Yazılar:
  • Düşün Düşüşü
  • Kültürün İktidarı Şiirin Piyasası
  • Radyo Dersleri: Hikem-i Atâiyye Şerhi
  • Aşkar’ın 57. Sayısı Çıktı
  • Edebifikir Radyo
  • Kendini Kandırmak Yahut Bir Şehrin Uyandırdıkları
EdebiFikir logo
eylem bir kız ismi değildir!
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050
  • Anasayfa
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • İletişim
  • Kategoriler
    • Buz Gibi Ofsayt!
    • Deneme
    • Dergi
    • Edebifikir Haber Ajansı
    • Fikir
    • Günlük
    • Haber
    • Hatıra Saklama Ofisi
    • Haykırış
    • Hikâye
    • Hikmet
    • Karikatür
    • Mektup
    • Mısra Güzeli
    • Kitap
    • Nümayiş
    • Poetika
    • Portre
    • Söyleşi
    • Şiir
    • Sinema
    • Sorgulama
    • Video
  • Dosyalar
    • Cemil Meriç
    • İsmet Özel
    • Kitap Pusulası
    • Sezai Karakoç
    • Vasiyetim
    • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
    • Sözlük
    • 2119
    • 2050

Leylâ mı, Juliet mi?

Celal Kuru  |  04/06/2015  |  Kategori : Kitap   |  Okunma:3.080

1

Yol şifadır. Çoğu zaman içimde ağzını gayya kuyusu gibi açmış zehirli bir boşluk belirir. Doymak ve dolmak bilmeyen bu boşluğun panzehiri benim için hep uzun yolculuklar olmuştur. Yoldan, yolculuktan kastım elbette başıboş bir gibi avare dolaşmak değil. Bir gönül dostunu ziyaret ettiğimde, modern dünyanın zihnime ve kalbime açtığı gedikleri kapattığına çok şahit oldum. Bu yüzden yolun hakkını vermek zordur, bilirim. Aklı ve kalbi toparlamak gerekir. Geçmişteki yenilgilerden mütevellit hüsranları, geleceğin kazanabilme ve kaybetme tedirginliklerini gönülden atmak gerekir.

Yola çıkmadan önce her zaman yaptığım gibi, yol arkadaşlarımı, kitaplarımı büyük bir özenle çantama yerleştirdim. Şehrin gürültüsünden uzaklaşmak için yola, kendimden uzaklaşmak için de kitaba koyuluyordum. Üç haftadır masamın üzerinde duran Mehmet Sabri Genç’in, Karakök Hayat adlı eserini ilk olarak elime alıyorum. Parmaklarım sayfalarını çevirdikçe kitap kendini açıyordu.

Eser genelde, Avusturya’nın, Salzburg kentinde her ırk, her renk, her din ve dilden insanların bulunabileceği talebe yurtlarındaki hikâyelerden müteşekkil. Bu küçük kent, bu küçük talebe yurdundaki yaşananlar aslında Batının gerçek yüzünü görebilmemizi sağlıyor. Maneviyatsızlığın insanlarda nasıl kapanmaz yaralar açtığını gün yüzüne çıkarıyor.

Yazarın, iki yıl boyunca sohbet ettiği dostu, Mayer’in trajik ölümünü gazeten öğrenmesiyle başlıyor hikâye. Yüz yüze geldiği, göz göze sohbet ettiği arkadaşının artık yüzü de yoktu, gözleri de. Öldüğü ancak bir hafta sonra duyulan Mayer’in, önce yüzünü sonra bütün vücudunu sadık köpeği yemişti! Batıda hâlihazırda yaşanan belki de yirmi yıl sonra bizde yaşanacak olan hastalığı yazar şu şekilde dile getiriyor: “İnsana dost görünen, beşeri açlıktan kokan modern dünya, ölüm kere ölüm olan bu hayatta, bu açık hava mezarlığında insanı yemeye çehresinden başlıyor. Onun simâsını paramparça edip daha sonra onu rahatlıkla tüketiyor, çiğniyor, sindiriyor.”

Maddi yoksulluktan ötürü vücudunu şehrin kliniğine kadavra olarak satan Robert’in, ilginç bir insan olarak karşımıza çıkan otistik Benjamin’in kendisi kadar ilginç bir kadınla evlenmesi ve bu evlilikten dünyaya gelen Joseph’in yaşadıklarını okudukça gözlerimizden kalbimize bir sızı yürüyor, bu sızı bütün bedenimizi sarıyor.

Avusturya’ya Muş’tan göç etmiş olan Fesih’in hikâyesi ise apayrı. Aşk denilen devasız derde tutulan ancak bu yolda menzilini şaşıran insanlara ayna tutuyor yaşanmışlıklar. Müellif burada da söz kılıcını kınından çıkarıyor: “Fesih, bir masallar yığınında kendine Leyla arıyordu. Gizleniyordu, kendisini örtecek bir geceye ihtiyacı vardı. Bu minvalde gecesini de gündüzünü de yitirdi. Masalların geçtiği mekânları karıştırdı. Romeo ile Mecnun’u, Leyla ile Juliet’i karıştırdı. Aşk kavramı bir hataydı. Ancak aşkın bedene hapsedildiği bir toprakta o, rûhî bir aşkı yeşertemezdi. Kendisi Mecnun idi ancak çölde Juliet’i arıyordu. Bu başka bir hataydı.”

Hikâye edilen karakterlerin ortak noktası; öldüklerinden ancak bir hafta sonra duyulan, kimsesizler mezarlığına gömülen, toplum içinde silik ve hemen hemen hepsi yazarın tabiriyle, kaderlerini deccal belleyip ona karşı mehdiyi oynayan, ölümleri trajik bir sonuçla biten insanlardır. Kimler yok ki bu hikâyenin içinde. Rahibe Eva, Sigmund, Groger, julia, Mait, Habibi, Fuad ve daha niceleri. Bir de hacca giden kediler tabiî ki. Edebiyatla felsefeyi harmanlayarak, gerçek acıları dramatize etmeden, estetik bir dille okurlarına sunmuş Mehmet Sabri Genç.

Kitabı bitirip kapağını kapattığımda ise yolculuk devam ediyordu. Tekrar kavuşmak üzere kitabı çantama yerleştirdiğimde sabahın ilk saatleriydi. İçimden telefon rehberindeki, bir dokunmadan bin âh eden, kendisini biricik dert yumağı olarak bilen arkadaşlarımı arayıp kitabı tavsiye etmek geçmişti. Tanıdıklarımı aramak küçük bir çözümdü. Tanımadıklarıma da ulaşmak için eve döndüğümde bu yazıyı yazdım ama nedense kitabı masamın üzerine tekrar koydum. Sanıyorum ara ara açıp tekrar okuyacağım.

Celal Kuru

Tweet

1 Yorum

  1. Gülayşe 07.07.2015 00:02:20

    Mutlu olmak için okunacak bir kitap istiyorum. Yoruldum…

    Cevapla

Gülayşe için bir cevap yazın Cancel reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Yazı

Ağzımda Cümle Olmamak İçin Direnen Kelimeler

Sonraki Yazı

Yarım Kalmış Öykümüzü Tamamlar mısınız?

İlgili Yazılar

  • 1

    Konuşan Tarih 4

    Davut Bayraklı
    Yazarımız Davut Bayraklı'nın yeni...
  • 1

    Küreselleştikçe Batılılaşan Dünya

    EdebiFikir
    Künye: Küreselleştikçe...
  • Rahime’nin Yüz Görümlüğüne Ağıt

    EdebiFikir
    Bahadır Dadak’ın “Rahime’nin...
  • 4

    Kitap ile E-kitap Arasındaki Farklar

    EdebiFikir
    1. Kitabın bir bedeni vardır ve bu...
Facebook
Twitter
YouTube
Instagram

Edebifikir Radyo

Son Yorumlar

  • Rüzgâra Tutulmuş Günler – 35 için Mesti bezm-i elest
  • Edebifikir Radyo için okur
  • Edebifikir Radyo için nagehan
  • Edebifikir Radyo için nagehan
  • Edebifikir Radyo için nagehan
  • Edebifikir Radyo için .
  • Edebifikir Radyo için Ayşen
  • Edebifikir Radyo için nagehan
  • Edebifikir Radyo için nagehan
  • Edebifikir Radyo için EdebiFikir

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Türkçe Sözlükleri
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Niçin Sevdiniz?
  • Suyum Unum Buğdayım
  • Ölüm Risalesi
  • “İyi de çocuk pencereden de düşebilir!”
  • Herkese Selam Sana Hasret
  • Genç Werther’in Acıları

Yazarlar

  1. Abdullah Karaca
  2. Adem Suvağcı
  3. Bahadır Dadak
  4. Bilal Can
  5. Celal Kuru
  6. Cüneyt Dal
  7. Davut Bayraklı
  8. Feyyaz Kandemir
  9. İbrahim Halil Aslan
  10. Mehmet Erikli
  11. Mehmet Raşit Küçükkürtül
  12. Mücahit Emin Türk
  13. Muhammed Furkan Kâhya
  14. Muhammet Emin Oyar
  15. Ömer Ertürk
  16. Ömer Can Coşkun
  17. Sizden Gelenler
  18. Süleyman Mete
  19. Sulhi Ceylan

Son Eklenenler

  • Düşün Düşüşü

    Mehmet Emir
    26.01.2021

  • Kültürün İktidarı Şiirin Piyasası

    Ali Sözer
    25.01.2021

  • Radyo Dersleri: Hikem-i Atâiyye Şerhi

    Sulhi Ceylan
    23.01.2021

  • Aşkar’ın 57. Sayısı Çıktı

    EdebiFikir
    23.01.2021

  • Edebifikir Radyo

    EdebiFikir
    22.01.2021

Çok Okunanlar

  • Ayrılık Sevdaya Dahil
  • Doğruluk ve Gerçeklik
  • Türkçe Sözlükleri
  • Racon
  • Sen de Yaz
  • Derin Yapılanma
  • Poetika Kelimesinin Tanımı ve Mahiyeti
  • Niçin Sevdiniz?
  • İletişim
  • Suyum Unum Buğdayım

Kategoriler

  • 2050
  • 2119
  • Buz Gibi Ofsayt!
  • Cemil Meriç
  • Darbe Gecesi Ne Yaptınız?
  • Deneme
  • Dergi
  • Dosyalar
  • Edebifikir Haber Ajansı
  • Fikir
  • Günlük
  • Haber
  • Hatıra Saklama Ofisi
  • Haykırış
  • Hikâye
  • Hikmet
  • İsmet Özel
  • Karikatür
  • Kitap
  • Kitap Pusulası
  • Mektup
  • Mısra Güzeli
  • Nümayiş
  • Orada Neler Oluyor?
  • Poetika
  • Portre
  • Sezai Karakoç
  • Şiir
  • Sinema
  • Sorgulama
  • Söyleşi
  • Sözlük
  • Vasiyetim
  • Video

Sayfalar

  • Ana Sayfa
  • Derin Yapılanma
  • Dosyalar
  • İletişim
  • Racon
  • Sen de Yaz

Seçmeler

  • 1

    “Gümüş Sakal’ın Ardından” Vefatının 10. Yılında Nusret Özcan

    By EdebiFikir
    Son dönemin kıymetli gazeteci...
  • Anasayfa
  • İletişim
Copyright 2017 - Tüm hakları Edebifikir.com'a aittir...