Mavi Gök Orda mı?

Bakıyorsun kuşlar
Hazır
Sokak lambaları yanık unutulmuş
Bir Kadıköy vapuru hınca hınç insan

Çok geçmeyecek aradan
Şöyle diyeceğim
Bulutlar açmadı
Mavi gök orda mı?
(Cahit Zarifoğlu)

Vapurun iskeleye yanaşması bir şimdiki zaman telaşıdır. İskelede gökyüzünü beklemek, şehre bir yel değirmeni inşası. Adımların adımlarımın yanındaysa Kafka ve Milena’nın aşkı materyalisttir ve romantiktir adına yazılmış tüm mektuplar. Ah adın, ömrümün değişmeyen kafiyesidir.

Ömrüm, bir gökyüzü heyulasıdır. Gök yüzüme düşecek sanırım, bir lahza bakamam gökyüzüne. Ayak uçlarıma bakarak sorarım, Zarif adamın bir haziran ikindisinde gidişinin ardından, “mavi gök orda mı?” dersin “bulutlar açmadı” bir adım atarak, adımını ayak uçlarından tanırım.

Parmak uçlarım titrer seninle bir banka otursak. Gönlüm bir martıyı vuracak sanırım. Şehrin sokak lambaları açık unutulmuş. Sesin bir devrim başlatacak. Bir adımı söylesen dünya insanlardan azat olacak. İki çay getirip koyacaksın masaya, aklım masanın bunca yükü çekişine şaşacak. Havadan ve susuzluktan konuşacağız, bir yetimin başını okşamaktan, seçim sandıklarından, hüzün sandıklarımızdan… “Sevinç asgaridir” diyeceksin, sevinci pay edeceğim aramızda, artacak.

Bardaktaki çay tükendiğinde, hani tam ben zihnimde ıhlamurlar kaynatırken, “Kalkalım” diyeceksin “Vakit geç olacak.” Hırkamı unuttuğumu ancak o zaman hatırlayacağım. Ben, bir haziran ikindisinde doğmuş çocuk, iliklerime kadar üşüyeceğim. Kalkacağız. Vapur bizi almadan kalkacak. İliklerimdi uzaklara gidip de güvertesinde yer almadığım tüm gemilere inat geç kalmanın sevinci. Üstümüze gözlerimizin hırkasını giyip bekleyeceğiz, bekleyeceğim, bekleyeceğim, bekleyeceğim…

– Daha ne kadar?

– Duyamadım?

– Gidelim, yoksa bu vapur da kaçacak.

Bir yolu yoktur senden gidilen yolculukların. Neticede bir durakta otobüs uzaklaşırken kendine el sallayamazsın. Geçmiştir artık şimdiki zaman, telaşı dinmiştir adımlarımın, parmak uçlarımın. Yel değirmeni durmuştur. Kafka, Milena ve Zarifoğlu ölmüştür çoktan, oysa bulutlar açmamıştır hâlâ. Yalnız bir özlemek başlamıştır geniş zamanlı.

Şimdi sana desem;

“Adın gökyüzüdür, ah’la kafiyeli”

Duymazsın.

Elif Bayır

DİĞER YAZILAR

3 Yorum

  • Sophia , 17/03/2014

    “Kırk yılda bir umut girdi içime, biliyor musun ne diliyorum: tabiat benim için ne ise, aile de senin’çin o olsun.”Van Gogh

  • büşra , 16/03/2014

    Güzel. Şiirsel. Çaya bisküviyi batırmışsın ama yememişsin gibi. Şiir yazamayanlar, yazıyorum sananlar vs. böyle yazsa ya?

  • dekar_ı aşina , 15/03/2014

    hmm.. bana birini hatırlattı bu.

Sophia için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir