Türkçeyi Isırmadan

Yirmi birinci asra gelene dek şiirin
Bekledik eşiğinde devr alarak Yunus’tan
Fuzûlî harcamadık mürekkebi yalana
Kalbimizle söyledik Türkçeyi ısırmadan

Yaşadık bu gurbeti belki biraz mustarip
Hüznümüz gizli saklı sûretimiz pür neşe
Gâhî od denizini mumdan kayıkla geçip
Gâhî ıslanıyorduk dokununca ateşe

Görüyorduk ateşin içinin yandığını
Başlayınca karıncalara vız gelen bir yel
Ateşin közlerinden kıvılcım saçtığını
Ekranlarla ruhumuz köreltilmeden evvel

Et kaldık, yaramıza âşık olduk bu çağda
Bundandır yankısınca hor görülür sesimiz
Gümler miydi hiltiler şu kuytucuk dimağda
Biraz ismet kalaydık, ismet ama mûteriz

Geçmiş asırlar üzre yemin olsun pörsüdük
Ne yazsam harflerini yadırgar kelimeler
Türkçe turkish oldu ey! Züppeler didik didik
O güzelim tavusu hindiye çevirdiler.

Feyyaz Kandemir

DİĞER YAZILAR

1 Yorum

  • Mavi uçurtma , 09/09/2016

    Perfect!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir