gelen Avrupalı ressamların yaptıkları gravürlerle süslenmesi lazımdır. (Sayfa 68)

Konuşma ve yazının tecrübe çağına kadar düşünce faaliyetinin esası olması çok dikkate değer sonuçlar verdi. Eski Yunan kültürünün diyalektik vasıtasıyla doğduğu malumdur. Yunanlılar bu usulle hayret edilecek hakikatler bulmuşlardır. Bunun sebebini, yalnız usulde değil, bizzat dilin mahiyetinde de aramalıdır. Çünkü dil kendi içinde bazı hakikatleri ihtiva etmeseydi, hiçbir usul ondan bir zerre hakikat çıkaramazdı. İnsanın iç ve dış bütün hayat tecrübelerine refakat eden dil, adeta fizyolojik olarak, kelime ve cümlelerin içinde bu tecrübeleri teklif etmiştir. Bundan ötürü, yalnız dile dayanarak düşünen bir adam, dilde yüzyıllardan beri birikmiş olan bu tecrübeleri meydana çıkarmak, mukayese etmek ve birleştirmek suretiyle bazı hakikatlere erişebilir. Sokrat ve Eflatun bu suretle birçok derin mefhumlar elde etmeye muvaffak olmuşlardır. Bu usul bugün de günlük konuşmalarda, hatta birçok bilgi alanlarında tatbik olunur.  Açık ve sistemli tecrübeye istinat etmeyen her düşünce faaliyeti, dilin içinde birikmiş olan müşterek ve dağınık beşeri tecrübeye dayanır. Bu usulün hakikati bulmak konusunda, pek de sağlam olmadığını tecrübî ilimler göstermiştir. (Sayfa 140)

Kültür dili tabirini, günlük konuşma ve ilim dili dışında geniş manada yazılı ve sözlü edebiyat dili karşılığı olarak kullanıyorum. Günlük konuşma dilinin başlıca özelliği, günlük ihtiyaçlara cevap vermesidir. İçine bazı unsurlar karışsa bile o ilmi ve edebi bir maksat gütmez. Sözlü halk edebiyatı,  şekli ve muhtevası bakımından günlük dilden farklıdır. Bundan dolayı o kültür diline girer.

Okuma yazma bilmeyen nice halk hikâyecisi ve şairler vardır ki,  günlük dili estetik bir maksatla kullanırlar ve böylece toprağı altın yaparlar. Halk kültürü ile beslenmiş bir köylünün dilinde onlar pırıl pırıl parlar. (Sayfa 166)

Bu millet, Tanzimat’tan sonra “hürriyet” kelimesine mukaddes bir mana vermiştir. Onu halkın kafasına yerleştirmek için yüzlerce şiir, makale, hikâye, hatta piyes yazılmıştır. Bu kelime telaffuz edilince herkesin kafasında ona bağlı fikirler, eserler, kahramanların hayali uyanmıştır.

Fakat Türkiye’de demokrasi başlarken biri çıkmış, bu zengin çağrışımlı kelimenin yerine uydurma “özgürlük” kelimesini icat etmiştir. Nasılsa, okul kitaplarında “hürriyet” kelimesi “özgürlük” ile değiştirilmiş, böylece yüzyıllık bir geleneği olan bir kavramın muhtevası boşaltılmış; çıplak, zıpçıktı, kendisinden başka sadece densizlerin hatırlatan bir teneke-kelime madalya diye yakalara asılmıştır. (Sayfa 202)

 

Aktaran: Ömer Taşkıran
Tweet

Bir cevap yazın Cancel reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Yazı

DOSYA: Hayal Edebiliyorsak Mümkün Demektir

Sonraki Yazı

DOSYA: An’ın Sıkıcılığını Gelecek ile Yenmek

İlgili Yazılar

  • Göğü Delen Adam

    EdebiFikir
    Künye: Göğü Delen Adam, Erich...
  • Felsefe, Bilim ve Hakikat

    EdebiFikir
    I. Bilginin Kaynağına İlişkin İki...
  • 1

    Konuşan Tarih 4

    Davut Bayraklı
    Yazarımız Davut Bayraklı'nın yeni...
  • 1

    Küreselleştikçe Batılılaşan Dünya

    EdebiFikir
    Künye: Küreselleştikçe...
Facebook
Twitter
YouTube
Instagram

Edebifikir Radyo

Son Yorumlar

  • Mihrinaz için buradayımhep
  • Yenmek(!) = Yenilmek(?) için genel okuyucu
  • Dut Ağacı için hayri pıtır
  • Yenmek(!) = Yenilmek(?) için Cüneyd Dal'ı Okur
  • Yenmek(!) = Yenilmek(?) için Sühan perver
  • Yenmek(!) = Yenilmek(?) için Feyyaz Kandemir
  • Yenmek(!) = Yenilmek(?) için Celâl Kuru
  • Dut Ağacı için Eksi Beş Karış Miyop
  • Sermest Gezegeni Radyo Programı için sıkı can iyidir
  • Sermest Gezegeni Radyo Programı için EdebiFikir

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Türkçe Sözlükleri
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Niçin Sevdiniz?
  • Suyum Unum Buğdayım
  • Ölüm Risalesi
  • “İyi de çocuk pencereden de düşebilir!”
  • Herkese Selam Sana Hasret
  • Genç Werther’in Acıları

Yazarlar

  1. Abdullah Karaca
  2. Adem Suvağcı
  3. Bahadır Dadak
  4. Bilal Can
  5. Celal Kuru
  6. Cüneyt Dal
  7. Davut Bayraklı
  8. Feyyaz Kandemir
  9. İbrahim Halil Aslan
  10. Mehmet Erikli
  11. Mehmet Raşit Küçükkürtül
  12. Mücahit Emin Türk
  13. Muhammed Furkan Kâhya
  14. Muhammet Emin Oyar
  15. Ömer Ertürk
  16. Ömer Can Coşkun
  17. Sizden Gelenler
  18. Süleyman Mete
  19. Sulhi Ceylan

Son Eklenenler

  • Yenileyen Yenilgi

    Mehmet Emir
    26.02.2021

  • Gölgeler Âlemi ve Yenilgi

    Davut Bayraklı
    25.02.2021

  • “Başkalarının Talihsizlikleri Baldan Tatlıdır”

    Sulhi Ceylan
    24.02.2021

  • Müsâbaka

    Ömer Can Coşkun
    23.02.2021

  • Yenmek(!) = Yenilmek(?)

    Cüneyt Dal
    22.02.2021

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Türkçe Sözlükleri
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Derin Yapılanma
  • Niçin Sevdiniz?
  • Suyum Unum Buğdayım
  • Ölüm Risalesi

Kategoriler

  • 2050
  • 2119
  • Buz Gibi Ofsayt!
  • Cemil Meriç
  • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
  • Deneme
  • Dergi
  • Devrim
  • Dosyalar
  • Edebifikir Haber Ajansı
  • Fikir
  • Günlük
  • Haber
  • Hatıra Saklama Ofisi
  • Haykırış
  • Hikâye
  • Hikmet
  • İsmet Özel
  • Karikatür
  • Kitap
  • Kitap Pusulası
  • Mektup
  • Mısra Güzeli
  • Nümayiş
  • Orada Neler Oluyor?
  • Poetika
  • Portre
  • Sezai Karakoç
  • Şiir
  • Sinema
  • Sorgulama
  • Söyleşi
  • Sözlük
  • Vasiyetim
  • Video
  • Yenilgi

Sayfalar

  • Ana Sayfa
  • Derin Yapılanma
  • Dosyalar
  • İletişim
  • Racon
  • Sen de Yaz

Seçmeler

  • 1

    Komşularımız ve Bizler’e Dair

    By Arif Akbaş
    Hint irfanının Batı’ya armağan...
  • Anasayfa
  • İletişim
Copyright 2017 - Tüm hakları Edebifikir.com'a aittir...