Harekesiz Sancılar

Seni bu dipsiz kuyulara ben attım. Atmasaydım kendin düşecektin. Ah!

Kuyu deyince bil istedim. Bilmek bir olma biçimiydi ah! İçinde bir Yusuf yaşıyor. Nefes ver ona, onunla yüzleş dedim. Dedimse yüzünde okuduklarımı söyledim. Yedi şehre bölündü yüzün. Payına emmare düştü. Yusuf dipteydi, ulaşmak zordu. Yedi şehre bölündü Züleyha. Payına Kaf dağı düştü. Kenti terk edişin büyük bir olaydı. Şehvetse çekici… Attımsa Yusuf orada, en dipte, nasılsa ineceksin dedim. Ah!

Şiir dedim. Yaralarını sarar. Sür yarana Didem’i: “Keşfettim / Küçük ruhlarınızdaki büyük Amerika’yı / Hadi alkışlayın!” Tuttun yarana: “Tabutumun içinde tepineceğim.” sürdün. Sürdükçe sevaptan günaha, beyazdan siyaha, sürdükçe ben’ine doğru yükseldin. Ah!

Sonra yaz dedim. Dedimse kendini gör istedim. İnsan kendinden başkasını yazamazdı, anlatamadım. Yazmak; insanın kendinin haritasını çıkarmasıydı. Duracağı yerleri, sınırları, göl ve nehirlerini ve dahası düşmanlarını bilmesiydi. Ah, hep başkalarının haritalarını gördüğünü sandın. Uyan istedim! İnsan kendinin körüydü, şaşırtmadın. Tuttun yarana körlüğünü sürdün. İnsan kendi kendinin inkârıydı. İnkâr ettin. Zehirlendinse kendi kendinden zehirlendin. Dur dedim. Bak gök var, içilecek. Dua var, edilecek. Ah!

Sana cümleler bırakmıştım. Düştükçe tutun istedim. Veli dedim, Derviş dedim, Kırklar dedim. Görklü nefes dedim: “Günah işleyince ümidin azalması, amele güvenmenin alametidir.” Tuttun cümleleri kalbinin kör noktasına gömdün. Yetmedi, düştükçe bed-cümlelere tutundun. Ah!

Peygamber deyince aklına ilk rahmet gelsin istedim. İstedim de Füsus oku dedim: “Hikmetleri, kelimelerin kalbine indiren Allah’a hamdolsun.” Oku dedimse kelimelerin hapishanesinde mi kal dedim? Kelimelerin içine saklanan mana ile seviş istedim. Kelimelerin de kalbi var. Tuttum kalbinin yerini işaret ettim. Kan rüyayı bozar, insanı değil, bilmedin. Ah!

Meşhur meseldir, bilirsin sandım: Aşığa uyku haramdır. Ah! Tuttum sana uykusuzluğumu verdim. Sarıl ona, insan kendi kendinin zaman kaybı, kendi kendinin tesellisi dedim. Didem ses verdi. Dinle istedim: Bir peygamberin kanatlarında teselli aramalı insan. Tutunursan, seni senden indirebilir dedim. İnandım ve inanmanı istedim. Tuttum yaralarına yine şiir sardım. Ah!

Her cümle bir başlangıçtır. Her yara yeni bir tecrübe. Yarım kalmışlık kader… Yenildikçe daha güzel yenil istedim. Basamak basamak insan kendinden iner, in dedim. Tuttum indiğim sokakların çığlığını orta yere bıraktım. Ah! İnsan bu, çığlık çığlığa yaşar, yılları beklemeden bil istedim. Tuttum otuz yılımı ayaklarının altına serdim. Sonra yağmur bulutları toplandı. Sonra yıldırım… Sonrasını biliyorsun! Gerçek sana gelmez, sen ona gitmelisin. Ah!

Züleyha dedin, Leyla dedin. Yetmedi Elif kızı da ekledin. Tuttun kırık aşklardan bir dünya kurdun. Her aşk patlamaya kurulu bir bombaydı, bilmek istemedin. İnfilak ettikçe yeni bombalara göz kırptın. İşte burada, tam burada kendimi sana siper eyledim. Sana seni, seni sana dost etmek istedim, anlamadın. Elimdeki bombanın pimini sen çektin. Ah!

Ah! Bir vardı, bir yoktu. Delilin yokluğu, yokluğun delili değildi. Kahve kokusu, manolya, yağmur tıpırtısı, gökyüzünün esnemesi, geç kalmış bir mektup ve ah! Toprak insanı bekler, insan gelmeyecek olanı ah!

Sulhi Ceylan

DİĞER YAZILAR

6 Yorum

  • liberosis , 31/03/2020

    Kaç meydanını okudun bu mücerretin ey kıymetli Dinemis!

  • #eryld , 03/09/2018

    Tebrikler 👏👏👏

  • İlhan , 02/09/2018

    Bir âh! Anca bu kadar derinden çekilir.

  • ne oldu bana ? , 29/08/2018

    ne aradığımı bilmiyordum ve bilmiyorum da. ama şimdi bir ‘şey’ bulmuş gibiyim. bilmiyorum hangi kıyıdayım, bilmiyorum ne kadar varım. bilmiyorum hangi alemden hangi meyveyi devşirebildim. birazcık da olsa yaşamayabildim belki, belki onu da yapmadım yine de sanki bir şey buldum

  • esmane , 28/08/2018

    şuraya boynunu bükmüş bir gül bırakalım..

  • Elif K. , 28/08/2018

    Kelimeler… kelimeler ki çaresizliğimin kıyısına vurup vurup çarpan dalga misali … yosun tutmaz ki … yosun tutsa belki sarar yaralarımı… bil istedim … ah!

ne oldu bana ? için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir