Şiir İşe Yarar mı?

Edebiyatın su üstüne çizgi çekmek gibisinden boşa bir uğraşı olduğuna inananların sayısı zamanımızda da az değildir.

Edebiyat benim ne işime yarayacak diye soranlara her zaman rastlanmıştır. Okul çağındaki çocukların çözmek zorunda oldukları aritmetiğin hayatta ne işe yaradığını sordukları çok görülmüştür. Durum aslında üstesinden gelinemeyen her ders için öne sürülür. Coğrafya hayatta hangi işine yarayacak; Viyana kuşatmasının sebeplerini ve sonuçlarını bilirsem ne olacak; bir üçgenin iç açılarının toplamının 180 derece olduğunu bilmek benim hangi hayatî problemimi çözmüş olacak türünden akıl erdirilmeye çalışılan sorular az sorulmamıştır. Gerçekte, “akıl erdirilmeye çalışılan” dedik ama durum hiç de böyle değil. Bu, düşünmekten, problemin üstüne gitmekten kaçmaktır.

Şiir okumanın, kafasında bu sorulara açık bir zemin bulundurmaktan uzak duranlar için gerçekte ne hayatlarında, ne de ölümlerinde işe yarar bir fonksiyonu vardır. Aslına bakılırsa, bu tür insan için hayatında neyin işe yaradığı bir soru konusu edilebilir. Hayatın amacı yiyip içmekten, uyuyup gezmekten ibaret bir anlamla sınırlıysa zaten geriye diyecek bir söz kalmıyor.

Şiirin hayatımızda neyi değiştirdiği konusu, aslına bakılırsa, bu işe hayatlarını vakfetmiş insanların bile kolay kolay somut cevaplar veremeyecekleri bir sorudur. Öncelikle, bir şiirin hayatımızı ne yönde değiştirmesi konusundaki beklentimizle ilgisi kurulmalıdır. “Hayattan beklenen şey” şayet daha müreffeh bir standartlara ulaşmaksa, hayattan buna benzer şeyler bekleniyorsa, o takdirde bir tek şiir okumaya gerek olmadığı gibi, ekonomi tahsil etmeye de gerek yoktur.

Şiir okumakla hayatta karşılaştığımız sorunlara çözüm getirmek gibi pragmatik, pratik sonuçlar bekleyemeyeceğiz. Başka bir söyleyişle, edebiyatla şiirle uğraşmakla birtakım somut sorunlarımıza somut çözümler getirebileceğimizi sanmayacağız. Tersine, belki daha önce sorulmamış sorular getirebilmeyi deneyeceğiz. Başka türlü düşünürsek, söz gelimi bir mühendisin hayatında hendese ile, mühendislik ile ilgili bir durumla karşılaşmayacağı, bir ekonomistin ekonomi ile, bir muhasebecinin muhasebe ile ilgili sorunu olamayacağı türünden garip, tutarsız bir yaklaşıma itilmiş oluruz.

Fakat şiirin hangi işimize yaradığını hâlâ söylemiş değilim. Çünkü bu soru bir kez ortaya konulunca, dinleyici, okuyucu pragmatik, hatta pratik bir cevap beklemeye hazırlıklıdır. Oysa konunun böyle bir pratikliğe tahammülü yoktur. Şiirin, her şeyden önce bizim bilincimizi değiştirdiğini söylemek bence yeterlidir. Fakat bunun arkasından, peki bilincimiz değişip de ne olacak diye bir soru gelirse, bu, insanı, nihilizme kadar götürebilir. Buna rağmen, cesaretimizi toplayarak söyleyelim; bilincimiz değişirse, hayata ve kendi hayatımıza müdahale edebilme yeteneğini kazanmış oluruz. Bu da, bir insanın bütün hayatına yetecek, biraz da artacak kadar anlam katmasını sağlayacak bir faktör sayılmalıdır.

Rasim Özdenören (Aralık 1982)


Kaynak: Ruhun Malzemeleri, Rasim Özdenören, Risale Yayınları, İstanbul 1986, s, 161-162.

 

DİĞER YAZILAR

2 Yorum

  • Sezai Karakoc , 23/06/2014

    Siir uzerine dusunmen guzel Rasim ama ne yapsalar da seninle barismayacagim, kararim bu yönde..ne yapsalar da kararin ustunde bir karar vardir..Gonul bagimiz hala var ama barişamam..

  • yunus , 26/04/2014

    güzel bir yazı, sağolunuz…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir